Polonya hükûmetinin İstanbul Sözleşmesi'nden çekileceğini açıklaması ülke çapında protesto gösterilerine neden oldu.
Polonya Adalet Bakanı Zbigniew Ziobro Cumartesi günü yaptığı açıklamada çekilme sürecini Pazartesi günü resmen başlatacaklarını açıkladı. İktidar partisi, sözleşmeyi geleneksel aile değerlerine karşı olarak görüyor.
Cuma günü sözleşmeden çekilme kararına karşı çıkan çoğunluğu kadın on binlerce protestocu ülke çapında sokaklara döküldü.
Başkent Varşova'daki protesto gösterisinde Reuters'a konuşan organizatörlerden Marta Lempart, "Amaç aile içi şiddeti yasal hale getirmek" dedi.
Protestocular, "Kadınlara karşı değil virüse karşı savaş" sloganını attı ve sözleşmeden çekilinmesini isteyen bir derneğin merkezine yürüdü.
11 Mayıs 2011'de İstanbul'da imzaya açıldığı için 'İstanbul Sözleşmesi' ismiyle anılan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi'ni imzalayan ve onaylayan ilk ülke Türkiye olmuştu.
Sözleşme Polonya'da, Katalik Kilisesi'ne derinden bağlı iktidardaki muhafazakar Hukuk ve Adalet Partisi'nden (PiS) önceki hükûmet tarafından 2015'te imzalanmıştı.
Bakan Ziobro sözleşmenin okullarda çocuklara "cinsiyet kavramının biyolojinin ötesinde sosyal ve kültürel boyutlarının da olduğunun öğretilmesini gerektirdiği için zararlı olduğunu" söyledi.
Bakan, ülkedeki iç hukukun kadınları şiddetten korumak için yeterli olduğunu savundu.
Hukuk ve Adalet Partisi (PiS) LGBT+ ve kürtaj karşıtı görüşleriyle de biliniyor.
Bu ay içerisinde ikinci kez göreve seçilen Cumhurbaşkanı Andrzej Duda seçim kampanyası sırasında "LGBT+ haklarının komünizmden daha yıkıcı bir ideoloji" olduğunu savunmuştu.
Duda, Polonya anayasasına eşcinsel çiftlerin evlat edinmesini engelleyecek maddeler ekleme sözü de vermişti.