İstanbul’da 26 Eylül’de meydana gelen Silivri açıkları merkez üslü, 5,8 büyüklüğündeki depremin ardından, İstanbul Valiliği Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’ne (AFAD) gelen hasarlı yapı ihbarları değerlendirilerek, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca görevlendirilen teknik ekiplerce incelendi. AFAD merkezine 114 okul ve eğitim kurumu için hasar ihbarı yapılırken, yapılan çalışmalarda bunlardan 85 okul hasarsız, 20 okul az hasarlı, 9 okulun ise ağır hasarlı olduğu saptandı.
Pendik Mehmet Akif Ersoy Ortaokulu hariç hasarlı olduğu tespit edilen 19 okulun 1999 depreminden sonra yapıldığı tespit edildi. 1999 depreminden sonra yapılan ve aradan geçen sürede bir de güçlendirme çalışması geçiren İstanbul Sultangazi İstiklal İlkokulu ve Ortaokulu ile Sancaktepe’deki Osmangazi İlkokulu’nun da depremde hasar gördüğü belirlendi.
İstanbul Sultangazi’de bulunan İstiklal İlkokulu ve Ortaokulu binaları depremde hasar aldı. Aynı okul 1999’da yaşanan depremin ardından hasar gördü ve o zamanki adıyla Zübeyde Hanım İlköğretim Okulu’nda eğitim görmeye devam etti. Zübeyde Hanım İlköğretim Okulu’ndaki öğrenciler sabahçı İstiklal Okulu’ndakilerse öğlenci oldu. Daha sonra 2001 yılında İstiklal Okulu’nun binası yenilendi. 2008 yılında ise İstiklal Okulu’na yeni bina yapıldı. Henüz 11 sene önce yapılan bina bu depremde de hasar gördü ve öğrenciler 4’e bölündü. Öğrenciler Şehit Teğmen Ali Yılmaz İlkokulu ve Ortaokulu, Veysel Sacihan İmam Hatip Ortaokulu ve Sultangazi Özel Eğitim Uygulama Okulu’na gönderildi.
Aynı şekilde Sancaktepe’deki Osmangazi İlkokulu da yakın zamanda güçlendirme çalışması yapılmasına rağmen bina yine de hasar gördü. Öğrenciler de başka bir okula gönderildi.
1999 sonrasında yapılmasına rağmen hasar gören okulların listesi şöyle:
- ARNAVUTKÖY Şehit Er Tuncer Türkan Ortaokulu
- AVCILAR Abdulkadir Uztürk Ortaokulu
- BEYKOZ Fatinhoca İlkokulu
- BÜYÜKÇEKMECE Güzelce Cevdet Zebure Kotan Ortaokulu
- EYÜPSULTAN Üçşehitler İlkokulu ve Ortaokulu
- GAZİOSMANPAŞA Karlıtepe Ortaokulu
- GÜNGÖREN Mehmetçik İmam Hatip Ortaokulu
- KÜÇÜKÇEKMECE Söğütlüçeşme Ortaokulu
- KÜÇÜKÇEKMECE Tahsin Banguoğlu İlkokulu
- KÜÇÜKÇEKMECE Nergiz Anaokulu
- MALTEPE Halit Armay Anadolu Lisesi
- PENDİK Ergenekon Anaokulu/İlk/Ortaokulu
- SANCAKTEPE Osmangazi İlkokulu
- SİLİVRİ Prof. Dr. Besim ÜSTÜNEL Anaokulu
- SULTANGAZI İstiklal Ortaokulu
- ÜSKÜDAR Burhan Felek Anadolu Lisesi
1999 deprem yönetmeliği ne değiştirdi?
Depremin ardından inşaat yapma prosedürleri ve kullanılacak malzemelerle ilgili mevzuatta kapsamlı değişiklikler yapılırken, 2011 Van Depremi'nin ardından kentsel dönüşüm süreci başlatıldı ve son olarak bu yılın başında yeni yönetmelikler yürürlüğe girdi.
Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, BBC Türkçe’ye "1999'dan sonra önceki yönetmeliklerin yetmediği anlaşıldı. Türkiye'nin yüzde 92'si deprem bölgesi ve 2007 yılında yenilenen yönetmelikle Türkiye, 1-2-3-4 olmak üzere bölgelere ayrıldı. Deprem tanımları buna göre yapıldı ve binaların bu yönetmeliklere göre yapılması düşünüldü. 2011 Van Depremi'nin ardından 2012'de Kentsel Dönüşüm Yasası çıktı. Ancak bununla ilgili yönetmelikler çok daha sonraki yıllarda çıkarıldı" açıklaması yapmıştı.
Ferdi Erdoğan, 2019 yılı başında inşaat mevzuatında üç önemli değişiklik yapıldığını belirterek bu değişiklikleri şöyle anlatmıştı:
"Bunlardan bir tanesi Türkiye Deprem Bina Yönetmeliği. 2007'deki yönetmelik rafa kaldırıldı ve şimdi onun yerine yeni bir yönetmelik yürürlüğe girdi. Bu yönetmelik bundan önceki yapılan tüm tanımları, her şeyi yok saydı. Dolayısıyla Türkiye'nin tamamını yeniden yapılandıran, yeniden tanımlayan bir deprem yönetmeliği haline geldi, binalar için. İkincisi müteahhitler A, B, C, D diye sınıflandırılarak gruplara ayrıldı. Üçüncüsü de yapılan binaların denetlenmesiyle ilgili. Yapı denetim kurumları daha önce ilgili müteahhittin seçtiği kişiler ve onların ücretlendirilmesiyle karar yapıdan bağımsız yapıya dönüştü. Dolayısıyla doğru olması gereken noktaya geldi."
Erdoğan, 2019 başında çıkarılan yeni yönetmeliğin belirsizlik yarattığını ve bir an önce hangi binaların depreme dayanıklı olduğunun, hangilerinin olmadığının tespit edilmesi gerektiğini vurguladı.
Son dönemde yapılan bir diğer önemli uygulama da 24 Haziran 2018 seçimlerinden önce yürürlüğe giren ve afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız yapıların kayıt altına alınmasını amaçlayan "İmar Barışı" oldu.
Ancak uzmanlar, bu düzenlemenin ruhsatsız yapılarla ilgili mülk sahibinin beyanını esas aldığı ve belediyeleri devre dışı bıraktığı için depreme hazırlık açısından çok ciddi riskleri de beraberinde getirdiğini söylüyor.