Gündem

İtalya, 'sorumsuzluk' suçlaması sonrası Fransa'dan özür bekliyor

İtalya'nın göçmen taşıyan Aquarius gemisine limanlarını açmaması üzerine Paris Roma'yı "sorumsuzca davranmakla" ve "mide bulandırıcı bir çizgi izlemekle" suçladı. Fransa'nın Roma Büyükelçisi İtalya Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı. İtalya İçişleri Bakanı M

13 Haziran 2018 15:12

İtalya'nın 629 göçmeni taşıyan Aquarius gemisine limanlarını açmaması üzerine Fransa'nın sert tepki vermesi iki ülkeyi karşı karşıya getirdi. Fransa yönetiminden İtalya'ya "sorumsuzluk" ve "mide bulandırıcı bir çizgi izleme" suçlamaları gelmesi üzerine Fransa'nın Roma Büyükelçisi İtalyan Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı. İtalya İçişleri Bakanı Matteo Salvini, Fransa'dan özür dilemesini istedi.

Matteo Salvini'nin geçen Pazar günü Aquarius gemisinin ülkeye kabul edilmeyeceğini açıklaması üzerine günler süren bir kriz yaşanmış, 629 göçmeni taşıyan gemi sonunda dün akşam saatlerinde İspanya'ya doğru yola çıkmıştı. İtalya'nın popülist-aşırı sağ partilerden oluşan yeni koalisyon hükümeti, göçmenleri geri çevirerek uluslararası hukuku ihlal etmekle suçlanmıştı.

Fransa'dan dün gelen tepkilerin dozu yüksek olunca İtalya'nın cevabı da sert oldu.

Fransa Hükümet Sözcüsü Benjamin Griveaux, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un "İtalyan hükümetinin bu dramatik insani durum karşısındaki tavrında sorumsuzluk var" dediğini aktardı.

Macron'un partisi La République En Marche'ın sözcüsü Gabriel Attal da "İtalyan hükümetinin izlediği çizgi mide bulandırıcı" dedi.

Bu sözler üzerine Fransa'nın Roma Büyükelçisi, bu sabah İtalyan Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, "Aquarius konusunda Paris'ten dün yapılan açıklamaların ardından Dışişleri Bakanı Enzo Moavero Milanesi, Fransa'nın İtalya Büyükelçisi'ni bu sabah bakanlığa çağırmıştır" denildi.

İçişleri Bakanı Salvini de, Fransa'nın özür dilemesini talep etti. Salvini, Fransız yönetiminin bu sözlerle "İtalyan hükümetine değil, dayanışma ve misafirperverlikte dünya birincisi olan tüm İtalyan halkına hakaret ettiğini" savundu.

Salvini, sosyal medyaya yazdığı mesajda da "Fransızlar, aralarında kadın ve çocukların da olduğu 10 binden fazla kişiyi İtalya sınırından geri çevirdi. Ayrıca hatırlatmak isterim ki, Kuzey Afrika cephesinde hepimiz, Fransızların Libya'ya götürdüğü istikrarsızlığın bedelini ödüyoruz" dedi.

İtalyan basını, yaşanan gerginlik nedeniyle Başbakan Giuseppe Conte'nin gelecek Cuma günü yapması planlanan Paris ziyaretini iptal etme olasılığını değerlendirdiğini de belirtiyor.

İtalya Başbakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada da "Fransa'dan gelen açıklamalar şaşırtıcı. İtalya, göç konusunda her zaman sırtını dönmeyi tercih eden ülkelerden iki yüzlü dersler alacak değildir" denilmişti.

İtalya'dan gelen tepkiler üzerine ilk geri adımsa, "mide bulandırıcı" ifadesini kullanan La République En Marche'ın sözcüsü Gabriel Attal'dan geldi. Attal, La Repubblica gazetesine konuşarak "İtalyan halkına karşı bir duruşum yok, yanlış bir sözcük kullanmış olabilirim. Olan biteni görünce sıcağı sıcağına verdiğim bir tepkiydi. Kadın ve çocukların hayatlarını tehlikeye atan bir karar karşısında duyduğum şok hissini ifade etmek istemiştim" dedi.

Öte yandan Attal, İtalyan İçişleri Bakanı Salvini'nin Aquarius'un İspanya'ya yönlendirilmesi sonrası yaptığı "Zafer!" açıklamasını eleştirmeyi sürdürdü ve "Ağır bir insani durum karşısında bir bakan zafer çığlığı atıyordu. Böylesi bir durumda zafer kazanan kimsenin olduğunu sanmıyorum" diye konuştu.

İtalya'da 4 Mart seçimlerinin ardından 1 Haziran'da göreve başlayan popülist 5 Yıldız Hareketi ile aşırı sağcı Lig partilerinin koalisyon hükümeti, görevde henüz 2 haftası dolmadan Akdeniz ülkeleriyle arka arkaya kriz yaşamaya başladı.

Seçim kampanyasını ağırlıkla göç karşıtlığı üzerine kuran Salvini, yeni hükümetin hem Başbakan Yardımcısı hem de İçişleri Bakanı olarak bu seçim vaadine sadık kalacağı mesajını veriyor. Salvini'nin diğer ülkeleri İtalya'yı göç konusunda yalnız bırakma suçlamaları nedeniyle geçen hafta da Tunus ve Malta'yla kriz yaşanmıştı.

Salvini Tunus'u İtalya'ya "suçlu ithal etmekle" itham etmiş, bunun üzerin Tunus yönetimi İtalya'nın bu ülkedeki büyükelçisini Dışişleri Bakanlığı'na çağırmıştı.

Salvini, Malta'yı da Libya'dan yola çıkan göçmen teknelerini kabul etmeyerek hepsinin İtalya'ya gelmesine neden olmakla suçlamıştı. Salvini, "Malta her yardım talebine 'hayır' diyemez. Tanrı Malta'yı Afrika'ya Sicilya'dan daha yakına koymuş" demiş, bu sözler Malta yönetiminin tepkisini çekmişti.

Aquarius vakası sırasında da Salvini bu gemiyi Malta'nın kabul etmesi gerektiğini iddia etmişti. Malta yönetimi ise gemideki göçmenlerin İtalyan Sahil Güvenlik birimlerinin operasyonuyla kurtarıldığını, dolayısıyla sorumluluğun İtalya'ya ait olduğunu savunmuştu.