Arzu Yıldız \ Ankara
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 1. Daire Başkanı İbrahim Okur, HSYK’nın yapısına ilişkin değişikliği öngören kanun maddesinin Meclis’e sunulması, yargı bağımsızlığı, terfi ve atamalar konusunda 11 sayfalık bir yazı kaleme aldı. Okur, ilgili yazıyı Sabah yazarı Hasan Celal Güzel’in yayın yönetmenliğini yaptığı, daha önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da makaleler kaleme aldığı Yeni Türkiye dergisinde yayımlandı. Okur’un “Anayasa Değişikliği Çalışmaları Çerçevesinde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun Yapısı Üzerine Düşünceler” başlıklı yazısının satır başları şöyle:
- Anayasa değişikliği ile oluşturulan kurulun yeni yapısının oluşumunda üyesi olduğumuz Avrupa Konseyi’nin ilgili belgeleri ile müzakere sürecinde olduğumuz Avrupa Birliği (AB) organlarının raporları, AB’nin Türkiye ile ilgili belgeleri ve diğer evrensel normlar çerçevesinde ideal bir kurul yapısı ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Buna rağmen kurulun yeni yapısına yönelik gerek kamuoyunda, gerekse bazı uluslararası raporlarda eleştirilere yer verildiği görülmektedir.
- Yargı kurulları sadece hâkimlerden veya hâkimlerle birlikte hâkim mesleğinden olmayan kişilerin karışımından oluşabilmeli, her iki halde de kendi çıkarlarına çalışma, kendini koruma ve yandaşlık görüntüsünün verilmesi önlenmeli.
- Yargı bağımsızlığı, hukukun üstünlüğü ve demokrasi için vazgeçilmezdir. En kapsamlı şekli ile yargı bağımsızlığı; “Bütün hâkimlerin, önüne gelen olay karşısında, doğrudan ya da dolaylı yapılmış hiçbir etki, telkin ya da baskı altında kalmadan, özellikle yasama ve yürütmeden bağımsız olarak, kendi hukuk anlayışları ve kanaatlerine göre karar vermesi” olarak tarif edilmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin ifadesiyle, “Bağımsızlığın amacı, her türlü etki, baskı, yönlendirme ve kuşkudan uzak kalınarak adaletin dağıtılacağı güven ve inancını yerleştirmektir.”
- Hâkim ve Cumhuriyet savcısı olan müfettişlerin, Adalet Bakanlığı çatısı altında Adalet Bakanlığı’nın bir memuru olarak görev yapmasının yargı bağımsızlığına aykırı olduğu belirtilerek ilgili uluslararası belgeler doğrultusunda Teftiş Kurulu’nun Adalet Bakanlığı yerine doğrudan HSYK’ya bağlanması tavsiye edilmiştir.
- İlerleme raporlarında HSYK’nın yapısı önceleri Adalet Bakanı ve müsteşarının konumu çerçevesinde eleştirilmiş, ancak 2005 yılından sonraki raporlarda ortaya konan ve benimsenen uluslararası belgelerin dikkate alınması neticesinde konu, “geniş tabanlı temsil” temelinde ele alınmıştır.
HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur'un makalesinin tamamı için tıklayın