Dünya

İklim değişikliği: Sokağa çıkma kısıtlamalarının etkisi kısıtlı oldu

07 Ağustos 2020 21:36

Bilim insanları Koronavirüs nedeniyle alınan önlemler sonucu sera gazı ve havayı kirleten gazların salımında yaşanan büyük düşüşün, küresel ısınmayı çok az etkilediğini belirtiyor.

Nature Climate Change adlı akademik dergide yayımlanan bir analize göre bu süreçte yaşananlar, 2030 yılında küresel ısınmanın beklenenden 0,01 derece daha az olmasına yol açacak.

Araştırmacılar, ekonominin toparlanma döneminde yaşanacakların uzun vadede daha büyük etkiler yaratabileceğini söylüyor.

Hükümetlerin ekonomiyi canlandırmak için çevreci paketler açıklaması durumunda 2050'ye kadar beklenen küresel ısınma, 1,5 derecenin altında kalabilir.

Salgının hızla yayıldığı bahar aylarında küresel karbondioksit salımı yüzde 17 azalmıştı.

Google ve Apple'ın paylaştığı, Koronavirüs sürecinde insanların seyahat verilerini inceleyen Leeds Üniversitesi'nden Prof. Piers Forster, ekibinin Şubat-Haziran ayları arasında 123 ülkedeki 10 farklı sera gazındaki değişimleri de dikkate aldıklarını söyledi.

Forster "Geçici azalışlar yardımcı olsa da, küresel ısınmayla etkili bir mücadele için karbondioksit salımını kalıcı olarak indirmeniz gerekir" dedi ve ekledi:

"Karbondioksit atmosferde uzun süre kalabiliyor. Küresel ısınma etkisinin azalması için uzunca bir süre atmosfere hiç karbon salınmaması gerekiyor."

Neler yapılabilir?

Araştırma ekibinde yer alan East Anglia Üniversitesi'nden Prof. Corinne Le Quere, bundan sonraki süreçte küresel ısınmanın eski hızına dönmemesi için yapılabilecekleri şöyle anlatıyor:

"Kentlerde yürüme ve bisiklet (elektrikli bisikletler dahil) desteklenebilir. Bunun hem iklim değişikliği hem hava kirliliği hem de sağlık açısından olumlu etkileri var.

"Sosyal mesafeye ihtiyaç duyulmadığı güne kadar evden çalışmayı teşvik etmek toplu taşıma üzerindeki baskıyı da azaltıyor.

"Ayrıca tüm araçların en kısa sürede elektrikli araçlara dönüşmesi gerekiyor."

Prof. Forster ise bu hedeflere ulaşılması konusunda umutlu:

"Tarihte büyük felaketler aynı zamanda en büyük değişim dönemleri olmuştur.

"İlk defa hem kamuoyu hem hükümet hem de şirketler, ekonomiyi canlandırmak için çevreci işlerin ve çevreci yatırımların en iyi yol olduğunu söylüyor.

"Geriye kalan tek şey bunu hayata geçirmek."