T24 Haber Merkezi
Mimar Sinan’ın 1580 yılında inşa ettiği Üsküdar’da bulunan Şemsi Paşa Camii önüne yapılan zemin çalışmasının "Camiyi denizden koparacağı" iddiaları üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat açıklama yaparak "2017-2019 yılları arasındaki çalışmalar nedeniyle tarihi caminin duvarlarında çatlaklar oluştuğunu, o dönemdeki uygulamaların tarihi kıyı bandını geri dönüşsüz bir şekilde yok ettiğini" söyledi.
İddia sahipleri İBB'nin başlattığı çalışmanın Şemsi Paşa Camii'nin yalı cami olma özelliğini bozacağını, çelik yığının tarihi mirasa zarar verdiğini öne sürdü.
Bu iddialara Twitter hesabından yanıt veren İBB Genel Sekreter Yardımcısı Polat, orijinal kıyı bandının kendilerinden önceki dönemde ortadan kaldırıldığını, geriye kalan tek orijinal kıyı bandının bu uygulama ile korunacağını vurguladı
Mahir Polat kendilerinden önceki dönemde yapılan dolgu projesini "vandalizm" olarak tanımlayarak Üsküdar kimliğinin tahrip edildiğini belirtti.
Önceden yaya yolu olmayan 3 metrelik cami-deniz arası iskele noktasına 2,5 metrelik kaldırılabilir güvenli geçiş konsolu yaptıklarını belirten Mahir Polat'ın açıklaması şöyle:
"2017-2019 arası yaşanan ağır tahribatı elimizde olsa bir dokunuşla düzeltsek. Bu gerçek yaranın tedavisi için emekle çalışmaya devam edeceğiz.
2017 yılında Kültür Bakanlığı Koruma Kurulları ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün onayı, dönemin iBB yönetiminin uygulaması ile Üsküdar kıyısında denize 12bin m2 dolgu yapıldı, 960 kazık çakıldı. Tarihi cami duvarları bu kazık çakma işi nedeniyle çatladı.
"İstanbullunun cebinden yaklaşık 52 milyon lira denize atıldı"
Uygulama tüm Üsküdar tarihi kıyı bandını zalimlik düzeyinde geri dönüşsüz bir şekilde yok etti.
Üsküdar’ı pervasızca tanınmaz hale getiren bu uygulamalar için yoksul İstanbullunun cebinden yaklaşık 52 milyon lira “denize atıldı”.
12.000 m2 dolgu çalışması sonunda bu alanda neredeyse özgün kıyı dokusu ve karakteri bırakılmadı. Bu uygulamaların tamamı Kültür Bakanlığı Koruma Kurulları ve VGM onayı ile dönemin İBB yönetimi marifeti ile gerçekleştirildi.
Salacak ile Üsküdar arasında oluşturulan yaya yönlendirmesi sonucunda Kuşkonmaz Cami’nin deniz ile arasındaki 3 metre yoldan günlük onbinlerce insanın geçeceği bir yönlendirilmiş yaya yolu ortaya çıkarıldı.
"Konsol sadece 2,5 metre ve güvenlik önlemi için yapıldı"
Yıllardır şantiye halinde duran, 2019 yılında %98’i bitmiş meydanın artık toparlanması sürecinde İBB olarak günlük 30bin yayanın yönlendirildiği önceden yaya yolu olmayan 3 metrelik cami deniz arası iskele noktasına 2.5 metrelik kaldırılabilir güvenli geçiş konsolu yaptık.
Bu konsol tarihi kıyı çizgisini koruyan, denize temas etmeyen, kazık çakmayan, beton dolgu yapmayan, altından dalganın geçip cami duvarına vurduğu, sonradan kaldırılacak ve insan güvenliği için yapılmış, insanların bu dar noktada kalabalık içinde denize düşmesi riskine karşı yapılmış sadece 2.5 metrelik bir güvenlik önlemi.
En önemli özelliği ise geriye kalan tek orijinal kıyı bandını bir örtü şeklinde koruyarak, gerçekleşecek Üsküdar kıyı restorasyonu çalışmasına kadar muhafaza etmesi.
Bu konsol, caminin kara tarafında bulunan yaya yollarının düzenlenmesi ile güvenli bir geçiş alanı oluşturulacak çalışma yapılarak kaldırılacaktır. Şimdi önemli olan binlerce insanın geçeceği bu alanda bu süre içinde bir can kaybı yaşanmamasıdır.
Osmanlı İstanbul’u kimliğinin en değerli noktası Üsküdar kıyısında 2017-2019 yılları arasında gerçekleşen dolgu projesi adı verilen, tüm koruma kurumları tarafından onaylı vandalizm nedeniyle Üsküdar kimliği tahrip edilmiştir.
Bu tahribattan sonra yapılması gereken gerçek görev Üsküdar kıyısı boyunca uzanan bu ağır tahribatın restore edilmesidir. İBB olarak tarihi kentin kimliği ve bu kentte yaşayan insanların korunmasını sağlamak her zaman olduğu gibi asli görevimizdir."
İBB'nin bu çalışmasına karşı Şemşi Paşa Camii'ne Dokunma etiketi açılmış, "Şemsi Paşa Camii’ne 16 milyon İstanbullu olarak sahip çıkalım" çağrısı yapılmıştı.