Ak Parti iktidarı klasik devlet aklından başka bir yaklaşım sergiledi, ama sonunda o da klasik “Devlet aklı”na geldi. Çünkü işin küresel güdücüleri hem Türkler hem Kürtler, hem bölge için sağlıklı olanı istemedi.
Geldik güç kullanarak netice almaya. Güç kullanma tavrımızı içerde – dışarda herkes okuyor.
Kürtleri, Kürtler üzerinden oluşturulan terör yapılanmalarından ayrıştırmaya çalışan bir dilimiz var. Bunun Kürtler üzerinde ne kadar etkili olduğu tartışma götürür. Fiilen kapatmamakla birlikte bir tür “illegal yapı” muamelesi uygulanan HDP 6 milyon oy almaya devam ediyor. Bunun nüfus karşılığı en azından 25 milyon olmalı, değil mi? Alın size bir “İç itiraz” kümesi. Kuzey Irak orada, “itirazları saklı” duruyor.
Gele gele “Türk’ün Türkten başka dostu yok” noktasına geldik. Bu söylem yukardan beri gelen notlarla buluştuğunda “Beka sorunu”nda bizi yapayalnız bırakıyor.
Bir ara “İzmir’de söylenenlerle Diyarbakır’da söylenenlerin oluşturduğu sorun” konuşulurdu bizde… Şimdilerde “Suriye için söylenenlerle Türkiye için söylenenlerin oluşturacağı sorun” üzerinde düşünülmesi gerekiyor. Çünkü “Beka sorunu” üzerine konuşurken birilerine yumuşak karınlarınızı işaret etmiş olabilirsiniz.
Yazının devamı için tıklayın