Gündem

İngiliz işyerinde tutunmak için üç kural

İngiliz işyerlerinin kendine özgü özellikleri dışarıdan katılanlar açısından şaşırtıcı olabilir. Her konuşmada 'lütfen' kelimesinin geçtiği, sık sık 'pub' ziyaretlerinin yapıldığı böyle bir ortamda ayakta kalabilmek için ne yapmak gerekir?

13 Mart 2017 23:13

İngiliz işyerlerinin kendine özgü özellikleri dışarıdan katılanlar açısından şaşırtıcı olabilir. Her konuşmada 'lütfen' kelimesinin geçtiği, sık sık 'pub' ziyaretlerinin yapıldığı böyle bir ortamda ayakta kalabilmek için ne yapmak gerekir?

Çalışmak için başka bir ülkeden İngiltere'ye ilk kez gelmişseniz alışmanız gereken şeyler sadece yeni iş arkadaşlarınız olmayacaktır. Çay düşkünlüğü, İngilizce öğrenirken hiç duymadığınız 'banka tatili gibi kavramlar, 'teşekkür ederim' ve 'lütfen' kelimelerini ne zaman kullanmak veya sabah 10'daki toplantıya kaçta gitmek gerektiği gibi konularda da bilgi sahibi olmak gerekir. İngilizce konuşulan ABD'den bile geliyor olsanız, İngiltere'deki iş hayatında farklı görüp alışmanız gereken şeyler vardır.

Günlük konuşmalara 'lütfen' ve 'teşekkür ederim' kelimelerini eklemek olayların ve ilişkilerin daha rahat akmasını sağlayacaktır. Ancak bu kelimeleri kullanma şekli ve bunların ne şekilde algılandığı nereli olduğunuza göre değişebilir.

Sussex ve Londra'daki UCL üniversitelerinden araştırmacılar, 1350 İngiliz ve Amerikan şirket e-postasını inceleyerek bir şey talep ederken 'lütfen' kelimesinin kullanılıp kullanılmadığına baktı. İngilizlerin Amerikalılara oranla bu kelimeyi iki katından fazla kullandığı görüldü.

Nezaket Araştırmaları Dergisi (Journal of Politeness Research) bu araştırmayı yayınlıyor. Kısacası araştırma İngilizlerin Amerikalılardan daha kibar olduğu algısını doğruluyor görünüyor. Ancak sonuç o kadar da kesin değil.

Sussex Üniversitesi'nde araştırmayı yürüten Dr Lynne Murphy "Amerikalıların 'lütfen' kelimesini İngilizlere kıyasla daha az kullandığını gördük, ama bundan dolayı onlar daha kaba görülmüyor" diyor.

İngiltere'deki iş kültüründe, doğru kelimeleri doğru durumlarda kullanmak önem taşır. "İngiliz kültüründe yapılan işin doğru ve gerektirdiği nezaketle yapıldığını göstermek açısından belli kalıpların kullanılması daha önemli" diyor Murphy. ABD'de ise 'lütfen' kelimesine daha çok bir güç ve iktidar dengesizliği durumlarında başvuruluyor. Ebeveynle çocuklar arasında olduğu gibi. Fazla kullanım halinde insanlara yalvarıyor veya üstünlük hissi vermek istiyorsunuz izlenimi yaratabilir. Amerikalılar teşekküre daha fazla önem verir.

"Amerika'daki nezaket kültürü daha dayanışma eksenlidir; insanlara kendilerini iyi hissettirme amacı taşır."

İngilizler açısından insanlar arasındaki mesafe ve rolleri belirlemeye tarihsel olarak daha fazla önem verilmiş olsa da bu durum yavaş yavaş değişiyor.

Peki İngiltere'de yeni işe başlayan bir yabancının ne yapması gerekiyor?

"Şunu bilin ki birileri sizi rahatsız eden bir davranışta bulunuyorsa büyük ihtimalle bunu bilerek yapmıyordur. Çoğu zaman insanların iletişim şeklidir buna neden olan" diyor Murphy.

İngiliz nezaketi sadece 'lütfen' ve 'teşekkür'le sınırlı değildir. Yeni işe başlayanların ofiste çatışmadan kaçınması için önemsiz konularda sohbet kurallarını ve sorun çözme yöntemlerini de öğrenmesi gerekir.

Fakat aşırı nezaket bazen şirketlere milyonlara da mal olabilir. Örneğin 2015'te yapılan bir araştırmada, menajerlerin beşte biri, şişirilmiş gider başvurularına ses çıkarmadıklarını kabul ediyordu.

İngilizce videolar için tıklayın

Toplantılara ve son teslim tarihlerine fazla önem vermeyen bir ülkeden İngiltere'de çalışmaya gidenler orada büyük bir şok yaşayabilir.

İşletme okulu INSEAD'de profesör Erin Meyer'e göre İngiltere dünyanın en dakik ülkelerinden biri. Toplantıya geç gitmek hoş karşılanmaz. İşine zamanında gitmeyen insanlar olumsuz izlenim bırakır.

İş sonrası bir yere gidip içki içmek İngiltere'nin çalışma kültürünün bir parçası. Öyle ki bir finans şirketi, personeline gündüz içki içmeyi yasaklayan bir genelge ile geçen ay manşetlere çıkmıştı.

Birçok iş alanında gündüz içkisine giderek daha az rastlanıyor ve genç İngilizler on yıl öncesine göre daha az içki içiyor; fakat finans merkezlerindeki birçok pub akşam 5'ten sonra dolmaya devam ediyor.

İş çıkışı bira içmenin iş arkadaşları arasındaki bağları güçlendirdiği ve yöneticilerin daha iyi anlaşmasını sağladığı bilinse de, özellikle bu kültürle yeni tanışan birinin dozu kaçırma tehlikesi olabilir. Ayrıca içki içmeyen insanların kendilerini dışlanmış hissetmesine neden olabilir.