T24- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Malatyalı İşadamları Derneğince (MİAD) düzenlenen toplantıdan önce basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Radikal gazetesinin basılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Hitler'in ve Mussolini'nin aklına gelmeyen uygulama 21. yüzyılın Türkiye'sinde AKP Hükümetinin aklına geliyor" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu:
" (Kitap taslağının toplatılması) Hitler'in ve Mussolini'nin aklına gelmeyen uygulama 21. yüzyılın Türkiye'sinde AKP Hükümetinin aklına geliyor"
" (Ergenekon davası) Bir dava siyasallaşmışsa bunun faturasını toplum çeker. Siyasi davalar, her zaman toplumun vicdanında kanayan davalardır"
" Bize 'Vay efendim, siz yine orduyla oynuyorsunuz' dediler. Dayanamadım mecburen söyledim: "Senin çocuğun bedelli askerlik yaparken iyiydi de, vatandaşın çocuğuna gelince mi soruyorsunuz?"
" Özelleştirmeye ideolojik bakmıyoruz. Ekonominin gereği neyse o yapılacaktır"
" Bir ülkenin Başbakanı çıkıp da 'Benim param değerlidir' diye övünüyorsa, ekonomi bilmiyor demektir. Bir laf vardır: "Her tuttuğun altın olsun" diye. Her tuttuğunuz altın olusa, sonunda açlıktan ölürsünüz. Ekonomi yönetimi felaket"
" Bu ülkenin tüm insanlarına temiz siyaset, geleceğe güvenle bakan bir toplum, demokrasi ve özgürlük vaat ediyorum. Bu ülkede bir çocuk bile yatağa aç girmeyecek, onu vaat ediyorum"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Malatyalı İşadamları Derneğince (MİAD) düzenlenen toplantıdan önce basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu, "Radikal gazetesindeki aramayı ve nöbetçi mahkemenin kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi: "21. yüzyılın Türkiye'sinde basılmamış bir kitabın peşinde olan bir yargı olabilir mi? Basılmamış bir kitabın imhası söz konusu olabilir mi? Hitler'in ve Mussolini'nin aklına gelmeyen uygulama 21. yüzyılın Türkiye'sinde AKP Hükümetinin aklına geliyor. Bunun demokrasiyle de, özgürlüklerle de yakından uzaktan bir ilgisi yok. Sedece baskıcı hükümetin getirdiği bir uygulama. Baskıya ve baskıcı hükümetlere karşı çıkmak, her zaman demokrasiyi savunanların görevidir" diye konuştu.
"Hitler, Mussolini döneminde bile olmadı"
Kılıçdaroğlu toplantıda yaptığı konuşmada, "Ergenekon'a niye sahip çıkıyorsunuz?" sorusuna ise "Hiç kimseye sahip çıkmıyoruz. Sahip çıktığımız sadece hukuk, hukukun üstünlüğü" karşılığını verdi. Gazeteci Ahmet Şık'ın yazdığı kitabın dijital kopyalarının toplatılmasına ilişkin de Kılıçdaroğlu, "Bastığınız adam gazeteci, üniversitede hoca. Kitap yazmış, daha kitap basılmamış. Matbaa'da duruyormuş. Mevcut nüshasını imha ediyorsunuz. Kimse görmesin diye. Ne oldu şimdi? Herkes merak ediyor. Böyle şeyler Hitler, Mussolini döneminde bile olmadı" dedi. Ergenekon davasında bazı belgelerin doğru olmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Biz yargılanmasın demiyoruz. Yargılansın ama hukukun ön gördüğü koşullarda yargılansın. Şunu da kabul edemiyorum: Tutuklanıyorsunuz, hapse atılıyorsunuz, neyle suçlandığınızı bilmiyorsunuz, avukatınıza da vermiyorlar bilgiyi. Çünkü gizlilik kararı var. Bir dava siyasallaşmışsa bunun faturasını toplum çeker. Siyasi davalar, her zaman toplumun vicdanında kanayan davalardır" diye konuştu.
"Yargılamadık, bir de maaşlarına zam yaptık"
Darbe yapanları yargılamaya karşı olmadıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Sana muhtıra veren adam var. Zaman aşımına uğramamış. Neden onu yargılamıyorsun? Bir dr üstüne 'üstün hizmet madalyası' verdin. Biz meclsite önerge verdik, "12 Eylül'de darbe yapanlar yargılansın" diye. Bizim önergemizi reddettiler. Milleti niye kandırdınız? Yargılamadık, bir de maaşlarına zam yaptık" dedi.
"Senin çocuğun bedelli askerlik yaparken iyiydi de, vatandaşın çocuğuna gelince mi soruyorsun"
"Bizim teklifimizde hem bedelli, hem bedelsiz var. Durumu iyi olandan para alacağız, olmayandan almayacağız. Biriken binlerce gencin önünü de açacağız. Bize" Vay efendim, siz yine orduyla oynuyorsunuz" dediler. Dayanamadım mecburen söyledim: Senin çocuğun bedelli askerlik yaparken iyiydi de, vatandaşın çocuğuna gelince mi soruyorsunuz? Askerliği önce 9 aya, sonra 6 aya indireceğiz" ifadelerini kullandı.
"Her tuttuğunuz altın olsa, sonunda açlıktan ölürsünüz"
"Özelleştirmeye nasıl bakıyorsunuz?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Özelleştirmeye ideolojik bakmıyoruz. Ekonominin gereği neyse o yapılacaktır" diye yanıt verdi. "Başbakan Erdoğan'ın beğendiğiniz politikaları var mı?" sorusuna ise Kılıçdaroğlu şu yanıtı verdi: "Biraz düşünmem lazım. İşadamı arkadaşlarıma şu soruyu sormak isterim: "Dünya'da 8 yılda 4 kez mali af çıkaran bir ülke daha var mı?" Bu, ekonomi iyi yönetilemiyor demektir. İşadamı vergisini, sigorta primini ödeyemiyor, tıkaıyor ve siz af çıkarıyorsunuz. Bir ülkenin Başbakanı çıkıp da 'Benim param değerlidir' diye övünüyorsa, ekonomi bilmiyor demektir. Bir laf vardır: "Her tuttuğun altın olsun" diye. Her tuttuğunuz altın olusa, sonunda açlıktan ölürsünüz. Ekonomi yönetimi felaket."
"Temiz siyaset, geleceğe güvenle bakan bir toplum, demokras, ve özgürlük vaat ediyorum"
Kılıçdaroğlu, "Bu ülkenin tüm insanlarına temiz siyaset, geleceğe güvenle bakan bir toplum, demokrasi ve özgürlük vaat ediyorum. Bu ülkede bir çocuk bile yatağa aç girmeyecek, onu vaat ediyorum" dedi.
"Siyaset biraz kirli bir alan"
Kılıçdaroğlu, "Siyaset grubu halka hizmet grubudur. Siyaset biraz kirli bir alan onu biliyorum. Ama temizlemek için hepinizin siyasete gelmesi lazım. Siyaseti arındırmamaız lazım. Siyasetin halka güven vermesi lazım. Hem oy veriyoruz, hem güvenmiyoruz. Demek ki, bir sorunumuz var" dedi.