CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parlamenter sistemden başkanlığa geçişi öngören, ancak içeriğinde 'Başkan' yerine 'Cumhurbaşkanı' ifadesi kullanılan anayasa değişikliği teklifine ilişkin 16 Nisan'da yapılacak olan referandumda 'Evet' çıkması halinde OHAL'in sürekli hale getirileceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu, Trakya ve Balkan Dernekleri Federasyonu üyeleriyle ve gençlerle bir araya geldi.
Kemal Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Toplumun hakları güvence altına alınmamışsa o toplumda güvence yoktur. Anayasa hepimizin haklarını güvence altına alır. Anayasalar o nedenle uzlaşmayla çıkartılır. Bir partinin mutfağında anayasa hazırlanmaz. Bu değişiklik bir partinin mutfağında hazırlanmıştır. Dayatma kültürüyle gelmiştir.
Bu değişikliğe göre başkan hem cumhurbaşkanı hem de partinin genel başkanı olacak. Meclis’e gelecek tarafsızlığı üzerine yemin edecek. Buna kargalar bile güler. Ben, Başbakan Binali Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafsız olamaz. Bir partinin genel başkanıysanız bu olmaz. Yargı tümüyle başkanın kontrolünde olacak.
Anayasa Mahkemesi’nin 15 üyesinin 12’sini kendisi tayin edecek. Nasıl olacak bu iş? HSYK’nın yarısını kendisi yarısını da kendi parlamentosundan çıkaracak. Bir partinin liderinin seçtiği yargı mensupları olursa bağımsızlık olmaz. Kim hakim, kim savcı olacak, kim nereye atanacak o belirleyecek. Üniversitede okuyorsunuz bir haksızlığa uğaradınız. Dava açacaksınız. Haksızlığı yapan başkanın adamı, hakim kim?
"80 milyonun aklını bir kişiye kiralayacağız"
Başkanın atadığı hakim. Führer’e doğru diye bir kavram vardır. Yargı mensuplarına deniyor ki karar almadan önce Führer’e bakacaksınız. Başkana Meclis’i fesh yetkisi veriliyor. Niye fesh ettin? Canım istedi.
550 milletvekili var, sayıyı neden 600’e çıkarıyorlar? 550 bile fazla, 450 olmalıdır. Ben vergi ödüyorsam hesabını onlar verecek. Kurulacak hükümet böyle bir hesabı veriyor mu, vermiyor. Güvenoyuna gerek duymuyor, kaldırıyorlar. Ne gerek var, bir kişi karar veriyor zaten diyorlar. Yasama tekeli parlamentonun elinden alınıyor.
Bu başkanın kaç yardımcısı olacak? Bu belli değil. Kaç tane bakan olacak? Bir sabah kalkacağız bakanlar değişmiş. Kim müsteşar, kim büyükelçi, kim şube müdürü olacak? Başkan belirleyecek. Kim nerelere nasıl gelecek bunu şimdi Meclis yani milli irade belirliyor.
Başkan yurtdışına gittiğinde ya da hastalandığında yerine kim bakacak? Başkan yardımcısı. Seçimle gelmeyen biri. Darbe dönemlerinde seçim dönemlerinde gelmeyen birileri yönetiyor. Seçimle gelmeyen birisi Meclis’i yönetecek. Evet oyu diye çağrı yapıyorlar. Niye evet verilecek belli değil. Bunu tüm gerçekleriyle anlatmanız lazım.
Anayasa değişikliği yapıldı, kimsenin haberi yok. CHP olmasaydı, hangi tartışmaların olduğun kimse bilmeyecekti? Sabahlara kadar oylama yapılıyor, neden? Hukuk fakülteleri, üniversiteleri konuşuyor mu? Ses yok. Hafif sesini çıkaranlar kararnameyle kapı önüne geliyor. Bu çıkarsa OHAL sürekli hale gelecek.
Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın anlayışından kurtulmamız lazım. Bütün yetkiler bir kişide. Bu kişi hem cerrah, hem hakim, hem vali. O zaman ortak akıl nerede? 80 milyonun aklını bir kişiye kiralayacağız. En büyük tehlike bütün yetkilerin tek kişiye verilmesi. Bir kişiyi kandırdığınızda bütün devleti ele geçirmiş olacaksınız. Ben dahil hiçbirimizin can ve mal güvenliği yoktur. Bir kararnameyle burada gizli toplantı yapıyorlar diye bizi içeri atabilirler. 150’nin üstünde gazeteci hapiste. Sayın Bahçeli fiili durumu anayasaya uydurulam diyordu. Fiili durum son iki yıldır Türkiye’yi ateşe attı. 15 Temmuz’da bir darbe girişimi oldu, 20 Temmuz’da sivil darbe oldu. Şu anda bir darbe süreci içindeyiz. Butün yetkiler bir kişinin elinde."