Ortadoğu uzmanı Prof. Dr. Udo Steinbach
Steinbach'ın Deutsche Welle radyosua yaptığı açıklamalar şöyle:
'Kara harekâti uluslar arası hukukla bağdaşmıyor'
"Türk askerinin orada tampon bölge oluşturması ya da uzun süre orada kalması uluslararası hukuk açısından mümkün değil. Böyle bir girişim uluslarası hukukun ve Irak'ın egemenliğinin açıkça çiğnenmesi anlamına gelir. Siyasi açıdan askeri operasyonun belirli bir gerekçesi olsa da uluslararası hukukla bağdaşmıyor. Eğer Irak'ın merkezi yönetimi bu konuda onay vermiş olsaydı belki o zaman uluslararası meşruiyet kazanılmış olurdu. Böyle bir onay verildiğine dair hiçbir bilgi yok ortada.
'Türkiye-Irak arasında anlaşma olup olmadığından kuşkuluyum'
Türkiye'nin PKK'yla mücadelesinde Irak'la yaptığı ikili bir anlaşmanın olup olmadığını bilmiyoruz. Benim bu konuda kuşkularım var. Nitekim Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun kısa süre önce Irak'ın Kürt kökenli Dışişleri Bakanı Zebari ile görüşmesinde açıkça uyarıda bulunduğu söyleniyor. İkincisi Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi ile TBMM'nin buna onay vermesi gerekir. Üçüncüsü Türk hükümeti kendi siyasi duruşuna da ters bir tavır almış oluyor. Türkiye şimdiye kadar Kuzey Irak'taki Kürt varlığını bir şekilde kabul etti ama siyasi yönetim olarak tanımaya yanaşmadı. Eğer şimdi merkezi Irak yönetiminin onayını almadan bölgesel Kürt yönetimiyle anlaştıysa bu da Türkiye'nin Kürt yönetiminin siyasi olarak statüsünü yükselttiği anlamına gelir.
'İsrail'in Gazze'ye yaptığını Türkiye Irak'a yapıyor'
Kara harekâtı siyasi ve insani açıdan anlaşılabilir bir durum olsa da egemen bir ülkenin toprağı söz konusu olduğu için uluslararası hukuk açısından geçerliliği olmayan bir argüman. Nitekim 2008'de İsrail, Hamas'ın topraklarına roketlerle saldırdığı gerekçesini kullanarak Gazze'ye girdiğinde de uluslararası toplum ve Türkiye bu girişimin kabul edilemez olduğunu vurgulamışlardı. Şimdi benzer şeyi Türk hükümeti Irak'ın kuzeyinde yapıyor.
'Konu BM'ye giderse Türkiye'nin itibarı zedelenir'
Komşularının tepki göstereceğini pek sanmıyorum. Belki protesto açıklamaları yaparlar. Irak'ın verebileceği en büyük tepki konuyu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne götürmek olabilir. Orada Türkiye politikalarının eleştirilmesi hatta kınanması gündeme gelebilir. Bunun da Türkiye'nin itibarı açısından önemli yansımaları olabilir. Türkiye böyle bir şeyi istemez. Kaldı ki Türkiye Arap dünyasında örnek bir ülke olarak algılanmakta. Komu BM gündemine gelirse Türkiye'nin Orta Doğu'daki itibarı yara almış olur."