İngiltere seçimlerinde Muhafazakar Parti'nin çoğunluğu sağlayamaması sonrası, partinin lideri Başbakan Theresa May üzerindeki baskı ağırlaşıyor.
Perşembe günü gerçekleşen erken genel seçimlerde hiçbir parti meclis çoğunluğuna ulaşamadı. Başbakan May de, Kuzey İrlanda partisi DUP'nin (Demokratik Birlik Partisi) desteğiyle azınlık hükümeti kurmak için harekete geçti.
Bu, May'in partisinin çıkarlarını Kuzey İrlanda barış sürecinin önüne geçirmekle suçlanmasına neden oldu.
Gece boyu Başbakanlık Konutu'nun bulunduğu Downing Street'ten DUP ile görüşmelerin ne durumda olduğuyla ilgili kafa karıştırıcı açıklamalar geldi.
Önce temel konularda anlaşma sağlandığı, kısa süre sonra gelen bir başka açıklamada da müzakerelerin halen sürdüğü duyuruldu.
Sky News televizyonuna konuşan DUP lideri Arlene Foster da, ülkede istikrarı sağlamak için "ulusal bir hükümet" kurulması yönünde görüşmeleri sürdürdüklerini açıkladı. Foster, iki partinin büyük ilerleme kaydettiğini belirtti.
Salı günü DUP lideri Foster ile Başbakan Theresa May'in Downing Street'te bir araya gelmesi bekleniyor.
İngiltere Savunma Bakanı Michael Fallon , Muhafazakar Parti'nin DUP ile yapacağı bir anlaşmanın yalnızca ekonomi ve güvenlik gibi "büyük meseleleri" kapsayacağını söyledi.
Sosyal konularda ise DUP'un muhafazakar duruşuna kendini yakın görmediğini vurgulayarak, "Bu onları bütün görüşlerini kabul ettiğimiz anlamına gelmez" dedi.
Fallon ayrıca, May'in kararlarını verirken daha "kolektif" bir yaklaşım benimsemesi gerektiğine dikkat çekti.
Seçimden ikinci çıkan İşçi Partisi'nin lideri Jeremy Corbyn ise, "Hâlâ başbakan olabilirim" dedi.
İşçi Partisi, Parlamento'nun açılışında Kraliçe'nin yasama programını duyuracağı konuşması karşısında, hükümeti kurmak için kendi oluşturduğu program üzerinden yasa değişikliği getirmeye çabalayacak. Program, AB'den ayrılma süreci (Brexit), ülkedeki gençler ve kemer sıkma politikalarına odaklanacak.
Kraliçenin konuşması genelde kazanan partinin yazdığı manifestodan oluşuyor.
Corbyn ayrıca May'e kimsenin güveninin kalmadığını ve Muhafazakarların nasıl bir programla geleceğinin de belli olmadığını ifade etti.
Öte yandan, May'e bir eleştiri de eski İngiltere Maliye Bakanı milletvekili George Osborne'dan geldi.
George Osborne, Başbakan May'i "yürüyen bir ölü kadına" benzetti.
Evening Standard gazetesinin şimdiki editörü olan Osborne ayrıca, Muhafazakar Partili milletvekillerinin, May'in genel seçimdeki başarısızlığını kabul etmemesi karşısında öfkeli olduğunu dile getirdi.
Savunma Bakanı Fallon ise, Başbakan May'in liderlik tarzını değiştirdiğini savundu.
Bazı Muhafazakar Parti milletvekilleri May'in yerine geçici olarak yeni bir lider getirileceğini öne sürüyor. Bazı vekiller ise, hiçbir partinin hükümet kuramadığı bu süreçte May'in görevde olmasının önemine dikkat çekiyor.
İçişleri Bakanı Amber Rudd, "Bence May harika bir lider ve umarım kalır" dedi.
Dar bölge seçim sisteminin uygulandığı İngiltere'de bu ilk sonuçlara göre, 650 üyeli Avam Kamarası'nda Muhafazakâr Parti yüzde 42 oyla 318, İşçi Partisi yüzde 40 oyla 262, İskoç Ulusal Partisi yüzde 3 oyla 35, Liberal Demokrat Parti yüzde 7 oyla 12, Demokratik Birlik Partisi de yüzde 1 oyla 10 sandalye kazandı.
Çoğunluğu sağlamak için gereken koltuk sayısı ise 326.