Gündem

İKİNCİ ''ERGENEKON'' DAVASI İSTANBUL (A.A)

16 Ağustos 2010 20:59
-İKİNCİ ''ERGENEKON'' DAVASI İSTANBUL (A.A) - 16.08.2010 - İkinci Ergenekon Davası'nın tutuklu sanığı eski Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek, 102 asker serbest bırakıldıktan sonra diğer tutuklu sanıkların da serbest bırakılması gerektiğini savunarak, ''Bu senaryoyu heyetiniz bitirecek. Askerler yapmayacak, komutanlar yapmayacak 72 yaşındaki Mustafa Özbek rejim değiştirecek'' dedi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde görülen davanın öğleden sonraki bölümü, davanın tutuklu sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün avukatı Ali Rıza Dizdar'ın iddianamenin ek delil klasörlerini tek tek değerlendirmesiyle devam etti. Söylentilerin iddianamenin konusu olamayacağını belirten Dizdar, ''Levent Ersöz'ün toplantılara katılarak üst düzey yönetici olduğu söyleniyor'' dedi. Dizdar, bir sürü insanın tutuklu  olarak cezaevinde bulunduğunu ifade ederek, ''Ben 248 klasörü tek tek okudum. Diğer dosyaları da okuyorum. Bu şekilde iddianame ve eklerle insanların yargılanmasına söyleyecek sözüm yok. İddianamenin yanlışlığı veya doğruluğu, mahkeme safhasında belli olacaktır'' diye konuştu. -TUTUKLU SANIK CENGİZ KÖYLÜ- Davanın tutuklu sanıklarından Albay Cengiz Köylü de 20 aydır bir iftiraya dayalı olarak tutuklu olduğunu savundu. Bir iftiracının iddiaları araştırılmadan, MİT'in hazırladığı 5 sayfalık bilgi notundan başka hakkında bir bilgi de olmamasına rağmen tutuklu bulunduğunu söyleyen Köylü, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu bilgi notunu tarafsız bir gözle okuyun. Devletin güvenliğinden sorumlu MİT'in nasıl işin aslını araştırmadan böyle bir bilgi notunu göndermiş olduğunu anlamış değilim. Bu bilgi notu hazırlanalı 4 sene oldu. Geçmişim sicil belgelerinde kayıtlı. Türk Silahlı Kuvvetlerindeki başarılı subaylardan biriyim. Ben içeri alındıktan sonra iddia makamı MİT Müsteşarlığına yazı yazıyor ve cevap geliyor. Bu yazı benim iddianameme eklenmeden, birinci iddianameye ekleniyor. MİT'ten sorduğum sorulara cevap geldi. MİT, kendi yaptığı araştırma sonucunda benimle ilgili bir bilgiye ulaşmadığı yönünde cevap verdi. Bu raporun, bir merkez tarafından hazırlandığı ve bir komplo olduğu açık.'' Dava kapsamındaki hiçbir sanığı tanımadığını, yıllardır Harp Akademilerinde ders verdiği için Erol Manisalı ile telefon görüşmesinin olduğunu anlatan Köylü, ''Faaliyetlerin yapıldığı iddia edilen tarihte ben ailemle birlikte ABD'de görevdeydim. Benim başarım ortada, ne işim var örgütle. İddia edildiği gibi Alevi değilim. Hayatımda hiç bir İşçi Partili ile tanışmadım'' diye konuştu. Askeri savcılığın 1,5 yıl önce hazırladığı raporun Genelkurmay Başkanlığına sunulduğunu, 200 kişinin ifadelerinin alındığını, MİT Müsteşarı ile toplantılar yapıldığını ifade eden Köylü, ''MİT Müsteşarı (Cengiz Köylü'nün Ergenekon suçundan tutuklanmasına çok üzüldüm) diyor'' şeklinde konuştu. -MUSTAFA DÖNMEZ- Tutuklu sanık Mustafa Dönmez ise Sapanca'da yapılan aramaların kendisi evde yokken ve komşularına dahi haber verilmeden gerçekleştirildiğini söyledi. Aramalarda aile yadigarı 4 binin üzerinde kitabına ve notlarına el konulduğunu ifade eden Dönmez, kültür hazinesi olan eserlerin ve notların iddianameye konulduğunu ancak tutanağa işlenmediğini belirtti. Dönmez, sözlerine şöyle devam etti: ''Başbakana, AK Parti Milletvekili İhsan Arslan'ın Sapanca'daki evinde suikast yapacağım iddia edilmektedir. İhsan Arslan'ı sevmemem, kendi yayımladığı kitabından dolayıdır. Bunun dışında kendisiyle bir husumetimiz yoktur. Başbakana ayrıca Ankara'daki evinde suikast yapacağım da söyleniyor. Başbakanın evi ve çevresinde şahsıma ait hatlardan görüşme yapıp yapmadığımın İletişim Daire Başkanlığına sorulmasını talep ediyorum.''   Polis teşkilatı içinde bir yapılanmanın olduğunu ve sürekli yalan ürettiğini iddia eden Dönmez, ''Mühimmatlar konusunda yalanı yalanla kapatmaya çalışıyorlar. Suç işliyorlar'' dedi. -''AVUKATLAR KUSURA BAKMASIN, LAFI ALAN KONUŞUYOR'' Eski Türk Metal Sendikası Başkanı Mustafa Özbek de 20 aydır tutuklu bulunduğunu, henüz savunmasını dahi yapamadığını, 10 aydır mahkemeye gelip gittiğini söyledi. 20 ay boyunca hiç savunma yapmadan içeride yatmanın hiç bir hukukta yer almadığını ifade eden Özbek, şunları dile getirdi: ''İnanın işkence altındayız. Ne örgütü? Ne örgüt üyeliği? Sendika, örgüte finansör olmuş. Olmayan örgütün neyini destekleyeceğim ben. Benim tek suçum konuşmak. Sendikacı konuşur. Sendikanın 172 tapusu benim üzerimdeymiş gibi gösterdiler. Ben de haliyle konuştum. Benim evimde bir şey çıkmadı. Cezaevine 70 yaşımda girdim, 72 yaşımdayım şimdi. 6 çocuğum, 19 torunum, 3 tane de torunumun çocuğu var. Onları göremedim. Bu işkenceye son verin.'' Mahkemedeki talep bölümünden sıkıldığını, mahkeme heyetinin bir kere talep almasını ve 2 haftada bir değerlendirmesini istediğini belirten Özbek, ''20 aydır savunma yapamadık. Burası talep meydanına döndü. Avukatlar kusura bakmasın lafı alan konuşuyor, eziyet çeken biziz ama nutuğu başkası atıyor. Tutuklandık, niye tutuklandığımız belli değil. 102 asker bırakıldıktan sonra biz miyiz terör örgütü? Bu nasıl iştir. 102 asker serbest bırakıldıktan sonra bizi de serbest bırakmanız lazım. Bu senaryoyu heyetiniz bitirecek. Askerler yapmayacak, komutanlar yapmayacak 72 yaşındaki Mustafa Özbek rejim değiştirecek'' diye konuştu.