Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, çözüm süreciyle ilgili atılacak adımları samimiyet ve dürüstlüğün belirleyeceğini ve bu süreçlerde dürüst, kararlı ve cesur olunması gerektiğini söyledi. Akdoğan, "Şu anda tren raya oturmuş durumda ama bunun hızını ne belirleyecek? Atılacak adımlar, samimiyet ve dürüstlük belirleyecek. Bu süreçlerde samimi olmak gerekiyor, dürüst, kararlı, cesur olmak gerekiyor. Çözüm süreci, AKP’nin başlattığı bir süreçtir.
Doğan Haber Ajansı’ndan Mesut Işık’ın haberine göre, AKP Gebze ilçe kongresinde konuşan Akdoğan, çözüm sürecinin ülkenin beka sorunu olduğunu söyledi. Sürecin şimdi rayına oturduğunu belirten Akdoğan, şöyle dedi:
"Şu anda tren raya oturmuş durumda ama bunun hızını ne belirleyecek? Atılacak adımlar, samimiyet ve dürüstlük belirleyecek. Bu süreçlerde samimi olmak gerekiyor, dürüst, kararlı, cesur olmak gerekiyor. Çözüm süreci, AKP’nin başlattığı bir süreçtir. Akan kan, gözyaşı dursun, analar ağlamasın dedik. Bu, Türkiye için beka sorunudur. Birlik ve bütünlüğümüzü, iç barışımızı tehdit etmektedir dedik. Bu yüzden çözüm süreci başlatıldı." dedi.
Çözüm sürecinde karşılaştıkları engeller için "Türkiye, ne zaman şaha kalksa karanlık bir el devreye girdi" diyen Yalçın Akdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Demokratik açılım dedik, arkasından Reşadiye saldırısı geldi, Habur olayı geldi. Oslo süreci dedik, Silvan saldırısı geldi. Çözüm süreci dedik, Kobani bahanesiyle yaşanan vandalizm ortaya çıktı. Her seferinde süreci sabote edecek adımlar atıldı. Bu, sadece bizim başımıza gelmiyor, Özal’a da aynı şeyler yapıldı. ’Kürt’ dediği için başına gelmedik kalmadı. Erbakan ’ın ’Kürt sorunu raporları hazırlattı’ diye iktidardan düşürülmesinin bir sebebi de odur arkadaşlar. AKP de taşın altına elini koydu. Cesaretle, ben bu oyunu bozacağım, bu millete bunun bedelini ödettirmeyeceğim, Türkiye ’nin bölünmesine izin vermem dedi. Bu süreçleri başlattı, türlü türlü sabotajlar ortaya çıktı. Buna rağmen yol yürümeye devam edeceğiz. Kararlı bir şekilde."
Yalçın Akdoğan, Kocaeli’nin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a sahip çıktığını belirtirken de "Menderes, Özal, Erbakan bunlar hep milletin adamlarıdır. Millete sevdalı bir hareketiz. Siyasetin odağını insanı yerleştirmişiz. Sadece ülkemizde de değil Afrika’da, Ortadoğu’da, Balkanlar’da sorun çözen tabuları yıkan bir anlayış getirdik" diye konuştu.