Dünya

İklim krizi: 5 ülkeden 5 gencin kampanyaları ve değişim yaratma mücadelesi

Beş genç aktivist, iklim krizi konusunda adım atmanın neden önemli olduğunu, farklılık yaratmak için yaptıkları çalışmaları ve geleceğe dair umutlarını anlatıyor

29 Nisan 2021 04:53

2021 yılının iklim krizi konusundaki tartışmalar bakımından önemli bir yıl olması bekleniyor. ABD Başkanı Joe Biden bu ay 40 ülke lideriyle sanal iklim zirvesi yaptı. Kasım'da Glasgow'da Birleşmiş Milletler'in (BM) düzenleyeceği COP26 iklim konferansında ise iklim krizine karşı uzun vadeli yeni hedeflerin belirlenmesi bekleniyor.

Beş genç aktivist bu konuda adım atmanın neden önemli olduğunu, farklılık yaratmak için yaptıkları çalışmaları ve geleceğe dair umutlarını anlatıyor.

Mauritiuslu Shaama'nın deniz çayırları kampanyası

Shaama Sandooyea, Mart ayında dünyanın en geniş deniz çayırını korumak amacıyla, dünyanın ilk sualtı "iklim grevi" eylemini gerçekleştirdi.

24 yaşındaki Shaama, "Gençlerin İklim Grevi" yazılı pankartla, Seyşeller'e 735 km mesafede Hint Okyanusu'na dalış yaptı.

Deniz bilimci Shaama, bölgedeki zengin biyoçeşitliliğin iklim krizi nedeniyle tehdit altında olduğunu, deniz çayırlarının artan sıcaklığa uyum sağlayamayacağını söylüyor.

Deniz çayırlarının atmosferdeki karbondioksiti emme kapasitesi Amazon ormanlarından çok daha fazla.

Bilim insanları, sıcaklık artışının 1,5 dereceyi aşmaması hedefi açısından bu bölgelerin korunmasının önemli olduğunu söylüyor.

Mauritiuslu Shaama, başta Saya de Malha bölgesi olmak üzere, dünya liderlerini, özel alanlar oluşturulması yoluyla okyanusların en az yüzde 30'unun korunması için adım atmaya çağırıyor.

"Saya de Malha'yı korumak artık herkesin sorumluluğu. Herkesin birlik olup eyleme geçmesi gerekiyor" diyor.

Sri Lankalı Bhagya: Ağaç kesimi nedeniyle çölleşme olacak

"Kim Milyoner Olmak İster?" programının Sri Lanka versiyonuna katılan 19 yaşındaki Bhagya Abeyratne, birçok habere konu oldu. Programda Sinharaja ormanındaki ekosistemin ağaç kesimi ve inşaatlar nedeniyle tehdit altında olduğunu söylemişti.

UNESCO'nun Dünya Mirası listesinde yer alan bu ormana komşu Rakwana köyünde yaşayan Bhagya'nın programda bu konuyu dile getirmesi çevrecilerden takdir topladı.

Ancak yetkililer onu yanlış iddialarda bulunmakla suçladı. Polis ve orman yetkilileri evine gidip onu sorguya çektiler. Vahşi yaşamdan sorumlu bakan da Bhagya'yı yalanladı.

Bütün bunlara rağmen Bhagya mücadelesinden vazgeçmiş değil.

"Ben her sabah, her akşam kendi gözlerimle gördüğüm çevre yıkımından söz ediyorum. Böyle devam ederse köylerin etrafı çölleşecek" diyor.

Sri Lanka Cumhurbaşkanı Gotabhaya Rajapaksa ise çevrenin korunması ile çiftçilerin ürün yetiştirmesi arasında denge olması gerektiğini belirterek, "Hükümet kimsenin ağaç kesmesine veya çevreye zarar vermesine izin vermiyor. Muhalefet yanlış bilgi yayıyor" diye konuştu.

Sosyal medya yıldızı haline gelen ve Sri Lanka basınında da yer alan Bhagya, Greta Thunberg'e benzetiliyor. Bhagya, "Nefes almamı sağlayan ağaçları ve hayvanları korumak için" kampanyaya devam edeceğini söylüyor.

Katie: Sorun sadece kutup ayıları ve buzullar değil

İngiltere'nin Bristol kentinde yaşayan Katie Hodjetts, erimekte olan buzul üzerindeki kutup ayısı görüntüsünden birkaç yıl önce çok etkilenmiş, ancak bunun kendi yaşam tarzıyla ilgili bir sorun olduğunu düşünmemiş.

Üniversiteye başladığında ve İklim Değişikliği ile ilgili ders aldığında ise bu görüşü değişmiş.

İngiltere Gençliği İklim Koalisyonu grubuna katılarak 2018'deki kaya gazı çıkarma karşıtı kampanyanın organizasyonunda yer almış.

Ertesi yıl ise İklim için Gençlerin Grevi kampanyasının Bristol'daki ilk düzenleyicilerinden oldu. Havaalanının genişletilmesine karşı protestolarda yer aldı, Greta Thunberg'in yanı sıra 30 bin katılımlı gösterilerde konuşmuş.

2020'de çevre ile ilgili endişeleri konu edinen Resilience Project'i kurdu. Kasım'daki COP26 BM İklim konferansı sürecinde de bu kuruluşun çalışmalarını yürütecek.

"Son beş yılda gençlerle çalışma sonucu edindiğim deneyimler, gençler arasında ruh sağlığı sorunlarının fazla olduğunu, ama gençlere yardımcı olacak ve gençler tarafından yürütülen çalışmalar bulunmadığını gösterdi" diyor.

Katie'ye göre, "sıfır-karbon yaşam tarzı" genç kuşaklar açısından suçluluk duygusu getiriyor; bu nedenle bireysel davranışlarda değişiklik yerine sistemle ilgili değişiklikler sağlanması üzerinde yoğunlaşıyor.

"Gençlerin hükümetleri hemen harekete geçmeye çağırma kapasitesinin geliştirilmesi üzerinde duruyorum. Batılı ülkelerde benim gibi insanların 'iyi bir hayat' anlayışını yeniden tanımlamak gerek."

"Gençlere, düşük karbon salımını hedefleyen bir yaşam tarzıyla da mutlu bir hayat sürülebileceğini, örneğin güzel bir tatil için ille de Bahamalar'a gitmek gerekmediğini, İskoçya'da da büyüleyici bir tatil yapılabileceğini anlatmak istiyorum."

İranlı Sophia: Hava kirliliği sağlığa çok zararlı

Sophia Kianni iklim değişikliği konusunu ilk kez 6. sınıfta, 12-13 yaşlarında duymuş ve krizin boyutunun farkına varmıştı.

İran ve ABD çifte vatandaşı olan Sophia, bir gece gökyüzüne baktığında, hava kirliliği nedeniyle hiç yıldız göremediğini fark etmişti.

Tahran'da hava kirliliğinin ne kadar büyük bir sorun olduğunu biliyordu.

"Akrabalarım Tahran'ın büyük bir şehir olduğunu, sanayi yüzünden hava kirliliği yaşandığını söylüyor ve sağlıklarına ne kadar zarar verdiğini düşünmeden bu durumu kabul ediyorlardı."

Carbon Brief web sayfasındaki verilere göre, sera gazı salımı bakımından İran 2015'te dünyada 8. sırada yer alıyordu. Kasım 2019'da Tahran'da tüm okullar hava kirliliği nedeniyle kapanmıştı. Ancak araştırmalar, üniversite öğrencilerinin yüzde 95'inin sera gazı salımının etkilerini düzgün bir şekilde açıklayamadığını gösteriyor.

Sophia iklim değişikliğinin etkilerini insanlara kendi dillerinden anlatmak amacıyla Climate Cardinals adlı kuruluşa ön ayak oldu.

"Birleşmiş Milletler sadece altı dilde materyal hazırlıyor. Bunu genişletmek istedim. 40 ülkede 8 bini aşkın gönüllü ile bu materyalleri 100'den fazla dile çeviriyoruz" diye anlatıyor Sophia.

Bu çalışmaları nedeniyle Sophia, BM Genel Sekreterliği İklim Değişikliği Gençlik Öneri Grubu'na dahil edildi. Bu konuda çalışan en genç üye olmanın yanı sıra hem ABD'yi hem de Ortadoğu'yu temsil ediyor.


"İklim değişikliği konusunda herkesin bilgisini artırmayı ve bu konuda harekete geçmelerini sağlayacak şekilde hükümetlere baskı yapmalarını sağlamayı hedefliyorum" diyor.

"Bunun için de gösterilere katılmak, iklim konusunda yasal düzenlemeleri destekleyen adayların kampanyalarına bağış yapmak ve seçilmeleri için oy vermek gerekiyor."

Amerikalı Sarah: Dünya liderleri yeterince çaba göstermiyor

ABD'nin San Francisco kentinde yaşayan Sarah Goody, fen bilgisi dersinde iklim değişikliği konusu işlenip de hayatında önemli değişikliklere neden olduğunda 12 yaşındaydı.

"Sorunun ne kadar büyük olduğunu anlamaya, kendi yaşantım ile iklim değişikliğinin yol açtığı felaketler arasında bağlantı kurmaya başlamıştım. Belgeseller izledim, konuyla ilgili kitaplar okudum, kendi araştırmamı yaptım" diye anlatıyor.

14 yaşında iken Climate Now adlı uluslararası gençlik örgütünü kurarak gençleri iklim değişikliği konusunda eğitmeyi ve harekete geçmelerini sağlamayı amaçlamış. Farklı ülkelerde 30 genç bir araya gelip 10 bin kadar öğrenciye sunumlar yapmışlar.

Sarah bu çalışmalarından ötürü geçen yıl Prenses Diana Ödülü alanlardan biri olmuş.

Sarah klinik depresyon ve astım hastası. San Francisco'da geçen yıl meydana gelen orman yangınları hava kalitesini daha da kötüleştirdi. ABD'de Vogue Gençlik dergisinde iklim değişikliği ile ilgili yazısı yayımlandı.

"Dünya liderleri yeterince çaba göstermiyor. Her şeyden önce bir iklim acil durumu ilan etmeliler. Sonra birlik halinde küresel karbon salımını büyük ölçüde azaltacak önelmler almalılar. Bu konudaki tartışmalar COP26 sonrasında da devam etmeli."

"Geleceği öngörmek zor, ama daha fazla gencin katılımına, durumun aciliyetini gündeme getirmelerine tanık olacağız. Hep birlikte karbon ayak izini azaltmayı umut ediyoruz."

BBC Sinhala'dan (Sri Lanka) Shirly Upul Kumara'nın katkılarıyla...