Kulübün başkanı ve çok sayıda üst düzey yöneticisi zanlı olarak cezaevinde. Bir dizi belgelenmiş kanıt, kulübün şikeye karıştığı sonucuna yol açıyor. Bu şartlar altında, Fenerbahçe için uygun hareket tarzı Şampiyonlar Ligi’nden çekilmek olmalı.
Fenerbahçe’yi Avrupa Şampiyonlar Ligi’ne UEFA mı almadı, Türkiye Futbol Federasyonu mu (TFF) göndermedi? Türkiye’nin gündemini allak bullak eden bu sorunun yanıtını önceki gün TFF Başkanı Mehmet Ali Aydınlar vermişti. Hürriyet gazetesi de o belgeye ulaştı ve gerçek ortaya çıktı:
- UEFA, Fenerbahçe’nin şike yaptığı kanatine vardı.
Ve kanaatini resmi bir yazı ile Türkiye Futbol Federasyonu’na bildirdi. Bu kanaatinin ardından da Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi’ne katılmamasını talep etti.
İşte UEFA Genel Sekreteri Gianni İnfantino’nun imzasını taşıyan UEFA’nın o mektubu:
UEFA'ya göre Fenerbahçe şikeye karışmış
SAYIN BAŞKAN
Türkiye’de sürdürülen şike soruşturmasına, özellikle de Fenerbahçe’nin durumu hakkındaki önceki yazışmalarımıza istinaden:
Söz konusu kulüp ve/veya sorumlu yöneticilerinin şike yaptığına dair kuvvetli delillerin bulunduğu anlamış bulunmaktayız. Örneğin kulübün başkanı ve (bazıları yönetim kurulu üyesi) çok sayıda üst düzey yöneticisi şike zanlısı olarak temmuz ayının başından beri cezaevinde bulunmaktadır ve (çoğu basına da yansımış olan) bir dizi belgelenmiş kanıt kulübün şikeye karıştığı sonucuna yol açmaktadır. İstanbul Polisi de tutuklamaların şike suçlarına istinaden yapıldığını duyurmuştur.
Sonuç olarak, UEFA’nın amiral gemisi olan bir şampiyonaya (Şampiyonlar Ligi) şike yapmakla suçlandığı kamuoyuna yansımış, başkanı ve yöneticileri cezaevine konmuş, bugüne kadar elde edilen kanıtların kulübün şike suçunu işlediği sonucunu kuvvetle işaret eden bir kulübün katılması durumu ile karşı karşıya kalmış durumdayız. Bu durumun UEFA ve tüm futbol cemaati tarafından kabul edilmesinin mümkün olmadığını anlayışla karşılayacağınızdan eminiz.
'Yunanistan gibi yapıp küme düşürün'
Başka takımların UEFA kulüpler şampiyonalarında benzer suçlamalardan dolayı çıkarıldığını gördükçe endişelerimiz artmaktadır. Burada özellikle Olimpiyakos Volou Kulübü’nün Yunanistan Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu tarafından, olaya karışan kişiler hakkında cezai soruşturma tamamlanmamış (tamamlanması aylar, belki de yıllar alabilecek) olmasına rağmen, cezaya çarptırılması üzerine UEFA Avrupa Ligi’nden ihraç edilmesi olayına atıfta bulunuyoruz.
Ayrıca UEFA’nın, üye federasyonlardan biri hızlı ve etkin biçimde disiplin cezasına çarptırdığı için bir kulübü şampiyonalarımızdan ihraç ederken, bir başka üye federasyon gerekli tedbirleri alamadığı için bir kulübü şampiyonalara kabul etmek durumda kalmasına müsamaha göstermeyeceğini anlayışla karşılayacağınızı umuyoruz. Böyle bir durum şike vakalarına karşı etkili kararlar alan ulusal federasyonları cezalandırmak anlamına gelebilir.
'Onlar çekilmek istemezse siz çekin'
Bildiğiniz gibi, UEFA Şampiyonlar Ligi Yönetmeliği (2011/2012) hükümlerine göre Nisan 2007’den beri maçın sonucunu etkileyebilecek davranışlar içine giren herhangi bir kulüp şampiyonaya katılma hakkından mahrum bırakılmaktadır. Bu mahrumiyet 1 yıl için geçerlidir.
Bu nedenle, mevcut kanıtların ışığında Fenerbahçe, UEFA Şampiyonlar Ligi’ne bu sezon katılma hakkında sahip görünmemektedir. Aynı zamanda bu şartlar altında, Fenerbahçe için uygun hareket tarzı UEFA şampiyonlar Ligi’nden bu sezon çekilmek olarak görünmektedir. Bir diğer seçenek TFF’nin kulübü şampiyonadan çekmesi olabilir.
8 yıla kadar ceza verebilir
Bu yollardan birine başvurulmaz ve UEFA (şimdi veya gelecek aylarda) kulüp hakkında kendi disiplin soruşturması başlatırsa ve özellikle kulüp şampiyonaya katılma formunda Nisan 2007’den beri şike faaliyeti yürütmediğine dair yalan beyanat verdiği tespit edilirse, nihai cezalar çok daha sert olabilecektir. Nihai cezaların şeklini önceden tahmin etmek mümkün olmamakla birlikte, diğer şike vakalarında (örneğin Pobeda vakası) kulüplerin UEFA kulüpler şampiyonalarından 8 yıla varan sürelerde men edildiğini hatırlatmak mümkündür.
Bütün bunlara ek olarak, TFF’nin konuyu şimdi ilgilenmezse, TFF hakkında da ilgili disiplin tedbirlerinin alınacağı konusunda sizleri uyarmak istiyoruz. Anlayacağınız üzere, Fenerbahçe’nin bu şartlar altında bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligi’ne başlaması, ama şike soruşturması sonucu suçlu bulunması halinde, sonradan şampiyonadan çıkarılması UEFA tarafından kabul edilemez.
TFF’den Türkiye’de sürdürülen şike soruşturması çerçevesinde tüm vakalara ilişkin olarak hızlı ve etkin disiplin adımlarını atmasını talep ediyoruz.
Fenerbahçe’nin özel durumu hakkında cevabınızı 24 Ağustos 2011 Çarşamba günü öğlene kadar almayı umut ediyoruz.
Saygılarımızla
'Niye Tahkim'e gittiler, Yunanistan gibi mi yapalım?'
Fenerbahçe’nin, Tahkim Kurulu’na başvurusu dün Monaco’da dilden dile dolaştı. İstanbul’a gelip şike soruşturmasını inceleyen UEFA Başmüfettişi Pierre Cornu bu başvurudan en çok rahatsız olan isimlerden biriydi.
- Ne yapıyor Fenerbahçe? Biz katılmaması gerektiğini bildirdik. Tahkim’e gitmekle hiç de iyi yapmadılar. Ne yani Yunanistan gibi mi yapalım?
Cornu’nun bu tepkisini bir Türkiye Futbol Federasyonu yetkilisi şöyle yorumladı:
- Tahkim Kurulu Fenerbahçe’nin başvurusunu reddederse (ki reddetti) sarı lacivertli takıma UEFA ikinci bir ceza daha verebilir.
'İyilik yapalım derken problem yarattınız'
Türkiye’nin en çok merak ettiği soru şu;
Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi’nde yoksa, Trabzonspor niye var?
Bu soruya herkes kendine göre bir yanıt verdi. Fenerbahçe yöneticileri Türkiye Futbol
Federasyonu (TFF) Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’ı suçladı:
- Trabzonspor’un katılacağını biliyordu, bize söylemedi.
Soruşturma dosyasına göndermede bulunanlar ise başka bir şey iddia etti:
- Fenerbahçe çok ciddi delillerle suçlandı, ondan...
Bu sorunun yanıtını vermeden önce bir gerçeğin altını çizelim... Trabzonspor’un, Şampiyonlar Ligi’nde oynayacağından Mehmet Ali Aydınlar’ın haberi yoktu. Duyduğunda o da şaşırdı.
İsterseniz şimdi Monaco’ya, dün yapılan Şampiyonlar Ligi grupları kura çekimine gidelim ve orada bir UEFA yetkilisi ile Türk futbolunun yakından tanıdığı bir isim arasında geçen diyaloğa kulak verelim:
Trabzonspor’u Şampiyonlar Ligi’ne aldınız, bize haber bile vermediniz?
- Aniden gelişti. Bir Türk takımını aldık, para Türkiye’ye gitsin istedik. Aslında Türkiye’ye iyilik yaptık.
- İyilik yaptınız anladım. Bunun için teşekkür ederiz. Ama bizi Fenerbahçe ile karşı karşıya getirdiniz. ‘Bu karardan haberiniz vardı bizi bilgilendirmediniz’ diyorlar. Yani iyilik değil bir anda problem yarattınız.
- Siz de ‘bu UEFA’nın kararı’ dersiniz.
İmzaya dikkat
UEFA’nın yazışmalarında başkan Michel Platini ya da asbaşkanların imzaları kullanılmıyor. Disiplin suçlamalarına yönelik yazışmalarda UEFA adına imzayı Disiplin Komitesi Sekreteri de atabiliyor. Ancak bu yazışmayı UEFA Genel Sekreteri’ Gianni Infantino’nun imzalaması konuya UEFA’nın verdiği önemi gösteriyor.