İstanbul Çekmeköy'de bir sitede, Ersin Müezzin, 5 ay önce boşandığı eski eşi Burcu Tokaç'ı çocukların da evde bulunduğu sırada tabancayla ile başından vurdu. 12 gün boyunca hastanede yaşam mücadelesi veren Tokaç, dün sabah hayatını kaybetti. Ersin Müezzin ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Olay 23 Eylül Cuma günü saat 22.00 sıralarında Çekmeköy'de bir sitede meydana geldi. 32 yaşındaki Burcu Tokaç, 35 yaşındaki Ersin Müezzin'den 5 ay önce ayrıldı. İddiaya göre; Ersin Müezzin, daha önce birlikte yaşadıkları eve sürekli gelerek Tokaç'ı rahatsız etti. Eski eşinden olan çocuğu ile yaşayan Burcu Tokaç, başına bir şey gelir korkusuyla kız kardeşi Burçin Tokaç'ı yanına alarak birlikte yaşamaya başladı.
Ersin Müezzin, 30 Eylül Cuma günü tekrar Burcu Tokaç'ın evine geldi. Evde bulunan çocukların kapıyı açması üzerine Ersin Müezzin, ablasını yalnız bırakmak istemeyen Burçin Tokaç'ın üzerine yürüdü. Müezzin'in belindeki silahı çıkarması üzerine Burçin Tokaç, çocukları başka bir odaya götürdü. Ardından silah sesini duyan Burçin Tokaç, ablası Burcu Tokaç'ın yerde yattığını gördü. Tokaç'ın ihbarı üzerine olay yerine sağlık ekipleri geldi.
Burcu Tokaç Göztepe Eğitim Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. 12 gün boyunca yaşam mücadelesi veren Tokaç, dün sabah hayatını kaybetti. Ersin Müezzin ise tutuklanarak cezaevine gönderildi.
"Boşanmışlardı ama takıntılı hale gelmişti"
Burçin Tokaç, "Olay günü ablam dışarıdan geldi. Telaşlıydı çünkü arayıp duruyormuş. Kendisine ne olduğunu sordum. 'Rahatsız ediyor' dedi. Hoparlöre almasını rica ettim. 'Ben sensiz yaşayamıyorum, geleceğim konuşacağım' dedi. Ablam tepki gösterdi. 'Bu evde çocuklar var, kardeşim var, gelemezsin' dedi. Telefonu kapatmasıyla kapıya dayanması bir oldu. Çocuklar bilmeden kapıyı açtılar. Ardından içeriye girdi direkt mutfağa oturdu. Benden müsaade istedi, ablam çıkmamı istemedi. Ablama dönerek, 'Sen ne yapmaya çalışıyorsun' dedi. Ablam ise, 'Artık peşimi bırak, beni hayatından çıkar' dedi. Sonra ben ablama destek verdim, rahatsız etmemesini söyledim. Sonra masaya vurdu ayağa kalktı üzerime yürüdü. Belki beni vurabilirdi. Ardından ablama çok şiddetli şekilde vurdu. Ablam yanıma düştü ve sersemledi. Düşünce ben onu yerden kaldırdım. Ardından sürekli dövdü. Kızım ile onun oğlu vardı mutfağa girmeye çalışıyorlardı. Çocukları içeriye götürdüm. Mutfağa geldiğimde belinden silahı çıkardı, tuttu. Sonra silahla birbirlerine girdiler. Ben o an silah çocuklara doğru patlayacak çocuklara bir şey olacak diye çok korktum. O yüzden çocukları dışarı çıkarmaya çalıştım. Çocukları oturma odasına götürdüm, sakinleştirdim. Saniyeler içinde o şekilde mutfaktan yatak odasına geçmişler. Ben çocukları bıraktım, mutfağa gittim, mutfakta olmadıklarını gördüm. Saniye farkıyla bir ses duydum. Normal bir silah sesi gibi değildi ama o an içeriye girdim. Ablam yerdeydi, o da başında bekliyordu. İki üç tane ona vurdum. Ardından çıkıp gitti. Peşinden kaçmasın diye bağırdım. Çok iyi bir kızdı, çok neşeliydi. Yaşamayı çok severdi. En ağır cezayı almasını istiyorum. İçeriden çıkmasın. Geride bir çocuğu kaldı. Boşanmışlardı ama takıntılı hale gelmişti" dedi. (DHA)