Spor

'Kadıköy'den çekinmiyoruz'

Song, ligin ikinci yarısının ilk haftasında Fenerbahçe ile Kadıköy'de yapacakları maça hiçbir korkuları olmadığını söyledi.

16 Ocak 2009 02:00
Trabzonspor'un Kamerunlu oyuncusu Rigobert Song, ligin ikinci yarısının ilk haftasında Fenerbahçe ile Kadıköy'de yapacakları maça hiçbir korkuları olmadan ve çok büyük bir kazanma isteğiyle gideceklerini söyledi.

Song, bordo-mavili kulübün internet sitesinde yaptığı açıklamada, iyi bir ilk yarı geçirdiklerini ifade ederek, "Aslında iyi bir performans sergiledik ama daha iyisini de yapabilirdik. Averajla lider ortağıyız. Takım içindeki tüm oyuncular, yöneticiler ve etrafımızdaki herkes ilk dönemi sorunsuz şekilde atlatmamıza yardımcı oldular. İkinci bölümde, ilk yarıda yaptıklarımızın üstüne çıkmalıyız. Hedef koymam gerekirse gidebildiğimiz yerin en ötesine kadar gitmeye çalışacağız" dedi.

Antalya kampının verimli geçtiğini ifade eden Song, "Antalya'da yararlı iki hafta geçirdik. İyi bir ruh hali içinde çalıştık. Kampın ilk haftası ikinci haftaya kıyasla biraz daha düşük tempoda geçti. Kampın ikinci haftasında ise tempo bir hayli yükseldi. Genel bir değerlendirme yaptığımda yeterli ve verimli bir kamp süreci geçirdik. Lige hazırız diyebilirim" diye konuştu.


"GENÇLERİN PERFORMANSI İYİ"

Devre arası kampına katılan genç oyuncuların performanslarından oldukça memnun olduklarını kaydeden Song, "Gençler kamp boyunca takıma çok iyi ayak uydurdular. Biz de onlara yardımcı olduk. Onların bize ne kadar ihtiyacı varsa bizim de onlara o kadar ihtiyacımız var. Hepsinin kaliteli ve takıma yüksek katkı yapacak oyuncular olduklarını fark ettik. Umarım bizi tatmin eden bu performanslarını maçlara da yansıtırlar" diye konuştu.

Takımın mevcut kadrosunun kaliteli olduğunu dile getiren Song, şöyle devam etti:

"Lige başlarken elinizdeki kadroya göre hareket edersiniz. Elbette daha iyi oyuncular her zaman bulunur. Bu konuyu da yöneticilerimiz ve teknik heyetimiz düşünmüştür. Şu andaki kadroyu ritmi kaldırmak için yeterli görüyorum. En önemlisi nazar değmesin, kadroyu etkileyecek önemli sakatlıklar yaşamadık. Bize sorun çıkaracak, kadronun daralmasını sağlayacak problem olmadı. Bu sayede bu kadro yeterli olur diyebilirim."

Takım olma sürecini tamamladıklarını belirten Song, "Bir takım için uyum süreci 2 aydır. Yeni bir takım oluşturduğunuzda, oyuncular biraya gelir ve ne için toplandıklarını bildikleri andan itibaren takım olma süreci başlar. Uyumda esas olan yönetim ve teknik kadronun söylemlerinde neyi kastettiğini oyuncuların anlamasıdır. Biz bu süreci atlattık. Bunun en büyük ispatı zirve ortağı olmamızdır. Bunu da küçümsememek gerekiyor. Sil baştan kurulan bir ekip bunu başardı. Geçtiğimiz sezona oranla çok daha göz önünde olan ve konuşulan bir takımız. Tüm rakipler bizi yenmek istiyor. Bunu avantaja çevirebiliriz. Takımların bizi ne kadar yenmek istediğini bilir ve ona göre hareket edersek işimiz kolaylaşır" diye konuştu.

İKİ MAÇTA HEDEF 4 PUAN

Ligin ikinci yarısının ilk haftasında Fenerbahçe ile yapacakları maçın önemli olduğunu vurgulayan Song, "Böyle maçları oynamak oyuncular için mutluluk vericidir ve herkes oynamak ister. Biz Kadıköy'e hiçbir korkumuz olmadan çok büyük bir kazanma isteğiyle gideceğiz. Bu maç sonrası Ankaraspor ile karşılaşacağız. Bu iki rakibi birlikte düşündüğünüzde maçların sonuçları bizim yarıştaki durumumuzu etkileyecek. Ankaraspor maçı da en az Fenerbahçe maçı kadar önemsenmeli. İki maçtan minimum 4 puan çıkarmalıyız ki yarışın içinde kalalım. Eğer Fenerbahçe'yi deplasmanda mağlup edersek onları şimdilik de olsa yarışın dışında bırakmış olacağız" dedi.

"KOLBASTI OYUNU TAKIMIN PARÇASI"

Kolbastı oyununu çok sevdiğini ifade eden Song, "Trabzon'da hamsi, mezgit ve kolbastıya çok alıştım. Böyle olunca da tam bir Trabzonlu haline geldim. Kendimi bu şekilde hissediyorum" dedi.

Kolbastı oyununun takımın karakterinin bir parçası haline geldiğini belirten Song, sözlerini şöyle tamamladı:

"Takımın etrafındaki ambiyansın ön önemli elemanlarından biri oldu. Bizi sempatik bir takım havasına soktu. Herkes tarafından böyle görülüyoruz. Aramızda büyük, küçük ayrımı yok. Herkes birbirine saygı duyuyor. Böyle olunca da kolbastı bu işin eğlencesi. Takımdaki herkes kolbastı oynamayı hem bir görev, hem de zevk olarak algılıyor. Bu oyunu bundan sonra da oynamaya devam edeceğiz. Ayrıca kolbastının figürleri çok güzel. Ben bu konuda otorite değilim ama dünya çapında tutabileceğine inanıyorum. Çok güzel bir ritmi ve havası var. Tanıtımı iyi yapılmalı. Ben bu konuda teklif gelmesi halinde Kamerun ile Türkiye arasında kültürel bağ kurulmasını sağlayıp birbirimize kendi danslarımızı tanıtmaya yardımcı olmaya çalışabilirim."