Hükümet, anlaşmanın varlığının kabulünün, yönetimde şeffaflık sağlanması amacını taşıdığını belirtti.
BBC Türkçe'nin haberine göre ortanın solundaki Yukio Hatoyama hükümeti, geçen yıl yarım yüzyıllık muhafazakar parti iktidarına son verip işbaşına geldiğinde bu konunun araştırılmasını kararlaştırmıştı.
Hatoyama'nın, Japonya'nın 2. Dünya Savaşı'ndan sonra izlediği gizliliklerle dolu, bürorasi egemenliğindeki düzeni geride bırakmak istediği belirtiliyor.
Bununla birlikte Japonya'nın doğrulaması, Okinawa'daki Amerikan askeri üsleri yüzünden doğan anlaşmazlık nedeniyle, ABD-Japonya ilişkilerinde sorunlar yaşandığı bir döneme rastladı.
Tokyo ile Washington arasında gizli bir anlaşma olması, 2. Dünya Savaşı ve Hiroşima ile Nagazagi kentlerine atom bombası atılması sonrasında, Japonya'nın üç taahhüt içeren ilkeler uygulamaya koyması yüzünden tartışma yaratıyordu. Bu ilkeler, Japonya'nın nükleer silah üretmemesini, nükleer silahlara sahip olmamasını ve bu silahların topraklarında bulundurulmasına izin vermemesini öngörüyordu.
Sözkonusu gizli anlaşmaya, 1960'larda ABD ve Japon diplomatları arasında varıldığı belirtiliyor.
Tarafların, nükleer silahların Japonya üzerinden nakledilmesinin, 'Japonya'ya nükleer silah gönderildiği anlamına gelmediği', dolayısıyla da ABD ile ön görüşme yapılması gereğini doğurmadığı üzerinde anlaştıkları kaydediliyor.