Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın avukatı Fahrettin Erbahayetmez, müvekkilinin şahsi kütüphanesinin bir kısmını Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kütüphanesi'ne bağışlaması hakkında açıklama yaptı. Erbahayetmez bağışın sosyal medya ve basında meydana getirilen algıda belirtildiği gibi herhangi bir menfaat karşılığında olmadığını söyledi.
Avukat Erbahayetmez, son günlerde müvekkili Ortaylı hakkında basında ve sosyal medyada, şahsi kütüphanesini Cumhurbaşkanlığı'na bağışlaması ile Kültür ve Turizm Bakanlığı'na danışmanlık desteğiyle ilgili çıkan haberler üzerine yazılı açıklama yaptı.
Müvekkili hakkında memuriyete benzer bir danışmanlık yapacağı, bunun karşılığında belirli bir ücret alacağı şeklinde algılar oluşturulmaya çalışıldığını belirten Erbahayetmez, Ortaylı'nın bilgi sahibi olduğu her konuda, devlet kurum ve kuruluşlarının talepleri doğrultusunda her zaman ödev ve yükümlülüklere açık olduğunu tereddütsüz beyan ettiğini aktardı.
"Memuriyet benzeri danışmanlık hizmeti bugüne kadar verilmemiştir"
Erbahayetmez, Ortaylı'nın devlet kurumlarına, kamuoyu tarafından bilinen veya bilinmeyen, birçok seminer, konferans ve görüş bildirme gibi danışmanlık hizmetlerinde bulunduğunu vurgulayarak, "Bu hizmetler karşılığında herhangi bir maddi beklentisi ve talebi olmamıştır. Bilinmelidir ki müvekkilim tarafından kamu kurumlarına bağlı olarak ücretli bir şekilde, memuriyet benzeri danışmanlık veya müşavirlik hizmeti bugüne kadar verilmemiş, bundan sonra da verilmeyecektir" ifadelerini kullandı.
Ortaylı'nın 70 yaşını aşmış, ömrünü Türk kültürü ve Türk tarihine adamış güzide bir bilim adamı olduğuna işaret eden Erbahayetmez, müvekkilinin yaşı, akademik birikimi, ulusal kamuoyu ve uluslararası bilim çevrelerince de çok iyi bilinen kimliği düşünüldüğünde memuriyet ve makam beklentisi içerisindeymiş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılmasının kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Kütüphane İstanbul'da muhafaza edilecek
Erbahayetmez, Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın şahsi kütüphanesinin bir kısmını Cumhurbaşkanlığı'na bağışladığını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Müvekkilimin kütüphanesi on binlerce kitabı bünyesinde barındıran kapsamlı ve nitelikli bir kütüphanedir. Böyle kapsamlı ve nitelikli bir kütüphaneyi Türkiye'de muhafaza edebilecek yeterliliğe sahip ve müvekkilimin kütüphaneyle ilgili özel istek ve taleplerini karşılayabilecek başka bir tüzel kişilik bulunmamaktadır. Kütüphanenin bir kısmının muhafazası ile ilgili daha önce yapılan denemeler olumsuz sonuçlanmıştır. Kütüphane bilimsel, kültürel ve akademik çalışmalar için kullanıma açık olacaktır. Aynı zamanda kütüphane Cumhurbaşkanlığı tarafından müvekkilimin ikametgahı olan İstanbul'da muhafaza edilecek ve istifadeye sunulacaktır. Müvekkilimin şahsi kütüphanesinin bir kısmını Türk milletinin kullanımı amacıyla Cumhurbaşkanlığına bağışlamış olması, sosyal medya ve basında meydana getirilen algıda belirtildiği gibi herhangi bir menfaat karşılığında değildir. Kütüphanenin Cumhurbaşkanlığına bağışlanmasındaki temel amaç; kütüphanenin korunması, güvenliğinin sağlanması ve değerlendirilmesidir. Hayatını kitaba vakfetmiş, tüm iaşesini buna ayırmış bir bilim insanının, makam ve mevki karşılığında kültürel birikimini değiş tokuş yaptığını dillendirenler, müvekkilimin içtimai hayatında bir mizah olarak geliştirdiği 'cahiller' sözcüğünün muhatabı haline gelmiş olurlar."
Avukat Fahrettin Erbahayetmez, müvekkilinin yılların akademik bilgi ve hayat öngörüsü içerisinde duruş ve tavrını güncel kimi eleştirilere göre değil, tarihe not edilecek bir ciddiyette yaptığını belirterek, Ortaylı'nın akademik birikimlerini daha önceden olduğu gibi, bundan sonra da devletin hizmetine sunmaya devam edeceğinin altını çizdi.