İyi Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray, 3 bin Afgan'a ABD'nin ödediği para karşılığında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı verildiği iddiasını Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a sordu.
İyi Partili Çıray, artarak devam eden Afgan göçüyle ilgili iddiaları Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesiyle Meclis’e taşıdı.
Son 10 yılda kaç sığınmacıya vatandaşlık verildi, parasını kimler ödedi?” diye soran Çıray, ayrıca ülkemize kontrolsüz bir biçimde giriş yapan 3 bin Afgan sığınmacının bedeli Amerika Birleşik Devletleri tarafından ödenen bir meblağ karşılığında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı aldıkları iddiasına da yanıt verilmesini istedi.
"Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı satışa çıkarıldı"
Çıray’ın açıklamalarına, “Bu bizi vatanımızda geçici koruma altında sığınmacı statüsünde beş milyon Suriyeliyi misafir etmek durumunda bırakan ve milletimize ağır maddi-manevi bedeller ödetmekle kalmayıp, Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk Milletinin bekasını tehdit eden çok yanlış ve tehlikeli politikaların doğrudan ve doğal bir sonucudur” diye başladı.
2019 yılında Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın 110 bin Suriyeli sığınmacıya vatandaşlık verildiğini ve ilerleyen zamanda diğer sığınmacıların tamamına da vatandaşlık verilmesi ile ilgili süreçlerin başlayacağı açıklamasını hatırlatan Çıray, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının adeta yok pahasına satışa çıkarıldığı konusunda bir iddiayı gündeme getirdi.
"Tam bir skandal"
Çıray iddia ile ilgili şunları kaydetti:
"Türkiye'de mevcut uygulamada yabancıların özellikle konut satışı yoluyla 250 bin dolara Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olabilmeleri gibi tam bu ucube iktidar zihniyetine yakışan ucube bir uygulama söz konusuydu.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının 250 bin dolar gibi son derece az ve devletimizi küçük düşüren bir meblağ karşılığında satışa çıkarılması zaten yeterince utanç verici ve alçaltıcıyken, şimdi bu meblağa ‘TAKSİTLE' ödeme kolaylığı sağlandığı iddia edilmektedir.
Eğer bu iddialar doğruysa tam bir skandaldır. Zaten utanç verici ve alçaltıcı bir uygulamanın tam bir zillete dönüştürülmesidir.
Netice ‘itibardan tasarruf edilmez' diyerek ekonomimizi israf ve yolsuzluk kıskacında batıranların, Devletimizin ve Milletimizin dış dünya karşısında itibarını yerle bir edecek niteliktedir. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve Türk Milletinin onurunu ayaklar altına almaktır. Bu iddiaların doğru olup olmadığı Türk Milletine derhal açıklanmalıdır.”
"Türk Milletinin birliğini, bütünlüğünü, kültürünü, ekonomisini ve güvenliğini tehdit eder"
Çıray, “AKP iktidarının, açık kapı politikaları ve diğer yanlış dış politikaları sonucu kaçak yollarla giriş yapan milyonlarca kontrolsüz sığınmacının Türk Milletinin birliğini, bütünlüğünü, kültürünü, ekonomisini ve güvenliğini tehdit edecek unsurları da beraberinde getirdiğini” belirterek başka bir skandal iddiayı da kamuoyunun gündemine taşıdı.
Çıray, “Ülkemize kontrolsüz bir biçimde giriş yapan 3 bin Afganistanlı sığınmacının bedeli Amerika Birleşik Devletleri tarafından ödenen bir meblağ karşılığında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı aldıkları iddia edilmektedir” dedi.
"Biden ile kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlıklar"
“Artık köşeye sıkışmış ve çaresiz olan iktidarın siyasi ömrünü uzatmak amacıyla giriştiği, politika bile denemeyecek uygulamaları, Türk Milletine yapılmış büyük bir kötülüktür” diyen Çıray, sözlerine şöyle devam etti:
"Biden ile kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlıklarda el sıkışılan konulardan birisi de ABD'nin finansörlüğünde 3 bin Afganistanlıya Türk vatandaşlığı verilmesi miydi? Başta Almanya olmak üzere hiçbir biçimde ve ölçüde sığınmacı istemeyen Avrupa Birliği'nin sözde maddi desteklerle Türkiye'yi bir tampon bölge haline getirme arzularına ses çıkaramayan AKP iktidarı, eğer şimdi bir de kendi yüzüne karşı soykırımcısınız diyen ABD'nin ödediği vatandaşlık bedeliyle 3 bin Afganistanlıya gerçekten Türk vatandaşlığı vermişse bu tam bir mutlak çöküş ve batış halidir.
İktidardaki zihniyetin, kendi iktidarının bekasını Türk Milletini ve Türkiye Cumhuriyeti'ni yücelten bütün değerlerin bekasının üzerinde gördüğünün apaçık ispatı olduğu gibi alçalma ve zillette sınır tanımayan bir anlayışın dipsiz bir dibe serbest düşüşüdür."
"Parayı veren vatandaşlığı alıyor mu?"
Çıray sözlerini şöyle sürdürdü:
Çıray, “Dünyanın gelişmiş ve medeni ülkelerinde parayla vatandaşlık alabilmenin ciddi bir biçimde uygulanan pek çok kriteri bulunurken, Türkiye'de bu denli kolaylaştırılmış şekilde ve taksitle vatandaşlık verilmesi, ülkemizi dış dünyaya karşı küçük düşüren ve savunmasız bırakan bir beka sorunu yaratacaktır.” diyerek açıklamasını şöyle tamamladı:
"İngiltere'de, AB ülkelerinde, ABD'de vatandaşlık alabilmek için çok yüksek miktarlarda yatırımlar yapmanın yanı sıra, o ülkelerde 5-10 yıl boyunca yaşamak, o ülkenin diline hakim olduğunun resmi kanıtı, temiz bir adli sicil kaydı, ülkenin hukuki ve toplumsal düzeni hakkında temel bilgilere sahip olmak ve bunları bir sınavla kanıtlamak, geçimini sosyal yardım veya işsizlik yardımı olmaksızın temin edebilmek, gelir beyanı gibi pek çok kriter bulunmaktadır.
Türkiye'de Türk Vatandaşlığı Kanunu ve diğer vatandaşlık entegrasyon kriterleri hiçe mi sayılıyor? Parayı veren vatandaşlığı alıyor mu? Her fırsatta yerli ve millilik nutukları atan ve muhalif olan herkesi vatan haini ilan eden Cumhur ittifakının bu boş hamasetlerinin ve ülkemizi içine soktuğu cenderenin hesabını millet ilk sandıkta soracaktır.
Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı ilk seçimde gittiğinde yeniden güçlü, anayasal bir hukuk devletini inşa ederek, Türk Milletini hak ettiği refaha, kardeşliğe ve huzura taşıyacağız."
Soru önergesi
Çıray, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu sorulara yer verdi:
1- Türk Vatandaşlığı almak için belirlenen 250 bin dolarlık bedele taksitle ödeme imkanı sağlandığı doğru mudur? Eğer doğruysa bu uygulama, Türkiye vatandaşlığının adeta on iki taksitle alınan beyaz eşya statüsüne indirgenerek, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve Türk Milletinin onurunu ayaklar altına almak değil midir?
2- 3 bin Afganistanlıya parayla vatandaşlık verildiği ve söz konusu vatandaşlık bedellerinin ABD tarafından ödendiği doğru mudur? ABD'nin parasını ödeyerek TC vatandaşı yaptığı başka yabancılar da var mıdır? Varsa toplamda kaç kişidir?
3- Taksitle ödeyerek 250 bin dolara vatandaşlık alma konusunda belirlenen Türkçe bilmek, milli güvenlik ve kamusal düzene karşı tehdit oluşturmamak, gelir ve meslek beyanı, en az 5 yıllık ikamet gibi kriterler uygulanmakta mıdır? Eğer uygulanıyorsa 3 bin Afganistanlının bu kriterleri taşıdıklarına dair verileri kamuoyu ile paylaşmayı düşünmüyor musunuz?
4- Son 10 yılda ülkemizde toplamda kaç sığınmacıya parayla vatandaşlık verilmiştir? Bu sığınmacılardan toplamda ne kadar para alınmıştır ve bu parayı kim ya da hangi ülkeler ödemiştir?