İyi Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, "Anayasa’yı kendilerinin ve daha doğrusu bir kişinin görüş, istek ve inançları, hatta ideolojileri doğrultusunda yorumlamaya çalıştıkları görülmüştür" dedi.
İyi Partili Poyraz, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığına yapılan itirazları reddetmesine tepki gösterdi. Poyraz, “Bugün YSK tarafından verilen kararda, Anayasa’nın açık kuralına rağmen hukukun en temel kaideleri hiçe sayılarak, Anayasa’yı kendilerinin ve daha doğrusu bir kişinin görüş, istek ve inançları, hatta ideolojileri doğrultusunda yorumlamaya çalıştıkları görülmüştür. Milletimiz emin olsun ki bağımsız ve tarafsız yargıyı tesis edeceğiz ve bir daha hiç kimse kendisini Anayasa’nın ve yasaların üstünde göremeyecektir” dedi.
YSK, 14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin geçici aday listesine yapılan itirazları bugün karara bağladı. YSK Başkanı Ahmet Yener, Millet İttifakı’nın adayı olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçmenlerce aday gösterilen Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ve Cumhur İttifakı’nın adayı olan AKP Genel Başkanı Erdoğan için yapılan itirazların reddedildiğini açıkladı. Yener, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, Sayın Muharrem İnce, Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın Sinan Oğan’ın kesin aday listesinde bulunduklarına karar verilmiş olup, karar ilan edilmek üzere bugün Resmi Gazete’ye gönderilecektir” dedi.
Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığına itiraz eden İyi Parti'nin Genel Sekreteri Poyraz, yaptığı yazılı açıklamada YSK’nin kararını şöyle değerlendirdi:
"İdeolojileri doğrultusunda yorumlamaya çalıştıkları görülmüştür"
“2007 yılı anayasa değişikliği ile gelen, cumhurbaşkanının görev süresinin beş yıl olduğuna ve bir kişinin en fazla iki kez cumhurbaşkanı olarak görev yapacağına ilişkin kuralın gereği, ikinci dönemini ifa etmekte olan Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığına ilişkin Yüksek Seçim Kurulu’na yapmış olduğumuz itirazımızın temelinde, hukuk devletine ve anayasal ilkelere bağlılığımız ve hukuka olan saygımız vardır.
Bugün Yüksek Seçim Kurulu tarafından verilen kararda, Anayasa’nın açık kuralına rağmen hukukun en temel kaideleri hiçe sayılarak, Anayasa’yı kendilerinin ve daha doğrusu bir kişinin görüş, istek ve inançları, hatta ideolojileri doğrultusunda yorumlamaya çalıştıkları görülmüştür.
"YSK tarafından yapılan yorum, hukuki bir yorum olarak nitelendirilemez"
1982 Anayasası'nın 101. maddesinin kuralı açık ve nettir. 2007 anayasa değişikliği ile getirilen kural, ‘Bir kimse en fazla iki defa cumhurbaşkanı seçilebilir’ şeklindedir. Bu hükme Anayasa’nın ne bu maddesinde ne başka bir maddesinde istisna getiren bir kural bulunmamaktadır. Yüksek Seçim Kurulu’nun bu kararı, bu kurala istisna getirmekten başka bir anlama gelmemektedir. En temel yorum ilkelerinden birisi olarak kabul edilir ki ‘istisna, ancak kuralı koyan tarafından oluşturulabilir’. Anayasa’nın 11. maddesine göre, ‘Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır’. O halde bir anayasa hükmüne, ancak bir anayasa maddesiyle istisna getirilebilir. Başka bir hukuksal düzenleme ile anayasa kuralına istisna getirilemeyeceği gibi, yargı yerlerinin de yorum yoluyla istisna getirmesi mümkün değildir. Tüm bu açık anayasal düzenlemeler ve yoruma ilişkin ilkeler mevcutken Yüksek Seçim Kurulu’nun anayasa hükmünü aşırı ve garip bir biçimde yorumlayarak verdiği kararında kurala istisna getirmesi, hukuken izah edilemez. YSK tarafından yapılan yorum, hukuki bir yorum olarak nitelendirilemez.
"Daha büyük bir ihanet düşünülemez"
Kuruluşundan itibaren İYİ Parti, milletimizle yapmış olduğu sözleşmenin gereği ve büyük milletimizin sesi olarak, hukukun üstünlüğü ve kuvvetler ayrılığı ilkesini geri dönülmez ve güçlü bir şekilde yeniden tesis azim ve kararlılığı ile hareket etmektedir. 1 Nisan 2018’de on binlerle birlikte belirttiğimiz ilkelerimizden milim sapmadan ilerliyoruz. O gün dediğimizi bir kez daha tekrar ediyoruz. ‘Cumhuriyet ve demokrasi, tek kişinin eline bırakılamayacak kadar değerlidir; o değeri taşıyacak olan da demokratik parlamenter sistemdir.’ Yine o gün ilan ettiğimiz gibi ‘Bağımsız ve tarafsız olmayan yargıdan daha büyük bir ihanet düşünülemez’.
"Anayasa’nın açık hükümlerini ‘yorum’ adı altında çiğneyemeyecektir"
İYİ Parti ve kurucu iradesi olduğumuz Millet İttifakı’nın Türk milletine vermiş olduğu en önemli söz, bağımsız ve tarafsız yargının tesisidir. Bunu mutlaka gerçekleştireceğiz. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’le birlikte, tek kişinin sesi değil, milletin sesi olan bir düzeni hep birlikte inşa edeceğiz. Milletimiz emin olsun ki bağımsız ve tarafsız yargıyı tesis edeceğiz ve bir daha hiç kimse kendisini Anayasa’nın ve yasaların üstünde göremeyecektir. Hiçbir organ, hiçbir kimse, Anayasa’nın açık hükümlerini ‘yorum’ adı altında çiğneyemeyecektir.
"Biliyor ve inanıyoruz ki hiç kimse milletten büyük değildir"
14 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde milletimiz yeniden tarih yazacak ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu Türkiye Cumhuriyeti’nin 13. Cumhurbaşkanı olarak seçecek ve İYİ Parti’mizi büyük bir teveccühle birinci parti yaparak Gazi Meclis’imizde yeniden, ama güçlendirilmiş parlamenter sistemi inşa edecek anayasa değişikliğini yapabilecek çoğunluğu verecektir. Biliyor ve inanıyoruz ki hiç kimse milletten büyük değildir." (ANKA)