HDP İzmir il binasına yönelik Onur Gencer tarafından gerçekleştirilen silahlı saldırı ve parti üyesi Deniz Poyraz'ın katledilmesi sonrası İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin hakkında sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek açılan davanın ikinci duruşması İzmir 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle Keskin'in beraatine karar verdi.
“Terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerini hedef göstermek” ve “Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret etmek” suçlamalarıyla açılan davanın duruşmasında Keskin ve avukatları hazır bulunurken, çok sayıda insan hakları savunucusu da duruşmayı izlemek için İzmir Adliyesi'ne geldi.
23 Şubat'ta görülen bir önceki duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan duruşma savcısı, Keskin'in, "Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef göstermek" suçundan cezalandırılmasını talep etmişti. Bugün görülen duruşmada savunma yapan Keskin, savcının mütalaasını kabul etmediğini vurguladı. Onur Gencer hakkında hazırlanan iddianamede avukatların taleplerinin görmezden gelindiğini belirten Keskin, "Bu kişinin faşist örgütlerle ilişkileri saptandı mı? Bu coğrafyanın en büyük şiddet örgütü olan Ülkü Ocakları ile bağlantısı araştırıldı mı? Ülkü Ocakları bu ülkenin sorgulanmayan tek şiddet örgütü. Bu sorgulanmama örgütün bu rahatlıkla cinayet işlemesine neden oluyor. Bu katil savcı ve hakimleri açık olarak tehdit etti. Ona soruşturma açılmadı ama bize açılıyor. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre böyle bir dava açılamaz. Savcı bunu ifade özgürlüğü olarak değerlendirmesi gerekirdi" dedi.
Beraat kararı verildi
Keskin'in avukatları da paylaşımın ve beyanları asla suç teşkil etmediğini ve asıl bunları suç olarak görenlerin düşünce suçu işlediğini ifade ederek, mahkemenin suçun oluşmadığı yönüyle beraat vermesi gerektiğini vurguladı. Savunmaların ardından kararını açıklayan mahkeme, suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle Keskin'in beraatine karar verdi.
"Yılmadan mücadeleye devam edeceğiz"
Duruşmanın ardından Keskin ve insan hakları savunucuları, adliye önünde açıklama yaptı. İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz, davada düşünce ve ifade özgürlüğünün yargılandığını belirterek, “Bu davanın daha ilk celsede derhal beraat kararı verilmesi gereken bir dava olduğunu, hatta iddianamenin reddedilmesi gereken bir dava olduğunu ifade etmek istiyorum. Ne yazık ki geldiğimiz süreç budur. Yargıya avukatlara barolara yapılan saldırıların cezasızlıkla ödüllerindirildiği bir ülkede yaşıyoruz. Yılmadan bu mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu.
İHD İzmir Şube Yöneticisi Ali Aydın da yargılamayı insan hakları savunucularına yönelik bir saldırı olarak değerlendirdiklerini ifade ederek, “Bizler bu yargılamayı Eren Keskin şahsında bu ülkede insan hakları savunuculuğu iklimine yönelik bir saldırı olarak görüyoruz. Bu nedenle de yetkililere çağrımız şudur; öncelikle altına imza attığımız başta BM İnsan Hakları Savunucularının Korunması Bildirgesi olmak üzere uluslararası belge ve sözleşmelerin gereklerine uyunuz. İnsan hakları savunucularına yönelik baskılara ve yargısal tacizlere son veriniz” dedi.
"Karara sevinmiyoruz"
Son olarak söz alan Eren Keskin de, “Deniz Poyraz davasında savcının etkin bir soruşturma yapmadığı, tam tersine soruşturmadan dosyayı kapattığı yönünde görüşler sahibiyim. Deniz Poyraz'ı katleden Onur Gencer isimli kişi Suriye'de görev yaptığını söylemiş olmasına rağmen ne oradaki cihatçı örgütlerle ilgisi araştırılmış ne de ırkçı milliyetçi görüşlere sahip olan bir insan olarak bu coğrafyanın en büyük şiddet örgütü olan Ülkü Ocakları ile bağlantısı araştırılmamıştır. Bunun bilinçli yapıldığını düşünüyorum. Bu konunun tartışılmasını istemiyorlar. Bu dosyada da Deniz Poyraz cinayetinin tartışılmasını istemedikleri için beraat kararı veriyorlar. O nedenle bu karara sevinmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Ne olmuştu?
17 Haziran 2021'de HDP İzmir il binasına Onur Gencer tarafından silahlı saldırı düzenlenmişti. Saldırı sonucu katledilen Deniz Poyraz'ın babası Abdülillah Poyraz hakkında kızının ölümüyle ilgili söylediği sözler nedeniyle "Örgüt Propagandası" suçundan dava açılmıştı.
Keskin, baba Poyraz'a dava açılmasına tepki göstererek, "Saldırının ve cinayetin aydınlatılması için etkin soruşturma yapmayan delillerin karartılmasını sağlayan tetikçi dışında gerçek faillerin ortaya çıkarılmasını engelleyen soruşturma savcısı Deniz Poyraz'ın acılı babası hakkında propaganda suçlamasıyla dava açtı" paylaşımında bulunmuştu. Keskin'e de bu paylaşımı nedeniyle, “Terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerini hedef göstermek” ve “Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret etmek” suçlamalarıyla dava açılmıştı.