Dünya

İran ile Batı arasındaki nükleer anlaşmasında neler var?

İranlı diplomat, Tahran'a uygulanan yaptırımların hafifletilmesini öngören anlaşmanın taraflarca kabul edildiğini söyledi.

14 Temmuz 2015 12:21

İran'la Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (P5+1 ülkeleri) arasında Viyana'da süren nükleer müzakerelerde anlaşmaya varıldı. Reuters'a konuşan İranlı diplomat ve Associated Press'e konuşan Batılı bir diplomat da anlaşmaya varıldığını ilk açıklayan isimler oldu.

Avrupa Birliği Yüksek Temsilcisi ve UAEK (Uluslararası Atom enerji Ajansı) BaşkanYardımcısı Federica Mogherini ve İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, 2 haftadır süren nükleer müzakerelerin sonucunu düzenledikleri bir basın toplantısıyla dünyaya duyurdu. 

Toplantının ardından ABD Başkanı Barack Obama ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani de açıklama yaptı.

 

Obama: İran'ın nükleer silah elde edebileceği tüm yolları kestik

Ruhani: Allah ulusumuzun dualarını kabul etti

 

Nükleer anlaşmanın dünyaya duyurulduğu basın toplantısında ilk söz alan Mogherini oldu. “Bugün tarihi bir gün.” diyerek sözlerine başlayan Mogherini, “Nihai anlaşmaya vardık. Cesaret, siyasi liderlik ve kararlılık ortak anlaşmayı mümkün kıldı. Viyana’da tüm taraflarca güven oluşturmaya bir adım atıldı. Hiç kimse bu anlaşmanın kolay olacağını düşünmüyordu. Zorlukları umutlarımızla aştık. Son 10 yılda zorlu bir müzakere süreci gerçekleştirdik. UAEK işbirliği için herkese teşekkür ederim. ifadelerini kullandı.

Planın her iki tarafın çıkarına olduğunu belirten Mogherini, “Bu sadece anlaşma değil, iyi bir anlaşmadır” dedi. 

 

Yaptırımlar kalkacak

 

 
Mogherini konuşmasının devamında şunları kaydetti:

“Biz AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi ve İran Dışişleri Bakanıyla beraber, 5+1 dışişleri bakanlarıyla Viyana’da bir araya geldik ve müzakereleri Lozan‘daki ana parametreler üzerine inşa ettik. Anlaşma her iki tarafta da olumlu karşılandı. İran konuya barışçıl yaklaştı. Anlaşmadan sonra bölgesel barışta büyük gelişmeler kaydedileceğini düşünüyoruz. İran hiçbir zaman nükleer silaha ulaşamayacaktır. Bunun karşılığında da BM ambargosu kaldırılacak. Ticaret, teknoloji, finans konularında uygulanan ambargo kaldırılacak. Taraflar arasındaki ortak eylem 2 ana konudan oluşacak ve bu belgeler çok detaylı. Her iki taraf da şeffaflık istedi. Dengeli ve tüm tarafların çıkarına bir anlaşma. BM bu anlaşmayı onaylayınca detayları açıklayacağız."

 
Ortak çabanın noktalanmadığını belirten Mogherini, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mutabakat tamamıyla uygulanırsa 10 yıl süren kriz sona erecektir. Ortak çabamız henüz bitmedi bu çabayı birlikte sürdüreceğiz."


Mogherini ’den sonra söz alan İran Dışişleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif besmele çekerek başladığı konuşmasında, “Aynı metni ben de Farsca okuyacağım.“ dedi ve açıklamasını Farsça yaptı.

Zarif, şunları söyledi:

“Bunun tarihi bir an olduğuna inanıyorum. Bu hepimiz için önemli bir gelişme. Kapsamlı olmasa da olabilecek en iyi anlaşma bu. Bugün umudun sonu olabilirdi, ancak yeni bir umut faslı başlatıyoruz.”

 

Anlaşmada neler var?

 

12 yıllık sürecin ardından İsviçre'nin Lozan kentinde 2 Nisan'da ana hatlarıyla bir uzlaşma çerçevesi belirlendi.

Anlaşmaya göre Birleşmiş Milletler müfettişleri, haklı gerekçeler gösterme koşuluyla İran'da askeri tesislere girebilecek. İran anlaşma koşullarını 65 gün içinde yerine getirmezse, yaptırımlar yeniden yürürlüğe girecek.

Onedio'da yer alan habere göre, anlaşmayla birlikte BMGK'nın uyguladığı ticari yaptırımlar ile nükleer enerji alanında faaliyet gösteren özel ve tüzel kişilerin seyahat yasağı kalkacak. ABD ve AB'nin yaptırımlarının kaldırılmasının yolu, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) olumlu raporundan sonra açılacak.

Ortak Kapsamlı Eylem Planı (JCPOA) olarak adlandırılan koşullara göre İran, gelecek 10 yıl boyunca nükleer AR-GE çalışmalarına devam edebilecek ancak 15 yıl boyunca elindeki uranyumu kritik seviye olan yüzde 3,67'nin üzerinde zenginleştiremeyecek.

Çalışır durumdaki santrifüj sayısı 10 yıllığına üçte iki oranında azalarak 6 bin civarına inecek ancak bunların sadece 5 bini zenginleştirme işleminde kullanılabilecek.

Zenginleştirme işleminde sadece düşük verimli eski nesil santrifüjleri kullanılacak. Santrifüjlerle ilgili araştırmalar da denetime tabi tutulacak.

İran gelecek 15 yıl süresince yeni uranyum zenginleştirme tesisi ya da ağır su reaktörü inşa edemeyecek. Süreci UAEA denetleyecek.

İran 10 bin kilogram olan zenginleştirilmiş uranyum stokunu 300 kilograma indirerek 15 yıl süreyle bu miktarda tutacak.

Fordo nükleer tesisinde 15 yıl süreyle santrifüj ve fisil madde bulunduramayacak olan İran bilimsel deney yapabilecek. Arak ağır su reaktörü UAEA denetçileri nezaretinde hafif su reaktörüne çevrilecek.