Yarışa heyecan veren bir başka nokta da lastik seçimleri oldu. Yarışın genelini etkileyen lastikler, sert lastikle başlayan pilotlara yarışın başında önemli avantaj sağladı. Yumuşak lastikle başlayan Mclaren, yarışın başında çok kötü bir performans gösterdi ve Renault gibi bir seviye düşük takımlardan baskı görecek bir çizgi yakalayabildi. Bu yüzden 10 tur içinde yumuşak lastik seçiminde bulunan pilotlar sert lastiğe geçti ve yarışın seyri değişti.
Bol geçiş görülen yarış, bu özelliğiyle İstanbul Park’tan bile daha keyifliydi. Genellikle büyük kazalara sahne olan Kanada’da bu sene temiz bir yarış geçti. Küçük kanat kırıklarıyla atlatılan yarışta kaza olmasa bile seyir zevki doruk noktasındaydı.
İki hafta önce İstanbul’da beklentileri karşılayamayan Ferrari bugün en flaş takımlardan biri olarak geri döndü. Alonso’nun podyum getirmesi, Massa’nın talihsizliklerle ve Force India ile boğuşmasına rağmen iyi zamanlar elde etmesi Ferrari’de önümüzdeki yarışlar için beklentiyi bir seviye yukarıya çıkardı.
2010 Kanada bir efsanenin yıkılmasına da ev sahipliği yaptı. Schumacher cumartesi günkü sıralama turlarında takım arkadaşına geçilerek kariyerinde ilk kez Kanada’da takım arkadaşının arkasında kalmış oldu. Büyük yarışta da bir tur geriden yarışı bitirebildi. İlk yarıştan beri Schumacher’in geri dönüşünün ölü doğmuş bir proje olduğunu T24.com’da söylüyorduk, bu yarışla tescillenmiş oldu. Nitekim hafta içinde Schumacher, bu sene şampiyonluk umutlarının kalmadığını belirtti.
Bugünün hayal kırıklığı yaratan takımı Red Bull oldu. Her ne kadar 22 puan toplamış olsalar da onlardan beklenenin altında kaldılar. Kanada’da ‘durdurulamaz’ Red Bull yoktu. Pistin yavaş virajlar barındırdığını düşünürsek önümüzdeki yarışlarda Red Bull yine çıkışa geçebilir.
Yazı: Can Barış Çevik (MİHA)