Türkiye'de Cumartesi gecesi yayımlanan 695 ve 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) siyaset sahnesinde hararetli tartışmalara yol açtı. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül "Tek tip kıyafet halkımızın beklentisiydi", AKP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz "Terörle bağlantısı olmayan endişe etmesin" dedi. CHP ve HDP kurullarını olağanüstü toplantıya çağırırken, ana muhalefet partisi 696 sayılı KHK'nın iptali için AYM ve AİHM'e başvuracak.
OHAL kapsamında hazırlanan 695 sayılı KHK'ya göre, "terör örgütlerine" veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olan 2 bin 756 kişi kamu görevinden çıkarıldı. KHK'nın ilgili listesinde yer alan 115 kamu görevlisi ise eski görevlerine iade edildi.
696 sayılı KHK'ya göre ise "Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar" nedeniyle cezaevinde hükümlü ve tutuklu bulunanlar, duruşmalara badem kurusu ve gri renginde tulum giyerek getirilecek. Kadın tutuklu ve hükümlülere tulum giymek zorunlu tutulmayacak. Bu madde hükümleri çocuklar ve hamile kadınlara uygulanmayacak.
Taşeron işçiler, 10 gün içinde çalıştıkları idarenin hizmet alım sözleşmesinin yapıldığı birime, sürekli işçi kadrolarında istihdam edilmek üzere yazılı başvurabilecek.
KHK'da en çok tartışma yaratan 121'inci maddesi ise 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi ve sonrasındaki eylemlere müdahale eden sivillerin cezai sorumluluğunu kaldırıyor.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, muhalefet partileri tarafından sert şekilde eleştirilen 696 sayılı KHK ile 15 Temmuz ve "devamı niteliğinde" görülen "terör" eylemlerine müdahale eden sivillere getirilen yargı dokunulmazlığının "terörle mücadeleyi güçlendirmeye yönelik" olduğunu söyledi.
NTV televizyonuna konuşan Yılmaz, "Terör bağlantısı olmayan vatandaşlar endişe etmesin" dedi.
KHK'da düzenlemenin "15-16 Temmuz darbe girişimi ve bunların devamı niteliğindeki eylemler" olarak ifade edilmesine karşın, AKP Sözcüsü Mahir Ünal "cezasızlık maddesi" olarak yorumlanan maddenin yalnızca 15 ve 16 Temmuz 2016'da yaşanan olayları kapsadığını söyledi:
"O gece gerçekleşenler üzerinden konuşuyoruz. Daha önce yapılan düzenlemeyle o gece darbeye dönük asker emniyet mensubu ve kamu personelini koruma kararının yanına o gece ülkesini korumak için sokağa çıkan kişilerin eklenmesi gayet normal. Daha sonra herhangi bir şekilde sokağa çıkan ve darbecilere mukavemette bulunan kişilerin gelecekte soruşturma kovuşturma görmemesi için yapılmıştır, bu da son derece doğaldır."
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de, cezaevlerinde tek tip kıyafet uygulaması hakkında "Bu milletimizin beklentisiydi ve hükümetimiz de o anlamda bir düzenleme yaptı" dedi.
Anadolu Ajansı'nın haberine göre Gaziantep'in işgalden kurtuluşunun yıl dönümü etkinlikleri kapsamında Gaziantep'te konuşan Gül, şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanımız dün söylediler, bu hainlere bu FETÖ'cü hainlere de yine milletimizin beklentisi doğrultusunda bir düzenleme yapılmış ve bunlara da yine duruşmaya gelirken badem renginde bir elbisenin giyilmesi yönünde bir düzenleme yapılmıştır.
"Bu milletimizin beklentisiydi ve hükümetimiz de o anlamda bir düzenleme yaptı. Elbette mahkemeler en adil bir şekilde yargılamalarını yapacak ve bu yargılamalar da en hızlı biçimde sonuçlanacak, milletimizin beklentisi ümidi bu şekildedir."
Ana muhalefet partisi CHP ise hafta sonunda çıkarılan kararnameleri değerlendirmek üzere bugün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun çağrısıyla Merkez Yönetim Kurulu'nu (MYK) olağanüstü topluyor.
CHP Sözcüsü Bülent Tezcan KHK'daki "cezasızlık maddesi"ni değerlendirirken, "İktidar eliyle silahlı çete kurma maddesi faşist diktatörlüklerde olur" dedi.
"OHAL KHK'ları devleti ve toplumu militarize eden anlayışın çok açık işaretlerini veriyor" diyen Tezcan, militarist bir tek adam rejimi tahkim edildiğini söyledi ve ekledi:
"Bu tür rejimlere 'Diktatörlük' denir. Yapılan uygulamaların siyasi literatürdeki adı açıktır: Buradan demokrasi değil faşizm çıkar. KHK'daki cezasızlık maddesine göre bir vatandaş 'terörle mücadele ediyorum' diyerek cinayet işleyebilecek. Hiçbir ciddi devlette olmaması gereken bir şey. Yalnızca militarist, faşist, paramiliter güçlerle toplumu terörize etmek isteyen diktatörlüklerde olur. Bu, iktidar eliyle sivil silahlı çete kurma maddesiydi. Niyetiniz bu değilse niyetinizi doğru ifade edin...
"15 Temmuz gecesi günahı olmadığı halde öldürülenlerin durumu ne olacak? Bu toplumun bağrına fitili çekilmiş bir bomba koymaktır. AKP Başkanı Erdoğan "esnaf gerektiğinde polistir, askerdir" diyordu. Nasıl güveneceğiz bu KHK'ya? Bu düzenlemenin derhal kaldırılması gerekir."
CHP Milletvekili Avukat Haluk Pekşen ise hükmün iptali için acil koduyla, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) başvuracağını açıkladı ve bunun gerekçelerini şöyle anlattı:
"Burada can alıcı nokta şu '15 Temmuz gecesi' demiyor. 15 Temmuz temel eylemini esas alarak, devam eden bütün eylemlere yargılanma engeli getiriyor. Sadece 15 Temmuz'u değil, bugünü ve yarını da kapsıyor. Eylemin türü, şekli hakkında hiçbir sınırlama yok. Sivilin biri bugün çekti birini vurdu. Yasada bir istisna var mı? Cinayet kapsam dışı, diyor mu? Demiyor. 'Adam FETÖ'cüydü, terör eylemi hazırlığı içindeydi, ben de çektim vurdum' dediği an yargılanmayacak.
Hürriyet gazetesinin haberine göre, CHP milletvekili Pekşen bugünden itibaren çalışmaya başladığını, iki başvuru yapacağını, iç hukuk yollarını tüketmek için Anayasa Mahkemesi'ne (AYM), ikinci olarak da acil yargılama talebiyle AİHM'e gideceğini söyledi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel de darbe girişimine karıştıkları gerekçesiyle tutuklu yargılanan kişilere getirilen tek tip kıyafet düzenlemesiyle ilgili olarak, "Belki 10 gün sonra suçsuzluğu ispatlanacak, salıverilecek bir kişiyi o tulum içindeki fotoğrafının ömür boyunca yüzüne vurulmasını sağlayacaktır. İnsan hakları açısından, masumiyet karinesi açısından düzenlemeye CHP olarak karşıyız" diye konuştu.
Halkların Demokrasi Partisi (HDP) de KHK'larla ilgili değerlendirme yapmak üzere önce il eş başkanlarını, ardından da Merkez Yürütme Kurulu'nu (MYK) toplantıya çağırdı.
HDP Grup Başkanvekilleri Filiz Kerestecioğlu ve Ahmet Yıldırım'ın aynı zamanda TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırdığı açıklamasında, "Bu faşizan ve tekçi uygulamaların amacı, anayasal düzeni ortadan kaldırmak, Parlamento'yu devre dışı bırakmak ve ülkeyi OHAL rejiminde KHK'lerle yönetmektir. Yurttaşlarımızın bekleyen yüzlerce sorunu ortada dururken, TBMM'nin bir an önce tatile sokulması için gösterilen gayretlerin nedeni son KHK'lerle çok net olarak ortaya çıkmıştır" denildi.
Parti sözcüsü Ayhan Bilgen de düzenlediği basın toplantısında KHK'ları, yasama organının yetkilerinin yok edildiğini söyleyerek eleştirdi ve "Bir ülkede güvenliğin nasıl sağlanacağına dair düzenlemeleri bypass ederek bunu KHK ile yapmak, ülkeyi başka bir yere sürüklemektedir" dedi.
Pazar günü de KHK'ların yayımlanmasından hemen sonra partinin Edirne Cezaevi'nde bulunan eş genel başkanı Selahattin Demirtaş'tan, cezaevlerinde tek tip kıyafet düzenlemesine tepki gelmişti.
MHP'den şu ana kadar konuyla ilgili bir açıklama gelmedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ise Twitter hesabından 696 sayılı KHK'daki yargı muafiyeti düzenlemesini eleştirdi.
Akşener, "Yeni KHK ile sivillere darbe kalkışması isnadıyla silah kullanma hakkı verilmesi ülkeyi bir iç savaşa çekmek olur. Son derece kritik bir yasayı, iktidarın Meclis'te açık ara çoğunluğa sahip olmasına rağmen, parlamentodan kaçarak KHK ile yapmasının çok vahim sonuçları olabilir" dedi.