Ekonomi

İKV: Almanya ile ilişkilerde esen ılımlı rüzgar AB sürecimize olumlu yansır

İstanbul, 28 Eylül (DHA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya’ya gerçekleştirdiği resmi ziyareti değerlendiren İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Türkiye-Almanya ilişkilerinde esen olumlu havanın Türkiye’nin AB ile olan ili

28 Eylül 2018 14:45

İstanbul, 28 Eylül (DHA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya’ya gerçekleştirdiği resmi ziyareti değerlendiren İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Türkiye-Almanya ilişkilerinde esen olumlu havanın Türkiye’nin AB ile olan ilişkilerine de yansıyacağına işaret etti.
Zeytinoğlu yaptığı açıklamada şunları söyledi: 
“Türkiye ile Almanya arasında bir süredir hâkim olan soğuk rüzgârların yerini ılıman bir iklime bırakmasından memnuniyet duyuyoruz.
\"Cumhurbaşkanımız Almanya ziyareti sırasında mevkidaşı Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Başbakan Angela Merkel ile bir araya gelerek her iki taraf için de son derece önemli olan ekonomik ve küresel gündeme ilişkin konuları istişare edecek.
“Türkiye ile Almanya arasındaki köklü ve derin ilişkilerin geliştirilmesi her iki taraf için de son derece önemli.  Ekonomik açıdan bakacak olursak 2017 yılında Türkiye-Almanya arasındaki ikili ticaret 36.4 milyar dolara ulaştı. Son 15 yıl içerisinde Almanya’dan Türkiye’ye yapılan doğrudan yabancı yatırım ise 9.15 milyar dolar.
“Bu yılın ilk yedi ayını dikkate aldığımızda Almanya ile dış ticaret hacmimizin 22 milyar doları aştığını ve Türkiye’nin en önemli ticari ortağı olma unvanını toplam dış ticaretimizdeki yüzde 9.4’lük pay ile koruduğunu görüyoruz.
“Türkiye-Almanya ilişkilerinin ekonomik boyutunun yanında elbette siyasi ve kültürel bağlarımız ve Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli vatandaşlarımızın önemi de inkâr edilemez.
“Bugün Türkiye ile Almanya’yı birbirine daha fazla muhtaç eden küresel bir gündemle karşı karşıyayız. Suriye meselesi, ABD’nin İran yaptırımları, göç, terörle mücadele ve giderek ateşi harlanan ticaret savaşları birlikte hareket etmeyi hem Almanya hem de Türkiye için zorunlu kılıyor.
“Bakınız bu durumu Sayın Cumhurbaşkanımızın Almanya ziyaretinin hemen öncesinde Frankfurter Allgemeine Gazetesi’nde yayımlanan yazısında yer verdiği ‘Türkiye ve Almanya’nın anlaşmazlıklarını bir tarafa bırakarak ilişkilerinde yeni bir sayfa açması ve ortak çıkarlarına odaklanması son dönemde dünyada ortaya çıkan dramatik gelişmeler nedeniyle iki taraf açısından da zaruridir’ sözleri son derece net özetliyor.
“Türkiye-AB ilişkileri açısından da bakıldığında son dönemde gerek Hollanda gerek Almanya ile ikili ilişkilerin yeniden rayına oturtulmasının ülkemizin AB sürecine olumlu yansıyacağını düşünüyorum. Bundan sonraki adım hem AB hem Türkiye için kazan-kazan senaryosu olan Gümrük Birliği’nin güncellenmesi müzakerelerine başlanması olmalı.
“Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ile mevcut sorunlarımızın aşılmasını hem de tarım, hizmetler, kamu alımları ve yatırımlar gibi yeni alanlara genişleyen ve derinleşen bir entegrasyon ile ekonomik ve ticari bağlarımızı güçlendirmeyi amaçlıyoruz.
“Bunun yanında vize serbestisi sürecinde gerekli adımlar atıldığı takdirde somut başarı elde edilecektir. Nitekim son Reform Eylem Grubu toplantısında alınan kararlar ülkemizin bu konunun üzerine eğilmeye devam ettiğinin somut göstergesidir. 
“Bu noktada iki hususun altını çizmek gerekiyor. Birincisi 2004-2005 yıllarında atılan önemli adımların ve AB reformlarının yatırım ortamının iyileşmesinde ne derece etkili olduğunu hatırlamalıyız. Bu olumlu yatırım ortamının yeniden yaratılması bizim elimizde.
“Diğeri ise son dönemde Sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımız tarafından dile getirildiği gibi Türkiye için AB tam üyeliği halen en temel öncelik olmayı sürdürmesidir. O halde Türkiye, Reform Eylem Grubu toplantısında alınan kararları hayata geçirerek kararlılığını ortaya koymada ilk adımı atmalıdır.”
Türkiye-AB Göç Uzlaşısının Türkiye ve Almanya’nın ortak akıl ve çabasının ürünü olduğunu hatırlatan İKV Başkanı Zeytinoğlu, her iki tarafın birlikte hareket etmesinin bölgemizin ve AB’nin geleceği açısından ne derece önemli olduğunun bir kez daha altını çizdi.