İspanya'da dün yapılan genel seçimlerde iki büyük kitle partisi muhafazakârlar ve sosyalistler seçmen tarafından cezalandırıldı. Başbakan Mariano Rajoy liderliğindeki Halk Partisi (PP) meclisteki mutlak çoğunluğunu kaybederken, sandıktan birinci parti olarak çıktığı için hükümeti kurma hakkını elde etti.
Resmi olmayan seçim sonuçlarına göre yüzde 28,7'lik oy oranına ulaşan Halk Partisi, 123 milletvekili çıkarmayı başardı. Halk Partisi'ni yüzde 20'lik oy oranı ve 90 milletvekili ile İspanya Sosyalist İşçi Partisi (PSOE) izledi. Sol parti Podemos ise bir sürpriz yaparak yüzde 20.7'lik oy oranı ile 350 sandalyeli meclise ilk kez 69 milletvekili göndermeyi başardı. Liberal Ciudadanos de yüzde 13,9'luk oy oranı ve 40 milletvekili ile meclise dördüncü parti olarak girmeye hak kazandı. Seçime katılım oranının yüzde 73,2'ye ulaştığı ve bunun 2011'deki orandan daha yüksek olduğu kaydedildi.
"Seçimi kazanan hükümeti kurar"
Başbakan Mariano Rajoy, seçim sonuçlarının belli olmasının ardından yaptığı açıklamada, "Seçimleri kazandık. Seçimi kim kazandıysa hükümeti kurmak da onun görevidir" dedi. Rajoy, koalisyon ihtimalleri konusunda ise açıklama yapmadı. Halk Partisi, 2011 yılında yapılan seçimlerden zaferle çıkmış ve tek başına hükümet kurmayı başarmıştı. Sahip olduğu sandalyelerin üçte birini kaybeden Halk Partisi'nin bu sonuçları almasında ülkede borç krizi döneminde uygulanan sıkı kemer sıkma politikalarının etkili olduğu tahmin ediliyor. Öte yandan parti hakkındaki yolsuzluk iddialarının da partinin yıpranmasına neden olduğu yorumları yapılıyor..
Franco rejiminden bu yana tarihinin en kötü sonuçlarını alan Sosyalistlerin (PSOE) lideri Pedro Sanchez yenilgiyi kabul ettiklerini belirterek, Rajoy'u zaferinden ötürü tebrik etti. Büyük bir sıçrama yaparak muhafazakâr ve sosyalistlerin ardından üçüncü parti olmayı başaran Podemos'un lideri Pablo Iglesias ise "Yeni İspanya'nın doğumunu" kutladıklarını ifade etti
Koalisyon pazarlıkları
Halk Partisi'nin Genel Başkanı Mariano Rajoy'u zorlu koalisyon görüşmelerinin beklediğine dikkat çekiliyor. Liberaller ile kurulacak bir koalisyonun mutlak çoğunluğa erişemeyeceği, sosyalistler ile muhafazakârlar arasındaki bir büyük koalisyona ise iki parti arasındaki derin görüş farklılıkları ve seçim öncesinde sert tartışmalardan ötürü pek ihtimal verilmediği belirtiliyor. Öte yandan sol partiler arasındaki bir birliğin de yeterli milletvekili sayısına ulaşamayacağı yorumları yapılıyor.