Ekonomi

İyi Partili Usta'dan Dövize Endeksli Mevduat sistemi yorumu: Hedef 2023 derken 1973 oldu; 50 yıl önce kullanılan enstrümanı kullanmak zorunda kalan bir iktidar var

"Üretim diyoruz, üretim modeline geçtik diyoruz sanayicinin kullandığı doğalgaza zam yapıyoruz"

23 Aralık 2021 20:20

İyi Parti grup Başkanvekili Erhan Usta, kur korumalı, TL vadeli mevduatla ilgili olarak, "Hedef 2023 derken hedef 1973 oldu. Türkiye'yi 50 yıl önce kullanılan enstrümanı kullanmak zorunda kalan bir iktidar var. Ama algı gücü yüksek olduğu için bunu başarı gibi sunuyor'' dedi.

KARAR TV'de Mustafa Karaalioğlu ve Taha Akyol'un sorularını yanıtlayan İyi Parti grup Başkanvekili Ekonomist Erhan Usta, ''Akaryakıtın normalde aşağı doğru gelmesi gerekiyor. Özellikle bu yıl sanayi doğal gazı yüzde 258 arttı. Her taraf çelişkili. Üretim diyoruz, üretim modeline geçtik diyoruz sanayicinin kullandığı doğalgaza zam yapıyoruz. Devletin sanayicinin kullandığı doğal gaza uyguladığı formülasyonu çok kötü, her zamanki oranda kullanırsan sana %20 gizli zam yaparım diyerek üretimi düşürmeyi teşvik ediyor. Sanayici perişan'' ifadelerini kullandı.

"Naci Ağbal'ın alınmasının mantıklı bir izahı yok"

Taha Akyol'un, "Naci Ağbal döneminde dolar 7'lere düşmüş hazine borçlanması %16.5 kadar inmiş ekonomi iyi giderken neden vazgeçti iktidar?" sorusuna yanıt veren Usta şunları söyledi:

''Naci Ağbal'ın alınmasının mantıklı bir izahı yok ,bundan bir kaç ay önce plan bütçe komisyonunda bir sunum yapmıştı, bütün piyasa kendisine 128 milyar dolara ne oldu araştır dedi. Kuvvetli bir Merkez Bankası olması için araştırırsan Merkez Bankası'nın itibarı artar, güven gelir. Bunu sorgulamış olduğuna ben inanıyorum. Belli ki bu Erdoğan'ı rahatsız etti. Hep dış güç deniliyor, piyasa nihayetinde istikrarı istiyor. O dönem güven oluşmuştu. Cumhurbaşkanı da az konuştu bu konulara girmedi ama sonradan bireysel kavgalar, Berat Albayrak'ın kaybettiği hakimiyeti tekrar kazanma hırsı, isim değişikliği bu noktaya getirdi'' dedi.

"Temel güveni bozan başta Erdoğan olmak üzere hükümetin kendisidir"

Usta sözlerine, ''Güven çok bozulmuştu. Temel güveni bozan başta Erdoğan olmak üzere hükümetin kendisidir. Bu güveni tesis etmek için risk alıyorlar. İç ve dış piyasanın inandığı, çok kuvvetli enflasyonla mücadele politikalarıyla desteklenmiş olsaydı 18'den 13'e geliyorsa ilk müdahalenin başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Bunun kalıcı olabilmesi için arkasında doğru bir politikanın olması lazım. O sebeple başarılı olması gerekir. Hedef 2023 derken hedef 1973 oldu. Türkiye'yi 50 yıl önce kullanılan enstrümanı kullanmak zorunda kalan bir iktidar var. Ama algı gücü yüksek olduğu için bunu başarı gibi sunuyor'' diye devam etti.

"Enflasyonu artıracak bir adım olacaktır"

Uygulanacak politikanın yasal olmadığını belirten Usta, ''Bu yasal değil 1211 sayılı Merkez Bankası konunun finansal istikrarı düzenler kısmı var. Bu sisteme geçenler için dövizden geçenlerin Merkez Bankası üzerinden kur farkları karşılanacak, TL'den TL'ye geçişler de ise Hazineden karşılayacak şeklinde sunuluyor. İkincisin tebliği çıkmış değil. Birincisiyle ilgili de bence endişe var. Finansal istikrarı gözetiyor olmak böyle bir enstrümanın kur farklarını karşılamasına yasal bir zemin hazırlıyor olamaz. Bu harcama izni veren bir madde değil. Sadece görevinizi düzenleyen bir madde. Bu anlamda Merkez Bankası tarafından yasal olduğunu düşünmüyorum. Merkez Bankası bunu para basarak karşılayacak bu da enflasyonu artıracak bir adım olacaktır. Hazine tarafında ise bütçeden yapacaksanız bununla ilgili kanun çıkarmanız gerekecek buna bir izin yok. Hazine tarafından yapılacak ödemenin kanuni bir dayanağını hazırlamak gerekiyor. Meclisten bunun çıkması lazım'' ifadelerini kullandı.

"Kurun seviyesinden ziyade oynaklığı belirleyici ve bozucu oluyor''

Kurun önemine vurgu yapan Usta, ''Kurun çok oynak olması çok hızlı çıkıp inmesi istikrarsızlığa sebep oluyor. Bu her şeyi etkiliyor, bu kadar istikrarsızlığın olduğu bir ortamda net bir fiyat olmuyor bırakın yatırım yapmayı ticaret yapamıyorsunuz. Hesap yapamadığınız zaman ticaret yapamazsınız ticaret yapamadığınız zaman yatırım yapamazsınız. Kurun buradaki önemi seviyesinden ziyade oynaklığı belirleyici ve bozucu oluyor'' dedi.

Usta sözlerine şöyle devam etti:

"Enflasyonu en yüksek ülkeler arasındayız''

''Son 6 ayda Dünyada enflasyonun arttığına bakmayın, dünya 7-8 yıldır enflasyon sıkıntısı çekiyor, yani enflasyonu unuttu. Pandemi sonrası emtia fiyatları tedarik zinciri vs bunların kalıcı olduğunu kimse düşünmüyor. Amerika da enflasyon 6.8'e geldi ama Amerika kağıtlarının faiz oranı niye hala 1.5, politika faizi 0.25, normalde 6.8'e çıktıysa politika faizinin de tepki vermesi gerekir. Oradaki mesele kalıcı değil geçici diye düşünüyor ve güveniyorlar. Bu nedenle dünyada bir enflasyon sıkıntısı yok. Biz bu dönemde adı bilinir ülkeler arasında enflasyonu en yüksek ülkeler arasındayız'' dedi.

"Kalıcı olursa bu düşüşün zaman içerisinde enflasyona yansıması beklenebilir'' 

Dolar kurunun fiyatlar üzerindeki etkisinde bir asimetri olduğunu söyleyen Usta, ''Yukarı doğru çıktığında çok hızlanıyor geçişkenlik kat sayısı da artıyor. Kur arttığında yarısı kadar enflasyon yapar. Bu vahim bir şey bazı mallarda birebir gidiyor, akaryakıtta olduğu gibi. Normal şartlarda küçük bir aşağıya gelişi beklemek lazım. Bu asimetriden ve enflasyondaki yapışkanlık nedeniyle kısa sürede aşağı gelmesini beklemek kolay değil. Yüksek fiyatlarla aldığı ham maddeyi üretecek, satacak, zarar etmeden satmaya çalışacak anca kalıcı olursa bu düşüşün zaman içerisinde enflasyona yansıması beklenebilir'' sözlerini kaydetti.

Usta sözlerine şunları ekledi:

"Devlet üretimi düşürmeyi teşvik ediyor"

''Üstelik devlette bunu yapmıyor akaryakıtın normalde aşağı doğru gelmesi gerekiyor. Akaryakıtta 17-18'e göre fiyat ayarlanması yapıldı ama ben onu ÖTV'ye aktaracağım dedi e siz devlet olarak yapmazsanız diğerlerine de yansımaz. Şimdi bekliyoruz doğalgazda, elektrikte de indirim yapılması lazım. Özellikle bu yıl sanayi doğal gazı yüzde 258 arttı. Her taraf çelişkili üretim diyoruz, üretim modeline geçtik diyoruz sanayicinin kullandığı doğalgaza zam yapıyoruz. Üstelik bu lüks tüketim malı değil üretmek için kullanılan doğal gaza bu oranda zam yapılıyor. Bunu benden başka gündeme getiren yok. En son yine yüzde 50 zam yapıldı. Formülasyonu da çok kötü Son zamda şöyle bir formülasyonu var. Bu yılın ilk 9 ayında ne kadar doğalgaz kullandın örneğin 100 birimlik kullandın, kalan dönemde aylık ortala 100 birimi 60'ı kadar yaparsan yanı 60'a düşürürsen, o 60'a kadar olan birimi en son yaptığımız zamlı fiyat olan 4740 TL'den veririm diyor. Eğer ilk 9 ayda yaptığın ortalama kadar üretime devam ediyorsan, aynı kullanıma devam ediyorsan kalan yüzde 40'lık kısmı yüzde 50 zamla veririm diyor. Daha fazla üretim bile değil, geçmiş ortalamanın yüzde 60'ına düşürürsen tamam aynı, aynı oranda kullanırsan sana gizli %20 zam yaparım anlayışı var bu ülkede. Devlet üretimi düşürmeyi teşvik ediyor. Sanayiciler perişan oldu.''

"Bu yapılan faiz indirimi değil, faiz artırımı"

Usta son olarak, ''Faiz tahrip edici bir şeydir ama bu yapılan faiz indirimi değil, faiz artırımı, tüccarın kullandığı faiz, hazinenin borçlanma faizi artıyor, tüketicinin kullanma faizi artıyor, senin kağıt üzerindeki politika faizin düşüyor. Onun düşmesinden dolayı ucuz para veriyorsun sana pahalı borç veriyor. Bu faiz düşüşü değil. Bunu sayın Erdoğan görmüyor mu görüyorsa bile bile nasıl yapıyor bilemiyorum. Ya ekonomik bilgiler kendisine gelmiyor böyleyse vahim bir durum, bilerek yapıyorsa daha vahim bir durum. Son dönem aldığı kararlar, politikalar model diye ortaya koydukları hepsi birbiriyle çatışıyor'' diye ekledi.