Gündem

"İstiklal Marşı tartışması güfte beste uyumsuzluğundan değil"

"Cumhuriyet değerlerinin ortadan kaldırılmak istendiğinin en önemli işaretlerinden biri"

15 Mart 2018 14:09

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, "En büyük üzüntüm bu emsalsiz marşın hakiki manasını yüreklere nakşedecek bir bestenin bulunamamış olmasıdır. O beste ile güftenin birbirini tamamlaması çok önemlidir. Burada bestekarlara büyük iş düşüyor. Temenni ediyoruz ki o da çıkar" sözlerine ilişkin olarak Gazeteci Orhan Bursalı, bu tartışmaların cumhuriyet değerlerine karşı başlatıldığını sıradan bir beste güfte uyumsuzluğu tartışması olmadığını dile getirdi.

Sputnik'te yer alan habere göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, dünkü konuşmasında "En büyük üzüntüm bu emsalsiz marşın hakiki manasını yüreklere nakşedecek bir bestenin bulunamamış olmasıdır. O beste ile güftenin birbirini tamamlaması çok önemlidir. Burada bestekarlara büyük iş düşüyor. Temenni ediyoruz ki o da çıkar" sözleri dikkat çekti.  Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından 'İstiklal Marşı değişiyor mu?' tartışmaları başladı. Gazeteci ve yazar Orhan Bursalı, Seyr-i Sabah programında bu tartışmalara açıklık getirirken aslında Erdoğan'ın marş için söylediklerinin beste güfte uyumsuzluğunu eleştirmek için yapılmadığını dile getirdi:

‘Cumhuriyet'in bir dönemi kapatmak için konuşuluyor'

"Zaman zaman Cumhurbaşkanı farklı çıkışlar yapıyor. Ama bunları kategorize ettiğimiz zaman bunların bir kısmının gündemi değiştirmek için, ekonomi gibi zorlu tartışmaların önüne geçmesi için yapıldığını görüyoruz. İstiklal Marşı'nın değiştirilmesini bu kategoride göremiyoruz. Bu Cumhuriyet'in bir dönemini kapatmak, yeni Türkiye diye ifade edilen, Erdoğan ve arkadaşlarının uzun yıllardır izlediği politikanın bir parçası.

Yeni Türkiye'yi başlatmak istiyorlar. Taksim'de Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) yıkılması, Yeşilköy Havaalanı gibi yerlerde bunu görüyoruz. Yeni havaalanına kim bilir ne isim verecekler. Şeker fabrikaları cumhuriyetin varlık savaşı verdiği bir dönemde mühendis yetiştirilerek kurulmuş yerler. Bunları da satıyorlar. Bunlar cumhuriyetin simge ekonomi kuruluşları. Bugüne kadar 60 milyar dolarlık cumhuriyetin malını mülkünü satarlar ama diğer taraftan cumhuriyetin bu ülkede dikili ağacı bile yok derler. Buradaki paraya da ihtiyaçları var. Cari açık 57 milyar dolara yükseldi. Türkiye'ye yatırım yapılabilir mi yapılamaz mı yabancıların yanıt aradığı şey bu ve kredi derecelendirme kuruluşları sürekli not kırıyor.

‘Atatürk'e, Lozan'a şimdi de İstiklâl Marşı'na'

Daha önce şunu söylüyorlardı: Cumhuriyet bir reklam arasıdır, reklam arası bitmiştir şimdi yeni düzen gelecek. Ulus olmanın simgesi, milletin tek ağızdan söylediği marş değiştiriliyor. Bu çok önemli bir karar. Bunlar teknik bir tartışma. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası var, Cumhurbaşkanı bir konser dinledi mi, oraya adımını attı mı? Arabesk müzikçilerle sürekli bir arada. Cumhurbaşkanından müzikle ilgili sevgi ve beyan görmedim. Ben güfte ve beste arasındaki uyumsuzluğun giderilmesi için bunun yapıldığını varsayamam. Bugüne kadar Atatürk'e, Lozan'a karşı bütün söylediklerini yan yana getirdiğimizde yanına İstiklal Marşı'nı koyun, cumhuriyetin en temel değerlerinden bir tanesi. Bu değerlerin ortadan kaldırılmak istendiğinin en önemli işaretlerinden biri olarak görüyorum ben bunu."