T24- Hükümet, Anayasa Mahkemesi'nin Anayasa değişikliği paketine ilişkin kısmi iptalini eleştirmekle birlikte “reformun esasına dokunulmadığı ve referanduma gidilmesi” görüşüne vardı. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, “Artık söz milletin, 12 Eylül'de sandık başına” dedi.
Anayasa değişikliği paketinin en kritik düzenlemeleri olan Anayasa Mahkemesi ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun oluşumuna ilişkin maddelerde kısmi iptal yapılması, hükümet kanadında “Anayasa Mahkemesi Meclis'in yetkisine müdahale etti. Ancak paketin reform niteliği bozulmadı, işin esası değişmedi” değerlendirmesiyle karşılandı.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Anayasa Mahkemesi'nin kararının ardından NTV'de soruları yanıtlarken şunları söyledi:
“Anayasa Mahkemesi Anayasa'nın 148. maddesini ihlal etti. Mahkeme kendini yasama organının yerine koydu. 148. maddede, Anayasa değişikliklerinin sadece şekil açısından incelenebileceği belirtilmesine rağmen, Anayasa Mahkemesi işin esasına girmek suretiyle bir yanlış yapmıştır, esas denetimi yapmıştır. Bu da doğru değildir. Kuvvetler ayrılığını ihlal etme anlamında bir ihlaldir. Ancak Anayasa Mahkemesi'ndeki süreç şu an itibarıyla bitmiştir. Bundan sonra referandum var. Belli cümleleri çıkarılmış şu haliyle bile paket önemli bir reform niteliği taşıyor. Anayasa değişikli metni bu haliyle de büyük bir reformdur. Şimdi referanduma gidiyoruz, bundan sonra söz milletindir. Milletin de onay vereceğini düşünüyorum. Yargının hem bağımsızlığını, hem de tarafsızlığını sağlayacak çok önemli bir metindir.
Anayasa Mahkemesi bunu ilk defa yapmıyor. 148. maddede sadece şekil denetimi yapılacağı çok net belirtilmişken esasa giriyor. Şu anda geldiğimiz noktada ana muhalefet partisinin yaptığı müracaat kısmen ret, kısmen kabul şeklinde gerçekleşmiştir. Bu metin yine çok önemli bir reformdur. Milletimizi 12 Eylül'de sandığa gitmeye ve bu reforma destek olmaya davet ediyorum.
Şeklen Anayasa Mahkemesi ihlalde bulunmuştur ama bu, paketin önemini, reform niteliğini ortadan kaldırmamaktadır. 12 Eylül'de herkes sandık başına diyorum.
Reforma HSYK'nın kapalı, kast sistemi değiştirilmiştir. HSYK'nın üyeleri doğrudan seçimle belirlenecektir. Bunlar gelişmiş demokrasilerdeki örneklerle örtüşen noktalardır. Bizim getirdiğimiz model gelişmiş demokrasilerin ortalamasıdır, Venedik Komisyonu ilkelerine uygundur, Avrupa Birliği'nin öngördüğü ilkelere uygun düzenlemelerdir.
HSYK'da bakanın yletkileri azaltıldı. Kurul 7 kişiden 22 kişiye çıkarıldı. Teftiş Kurulu yetkileri itibarıyla HSYK'ya devredildi. Kurula sekreterya ve ayrı bir bina öngörülmüştür. Bakan sadece Genel Kurul'a katılabilicektir.
Parlamento sözünü söyledi. Anayasa Mahkemesi, yanlış bir karar almakla birlikte, sözünü söyledi. Diğer yandan paketi önemli ölçüde Anayasa'ya uygun buldu.
Bu paketten madde çıkmadı. Maddeler içinden belli cümleler çekilip alındı. Bizim düzenlememizde çoğulcu bir yapı vardı. Her görüş kendisini ifade edebilecekti. Oysa Anayasa Mahkemesi'nin iptaliyle 'çoğunlukçu' yapı ortaya çıktı.
Suat Kılıç, TBMM'de, Anayasa Mahkemesi'nin kararını gazetecilere değerlendirdi.
Anayasa Mahkemesi'ne yapılan başvurunun, Anayasa'nın bilinen hükümlerine aykırı olduğunu ve bu paketi referandum öncesinde denetleyemeyeceğini söylediklerini ifade eden Kılıç, şöyle konuştu:
''Buna rağmen Anayasa Mahkemesi bu paketi değerlendirmeye aldı. Denetimini şekille tutmadı, esasına girdi. Oysa Anayasamızda, Anayasa Mahkemesi'nin TBMM'de yapılan Anayasa değişiklikleri üzerinde sadece şekil denetimi yapabileceği hükmü var. Buna rağmen yüksek mahkeme şekil denetimi hükmünü aşıp esasa girerek paketi değerlendirmiştir.
Ortada, milletin oyuna sunularak kabul edilmiş bir Anayasa değişikliği yoktur. Dolayısıyla bu Anayasa değişikliği ile alakalı başvuru, başvurunun kabulü Anayasa'ya aykırıdır. Şekil denetiminin ötesine geçilmek suretiyle esasa ilişkin değerlendirme yapılmış olması Anayasa'ya aykırıdır.''
'Anayasa yapma yetkisine açık bir müdahale'
Suat Kılıç, Yüksek Mahkemenin, bu kararla ''TBMM'nin millet adına Anayasa yapma yetkisine açık bir müdahalede bulunduğu'' görüşünü savunarak, şunları söyledi:
''Oysa Anayasa yapma yetkisi ya asli kurucu iktidar sıfatıyla Türk milletine aittir ya da millet adına bu yetkiyi, tali kurucu iktidar sıfatıyla TBMM Genel Kurulu kullanır. Verilmiş olan kararın, her yönüyle Türk demokrasisine hayırlı olmasını dilemekle birlikte, mahkemenin başvuruyu kabulü ve esasa ilişkin inceleme yapmasını Anayasa'nın, Anayasa değişikliklerine ilişkin hükümleri bakımından aykırılık olarak görüyorum.''
''Referandum süreci zarar görür mü?'' sorusuna Kılıç, ''Bundan sonrası YSK'nın kararına bağlı olur'' yanıtını verdi.
AKP Grup Başkanvekili Kılıç, iptal edilen hükümlerden dolayı bir boşluk olup olmayacağının sorulması üzerine, ''Metin elimizde yok. O nedenle yaptıkları düzenlemenin neyi ne kadar etkilediği konusunda bilgi sahibi değiliz'' dedi.
Kılıç, başka bir soru üzerine, erken seçimin kesinlikle sözkonusu olmadığını söyledi. Suat Kılıç, ''Türkiye havadan nem kapan bir ülke değil artık. Seçimler, 2011 yılının temmuz ayında yapılacak, biz bunu açıkladık. Anayasa Mahkemesinin bu kararı, siyasal iktidarın seçim tarihine bakışını hiçbir şekilde etkilemeyecektir'' diye konuştu.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Çelik: Mahkeme yetki gaspı yaptı
Anayasa Mahkemesi'nin Anayasa değişikliğine ilişkin aldığı kararı değerlendiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ise Anayasa Mahkemesi'nin, Türkiye'de ikinci kez yetkisini aştığını belirterek, mahkemenin Anayasa ve yasalardan almadığı bir yetkiyi kullandığını söyledi.
Çelik, şunları kaydetti:
''Anayasa Mahkemesi'nin işleyişi ile bağlı bulunduğu usul ve esaslar çok açıkça düzenlenmiştir. Anayasa Mahkemesi, Anayasa değişikliklerinde sadece şekil denetimi yapar. Fakat, tıpkı Anayasa'nın 10. ve 42. maddelerinde yapılan değişikliklerde olduğu gibi maalesef Anayasa Mahkemesi işin muhtevasına girmiştir. Ve tıpkı kanunlarda yaptığı gibi fikirler bazında değişiklikler yapmıştır. Bu, bizatihi Anayasa'ya aykırı bir durumdur. Burada Anayasa Mahkemesi tarafından bir yetki gasbı yapılmıştır. TBMM'nin, millet iradesinin bir manada gasbıdır bu. Yetki aşımıdır, yetkisi olmayan bir konuda karar vermektir.
Kesinlikle bu kabul edilebilir bir şey değil ve bu bir yol haline getirilmiştir. Artık, bundan sonra eğer bu sürdürülecekse, Anayasa Mahkemesi'nin izni olmadan TBMM'de diyelim ki, 110 milletvekilini çıkarın, 440 milletvekili ile bir Anayasa değişikliği yapsak, 110 milletvekili Anayasa Mahkemesi'ne gittiği zaman, Anayasa Mahkemesi bugün yaptığı gibi keyfi bir tasarrufta bulunabilecektir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey söz konusu değildir.
Anayasa Mahkemesi, Anayasa değişikliklerinde sadece şekil denetimi yapar. Bu kararıyla Anayasa'dan almadığı yetki, Anayasa Mahkemesi tarafından kullanılmıştır ve bunu da olumlu karşılamak, 'iyi olmuştur' demek mümkün değildir.''
Kapusuz: İnşallah hayırlı olur
AKP Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, Anayasa Mahkemesi'nin kararının çok aykırı olmadığını, ancak yasamanın iradesine ve bazı dallarda seçimin engellenmesine yönelik bir adım atıldığını ifade ederek, ''İnşallah hayırlı olur'' dedi.
Kapusuz, Anayasa Mahkemesi'nin Anayasa değişikliğine ilişkin kısmı iptal kararını değerlendirdi.
Anayasa Mahkemesi'nin kararının ''çok aykırı olmamakla birlikte, yasamanın iradesine müdahale gibi olduğunu'' ifade eden Kapusuz, ''Ancak, seçim sistemine müdahale ve bazı dallarda seçimin engellenmesine yönelik bir adım atıldı. Bu karar inşallah hayırlı olur. Bu kararla, yasalaşma olmuyor. Asıl yasalaşması referandumda halkın oyları ile olacaktır. Şimdi öne çıkan ve önemli olan budur. Biz başından beri, halkın iradesiyle kesinleşmesi yönündeki bu sonucun müdahalesiz yapılmasını istiyorduk'' dedi.
Salih Kapusuz, ''Kısmi bir iptal bekliyor muydunuz?'' sorusuna, ''Doğrusu ben hiç iptal beklememekle birlikte, olacaksa belki kısmi bir iptalle aşılabileceğini düşünüyordum. Yoksa tamamen iptal gibi bir yanlışın yapılmasını hiç beklemedim'' yanıtını verdi.
'Geçmişte yaptığının bir benzerini uyguladı'
''Madde içinden paragraf çekme oldu'' sözleri üzerine, Kapusuz, bunun geçmişte de uygulandığını söyledi.
Salih Kapusuz, Anayasa Mahkemesi'nin böyle kararları olduğunu belirterek, ''Anayasa Mahkemesi bunu yapabilir ya da yapamaz tartışmasına girmeyeceğim ama geçmişte yaptığının bir benzerini burada uyguladı'' dedi.
''Bu referandum sürecini etkiler mi veya erken seçim olabilir mi?'' sorusu üzerine, Kapusuz, başından beri erken seçimin olmadığını söylediklerini kaydetti. Kapusuz, referandumu ve milletin bunu sahiplenmesini önemsediğini ifade ederek, ''Çünkü burada herkesin asıl irade sahibi olan milletin kararını görmesi lazım, biz de onu bekliyoruz'' diye konuştu.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Kapusuz, ''Yeni bir Anayasa değişikliğine gerek kalır mı?'' sorusuna, ''Hayır ona ihtiyaç yok. Yasalaşmadığı, ortaya konmadığı için eski düzenlemenin yürürlüğü devam edecek'' yanıtını verdi.
Bu arada, AKP'li milletvekilleri, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın açıklamalarını iktidar kulisindeki televizyondan izlediler.
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı: Mahkeme yetki alanının aştı
Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Anayasa Mahkemesi'nin Anayasa değişikliği paketine ilişkin kısmi iptal kararını ''ilginç bir karar'' olarak değerlendirdi.
Anayasa Mahkemesi'nin aldığı kararı değerlendiren Yazıcı, ''Bana göre çok ilginç bir karar'' diye konuştu.
Anayasa değişikliği konusunda uzun süredir tartışmalar yapıldığını anımsatan Bakan Yazıcı, tartışmanın özünde de Anayasa değişikliklerini Anayasa Mahkemesi'nin hangi ölçekte veya ne kadar inceleyebileceği olduğunu ifade etti.
'Anayasa'ya kesinlikle aykırı'
Hayati Yazıcı, şöyle konuştu:
''Bu, Anayasa'da açık, seçik yazılmış. Anayasa Mahkemesi, Anayasa değişikliğini sadece şekil bakımından denetleyebilir. Bu şeklin de ne olduğu yine açıklanmış, şekil konusunda da Anayasa Mahkemesi'nin yetkisi sınırsız değil. Burada sınır var. Anayasa Mahkemesi'nin yapması gereken şey nedir? Anayasa'nın kendisine tanıdığı yetki çerçevesi içinde yürütülen davayı incelemek ve sonuçta usul ve şekil bakımından eksiklik yoksa davayı reddetmelidir. Ama Anayasa Mahkemesi bunu yapmamış. Tümden iptal edilen madde yok. Sadece maddelerde cümleler, tümceler cımbızla ayıklanmak suretiyle bir iptal prosedürü tevdi edilmiş. Bu Anayasa'ya kesinlikle aykırı.
Bir defa demokratik ülkelerde, parlamenter sistemin egemen olduğu ülkelerde, yasa koyma yetkisi, yargı ve yürütme yetkisi farklı. Anayasa Mahkemesi de bu kategorilerden yargısal alanda yer alan bir kurum. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi, kendisini bir yana koyarak yasama, yürütme ve yargı alanlarında fonksiyon icra eden işler üstlenmiş Anayasa ile... Anayasa Mahkemesi, idare kuruluşlarının tepesinde, üstünde bir kurum, bir mahkeme değildir.
Anayasa Mahkemesi kendisine çizdiği görev ve yetki alanının dışına çıkarak bu kararı vermiştir.''