İYİ Parti, Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel'in kızı H.K.G'yi 6 yaşındayken 29 yaşındaki Kadir İstekli ile dini nikâhla "evlendirmesi"ne ilişkin açılan davaya müdahillik başvurusunda bulundu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in talimatı üzerine başvuruyu yapan İYİ Parti Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Bahadır Erdem'in yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
"Henüz 6 yaşında iken ailesi tarafından bir sapığın eline teslim edilen ve yıllarca tecavüze uğrayan kız çocuğumuzun yaşadıkları, anlattıkları ülkemiz kamuoyunu derinden sarsmış, büyük infial uyandırmıştır. Bununla birlikte yargılama süreciyle ilgili gelişmeler, konuyla ilgilenen bakanlıkların basiretsiz yaklaşımları söz konusu olayın vahametini çok daha acı bir hale getirmiştir.
Bu konuya yaklaşımımız siyaset üstü olmakla birlikte öfkemiz faillerin hala dışarıda kol gezmesinden, 'dini kendi rezil emellerine alet eden sözde vakfın' hâlâ daha kapatılmamasındandır.
Hiç kuşkusuz AKP’nin yıllar içerisinde yaptığı hukuk katliamı böylesine acı olayların önünü açmakta, geçmişte çocuk istismarcılarına ve çeşitli insan haklarını ihlal eden sözde vakıf, dernek ve cemaatlere gösterilen müsamaha ve yargının verdiği yetersiz cezalar sapkınları cesaretlendirmektedir.
Memleketimizi ayağa kaldıran bu olay ortaya çıktığı ilk andan itibaren İYİ Parti olarak konuyu yakın takibe almış ve AKP’nin sebep olduğu kara düzenin bu istismarı sümenaltı etmesini engellemek için gereken tüm çalışmaları yapmaktayız.
Konu ile ilgili Genel Başkanımız SN. Meral Akşener yaptığı açıklamada, 'Dini bir cemaatin kisvesi altında, 6 yaşındaki küçücük bir çocuğumuza yaşatılanlar; Büyük bir sapkınlıktır, çürümüşlüktür ve düpedüz tecavüzdür! Bu alçaklığın örtbas edilmesine asla izin vermeyeceğiz! Evlatlarımızı tüm kirli ellerden her daim koruyacağız!' diyerek, faillerin en ağır cezayı alması için şeref sözü vermiştir.
İşte bu doğrultuda bugün davanın görüldüğü Anadolu Adliyesi, 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne İYİ Parti olarak müdahillik için başvurumuzu teslim etmiş bulunmaktayız.
Türkiye Cumhuriyeti’nin hâlâ daha var olan vicdanı hür hakimlerinin milletimizin gözcüsü ve sesi olarak davada yer almamızı uygun bulacağından ve dolayısıyla da talebimizi kabul edeceğinden şüphemiz yoktur. Aksi bir kararın kamuoyunu şüpheye düşüreceği, mevcutta güven problemi yaşayan hukuk sistemimizi iyice yerle bir edeceği ve milletimizin vicdanını yaralayacağı fazlasıyla açıktır.
Bunlara ek olarak söz konusu olay ortaya çıktığı andan itibaren günlerce sesi çıkmayan, tüm Türkiye ayakta iken deyim yerindeyse adeta 'ölü taklidi' yapan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ı esefle kınıyor, bu ve benzeri birçok olaydaki beceriksiz yönetimi, ülkemizde hukukun katledilmesindeki payı sebebiyle kendisini istifaya davet ediyoruz.
Son olarak unutulmasın ki, anayasamızın 2. kaddesinde açıkça belirtildiği üzere, 'Türkiye Cumhuriyeti toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, LAİK ve sosyal bir HUKUK devletidir.'
Dolayısı ile nasıl ki bu madde 'değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemezse', aynı şekilde AKP’nin de asırlık mazisi olan ülkemizin değerlerini, kazanımlarını, çocuklara ve kadınlara verdiği hakları hiç etmesine izin vermeyeceğiz."