Kaybeden yarışta önemli bir yara alacaktı...Bu nedenle anket sorusunu, içimden hep "Karadeniz'de hangi takımın gemileri batacak?" şeklinde okuduğumu da itiraf etmeliyim... Kimsenin gemisi batmasın, şampiyonluk yarışı sonuna kadar heyecanlı kalsın hissiyle beraberlik gönlümden geçen skordu... Dostluk kazansındı, her şey sahada kalsındı, kazanan futbol olsundu...
Eskiden vapurlarda-trenlerde yolculuğun bir yerinde seyyar satıcıların ortaya çıkıp "bitti mi, bitmedi", "bu da var şu da var" dediği gibi ben de yazının bir yerinde araya girip notlarımı sizlerle paylaşıyorum, farkındayım hemen maç başlasın istiyorsunuz...
İşin bence eğlenceli kısmı ne biliyor musunuz? Siz bu yazıyı okurken maç çoktan bitmiş oluyor...
Gönlümüzden beraberlik geçiyor dedik ama... Trabzonspor, Ersun Yanal yönetiminde Süper Lig'de Galatasaray karşısında çıktığı 3 derbi maçı da kaybetmişti.
Bitti mi? Bitmedi!
Trabzonspor, Ersun Yanal yönetiminde çıktığı 9 derbi maçın 6 tanesinde hiç gol atamamıştı... Bitti mi? Bitmedi...
Galatasaray Süper Lig’de Trabzonspor ile oynadığı son 4 maçı da kazanmıştı.
Bitti mi? Hayır bitmedi...
Galatasaray son 12 sezonda Trabzonspor’a deplasmanda sadece 1 kez kaybetmişti.
Bitmediii...
Lincoln ve Yattara'nın takımlarındaki yerlerini almamış olması ise biz futbolseverler açısından pek de hoş karşılanası bir durum değildi... Sağa bakıp sola atmalar, bilek hareketleri, ince paslar... Bunları daha fazla görmek isterdik elbette...
Bitti mi? Bitti efendim, şimdi maç zamanı!..
İlgili haberler
Spor yazarlarının yorumları
Gazetelerin spor sayfaları
Korkmaz: Futboldan memnunum
Yanal: 2 puan yitirdik
Korkmaz'ın bileği bükülmüyor
Yanal'ın G.Saray şanssızlığı
Baros haftaya yok!
Arda Turan şoku!
G.Saray 10 kişi kaldı!
Maçtan dakikalar: Trabzonspor-G.Saray
Maçın tüm istatistikleri
Yattara şoku yaşandı
G.Saray'da 6 eksik
20 bin taraftar, 20 bin bayrak
Ve maç başladı...
Maç öncesi istatistiklerde en çok gol girişiminde bulunan ama bunların en azını gole çevirebilme başarısı gösteren bir Trabzonspor vardı karşımızda...
Ama ilginçtir o takım Galatasaray karşısında maçtaki ilk şut denemesinde Alanzinho ile 7. dakikada öne geçti: 1-0
Brezilyalı yıldız hafta arasında verdiği röportajda "kendimi parçalıyorum, takıma alışmaya çalışıyorum" diyordu, bu golle birlikte taraftar hemen ısındı ona...
Maç sarı kırmızılılar için pek aydınlık başlamadı yazacaktım ki, stadın ışıkları kararınca lafım havada kaldı... Bu karanlık süreçte tribünlerdeki maytaplar hem golü kutluyor hem de muhteşem bir görüntü oluşturuyordu..
Maç yeniden başladığında spot ışıkları tam kapasiteyle çalışmaya başlamıştı...
Galatasaray'ın Baros ile eşitlik golünü atmadan önce Alanzinho'ya yapılan faulü hakemin görememiş olması, stadın tam olarak aydınlanmadığı şeklinde de yorumlanabilir:1-1
Pozisyon az, tempo yüksek...
Arka arkaya gelen goller, iki takımın da oldukça hırslı olması, 37. dakika geçilirken maçtan gözümüzü bir an olsun ayıramamıza neden oluyordu...
Şu dakikada bile açıklıkla söyleyebilirim, bu hafta yazdığım en keyifli maçtı, mücadele 'adına' yakışıyordu...
İki takımda kıran kırana, ölümüne, tekmeye kafa sokarak, inadına oynuyordu... Kaybetmemek öncelikli hedefti ama kazanmak da ekmekli kadayıftı...
İlk yarının son düdüğü çaldığında düşüncemiz; hemen ikinci yarı başlasındı...
Pozisyonu az, temposu yüksek maçın ilk yarısında Alanzinho ve Arda takımları adına öne çıkan isimlerdi...
Önce Baros sonra Umut...
İkinci yarıda yapmur ile birlikte pozisyonlar da gelmeye başladı...
Önce Baros'un kaleye giden topunu Egemen çizgiden çıkarttı... Sonra Umut'un düzgün ve sert şutu az farkla dışarıya çıktı... Ardından orta alanda kıyasıya bir mücadeleye tanık olduk... İlk hamle Ersun Yanal'dan geldi, Isaac Umut'un yerine oyuna girdi, bu hamle bordo mavili takımı ateşledi, Gökhan'ın kale sahasına gönderdiği topa Isaac'den önce savunma ayak koyarak kornere gönderdi...
Derken dakika 61'e geldi... Trabzon plakasına bir kez daha sahip çıktı, bu dakikada sahaya balonlar, konfetiler yağdı, hani gol olsa bu kadar sevinç olmazdı..
66'da bu kez evinme sırası Galatasaray'daydı... Ama onların sevinci plakaya değil, Arda'nın golüneydi... İlk golde Arda pası veren Baros bitirendi, bu kez tam tersi oldu, Baros vurdu, Arda tamamlayan isimdi: 1-2
70'de Trabzonspor Isaac ile beraberlik golüne çok yaklaştı, De Sanctis ile karşı karşıya kalan Nijeryalı topu ağlara göndermeyi başaramadı...
5 dakikada maçın seyri değişti...
78'de Bülent Korkmaz sarı kartı olan Baros'u oyundan alıp Yaser'i sahaya sürdü.. Bu oyuncu 82'de kırmızı kartla oyun dışında kaldı, girdi-çıktı...
Rakibinin 10 kişi kalmasıyla daha fazla ileriye oynayan Trabzonspor eşitliği sağlamakta da gecikmedi.. Arajntinli futbolcu Colman'ın muhteşem golü skora dengeyi getirdiğinde dakikalar 84'ü gçsteriyordu: 2-2
Bu maçın öyküsü de burda sona eriyor... Gökten 4 gol düşüyor, ikisi Trabzon'a ikisi Aslan'a ve taraflar sahadan birer puanla ayrılıyorlar...
Bu sonuçla Trabzonspor puanını 46'ya, Galatasaray 44'e yükseltiyor ve bu hafta da sıralama da değişiklik olmuyor... Sivasspor ve Beşiktaş haftanın kazananı oluyorlar...
TRABZONSPOR: 2 - GALATASARAY: 2
Stat: Hüseyin Avni Aker
Hakemler: Yunus Yıldırım, Volkan Narinç, Baki Tuncay Akkın
Trabzonspor: Sylva, Tayfun, Song, Egemen, Cale, Hüseyin, Selçuk, Colman, Alanzinho, Umut, Gökhan
Galatasaray: De Sanctis, Barış, Ayhan, Emre, Hakan, Sabri, Arda, Volkan, Mehmet, Ümit , Baros
Goller: Dk. 7 Alanzinho, Dk 84 Colman (Trabzonspor), Dk. 19 Baros, Dk. 66 Arda (Galatasaray)
Sarı Kartlar: Dk. 19 Hüseyin, Dk. 45 1 Egemen (Trabzonspor)
Kırmızı Kart: Dk 82. Yaser