T24 Haber Merkezi
Türkiye'de kadına yönelik şiddetin artmasıyla birlikte, sığınma evlerinin yetersizliği ve yeterince koruyucu olmaması ciddi endişeler arasında yer alıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bağlı sığınma evlerinin sayısının son altı yılda yalnızca iki adet artarak 112'ye ulaşması, bu alandaki ihtiyaçları karşılamakta yetersiz kalıyor.
Birgün'den İlayda Kaya'nın haberine göre, Son yıllarda, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı sığınma evi sayısında minimal bir artış yaşanmış olmasına rağmen, bu evlerin kapasitesi ve sunduğu hizmetler yetersiz kalmaya devam ediyor. 2018 yılında 110 olan sığınma evi sayısı, 2024 itibarıyla yalnızca 112'ye yükseldi. Yasalara göre, nüfusu 100 binin üzerindeki her belediye, kadınlar ve çocuklar için konuk evi açmak zorunda olmasına rağmen, birçok belediye bu zorunluluğu yerine getirmiyor.
Kadınlar, sığınma evlerinde karşılaştıkları sorunları detaylandırıyor. A.A. isimli bir kadın, yaşadığı baskıcı aile ortamından kaçarak sığınma evine yerleştikten sonra burada geçirdiği bir yıl boyunca psikolojik durumunun daha da kötüleştiğini, yeterince destek göremediğini ve hatta ifşa edildiğini belirtti. A.A., "Sığınma evinde sorumlu sosyolog ve psikologların yeterli ilgiyi göstermediğini ve daha sık denetlenmesi gerektiğini" ifade etti.
Diğer bir kadın ise, sığınma evindeki personelin kendilerine muhtaç olduklarını hissettirdiğini, siyaset konuşmanın yasak olduğunu ve bu durumun sıkıntı yarattığını dile getirdi. Kadın hakları savunucuları, sığınma evlerinin sayısının artırılması ve yetkililerin bu evleri sık sık ziyaret etmesi gerektiğini vurguluyor.
'Gecenin Kıyısı'nda taraf tutmanın anlamsızlığı üzerine bir hikâye |