Gündem

Hukukçulardan İstanbul Adliyesi önünde açıklama: Göz göre göre ölüme sürüklendiğimizi hissediyoruz!

14 Ocak 2025 15:36

Avukatın Sesi İnisiyatifi’nin çağrısıyla son günlerde artan hukukçu intiharlarıyla ilgili İstanbul Adliyesi önünde açıklama yapan avukatlar, "Çözümsüzlük geçtiğimiz son 4 günde 3 meslektaşımızın intihar etmesine sebep olmuştur. Biz, biliyoruz ki bu intiharlar kişisel sebeplerden ve sorunlardan kaynaklı değildir. Bu intiharların ana sebebi genç avukatların gerçeği haline gelen yoksulluk dayatmasıdır. Yok sayılıyoruz. Göz göre göre ölüme sürüklendiğimizi hissediyoruz" ifadelerini kullandı.

Avukatın Sesi İnisiyatifi çağrısıyla İstanbul Adliyesi’nde bir araya gelen avukatlar, son günlerde artan hukukçu intiharlarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Avukatlar, "Çaresiz hissetme mücadeleye katıl" sloganıyla alkışlarla adliye önüne yürüdü.

Avukat Kerim Bütün, "Bildiğiniz üzere son dört günde yani bugün beşinci gün üç hukukçu intihar etti. Bunlardan ikisi avukat, birisi savcıydı.  Gelinen aşamada dün akşam da Samsun'da bir meslektaşımız yine intihar etmeye teşebbüs etti. Ve bizler bu intiharların nedenlerini yoksulluk olduğunu düşünen avukatlar olarak bugün burada intihara teşebbüs eden, intihar eden, canına kıyan meslektaşlarımızın anısı için eylem gerçekleştiriyoruz" dedi. 

"Ekonomik enflasyonun dâhil olmasıyla birlikte ülkemiz ve hukuk camiası bizler için cehenneme dönüşmüştür"

"Bizler, Türkiye’de zor koşullar altında mesleki faaliyetlerini sürdürmeye çalışan genç avukatlar olarak her gün ekonomik baskı ve şiddete uğrama riskiyle karşı karşıyayız. Lakin hiçbir korkuya kapılmadan, hiçbir efendi tanımadan ve köle edinme hevesi olmadan mesleğimizi sürdürmeye, sesimizi duyurmaya devam ediyoruz." diyen Doğan Zafer Çıngı ise şunları söyledi:

 "Türkiye Barolar Birliği'nin son verilerine göre Türkiye'deki avukatların ezici çoğunluğunu genç avukatlar oluşturmaktadır. Son 10 yılda yanlış eğitim politikaları sonucunda açılan hukuk fakülteleri Türkiye'de bir avukat enflasyonu yaratmıştır. Ekonomik enflasyonun dâhil olmasıyla birlikte ülkemiz ve hukuk camiası bizler için cehenneme dönüşmüştür. Bu cehennemin doğal sonucu da özellikle mesleğe yeni başlayan, ilk yıllarında olan genç meslektaşlarımızın sorunlarının artarak çoğalmasıdır.

"Ne yazık ki biz genç avukatların-hukukçuların sorunlarına ise siyasi iktidar gözlerini kapamakta, sessiz kalmakta"

Ne yazık ki biz genç avukatların-hukukçuların sorunlarına ise siyasi iktidar gözlerini kapamakta, sessiz kalmakta, çözüm bulmamaktadır. İşte bu çözümsüzlük geçtiğimiz son 4 günde 3 meslektaşımızın intihar etmesine sebep olmuştur. Biz, biliyoruz ki bu intiharlar kişisel sebeplerden ve sorunlardan kaynaklı değildir. Bu intiharların ana sebebi genç avukatların gerçeği haline gelen yoksulluk dayatmasıdır. Bu yoksulluk dayatması ise politik temellidir. Son günlerde haberlerde sürekli olarak duyduğumuz, son yıllarda ise onlarca meslektaşımızın intihar ettiği ya da görevi nedeniyle öldürüldüğü bu siyasal atmosferde bizler, 'Avukat intiharları ve cinayetleri politiktir.' demekten çekinmiyoruz. Çünkü bizler yok sayılıyoruz!"

"Biz ölmeyi ve ölümleri yok sayılanlar olmayı kabul etmiyoruz"

CMK ücretlerinin genç avukatlar için geçim kaynağı haline geldiğini belirten ve hala 2025 yılı tarifesinin açıklanmadığına vurgu yapan Çıngı, şöyle devam etti:

"Ekonomik anlamda bugün genç avukatlar ülkemizin büyük bir toplumsal kesimi gibi geçinememektedir. Örnek olarak, bir genç avukatın mesleğinin başında ve devamında özellikle sıkça yaptığı CMK hizmeti artık angaryaya dönmüş durumdadır. Atanmış müdafi görevlendirmeleri kapsamında, kamu hizmeti veren biz avukatlara, çok düşük bir ücret ödenmektedir. Bunun kaynağı ise Adalet ve Maliye Bakanlıklarınca belirlenen ücret tarifesidir. 2024 yılında bu ücret tarifesine enflasyon oranının dahi altında zam yapılmıştır. 2025 yılı CMK tarifesi ise halen açıklanmış değildir. Biz genç avukatların büyük bir kısmı için geçim kapımız haline gelen CMK ücretlerine mesleğin onuruna yaraşır insanca yaşayabilecek kadar zam talep ediyoruz. Genç avukatlar olarak kamu hizmeti niteliğindeki işler için açlık sınırının altındaki tarifelerle geçimimizi sağlamaya mecbur bırakılmayı; haciz mahallerinde, karakollarda, adliyelerde maruz kaldığımız saldırıların karşılıksız kalmasını kabul etmiyoruz. Biz ölmeyi ve ölümleri yok sayılanlar olmayı kabul etmiyoruz.

"Siyasi iktidarın kendinden olmayanı hâkim ve savcı yapmamasıdır"

Bununla birlikte artık ülkemizin bir diğer gerçeği haline gelen 'torpil' sorunu ise genç meslektaşlarımızı intihara sürükleyen diğer nedendir. Hâkim ve savcılık sınavlarına giren, bu sınavlardan yüksek puanlar alarak hâkim ve savcı olma hakkı kazanan meslektaşlarımızın çoğu sözlü mülakat denen ama aslında insan kayırmacılık ve tamamen torpil sistemi olan bu sınavlarda elenmiştir. Bunun da sebebi siyasi iktidarın kendinden olmayanı hâkim ve savcı yapmamasıdır. Gerçekten hukuku uygulayacak, kanunlara bağlı olacak, kimseler için yukarlardan emir almayacak hâkim ve savcıların bugün yargı sistemi içinde olması siyasi iktidarın istemediği ve engellediği bir durumdur. Bundan dolayı da arkamızda duran adliye dâhil olmak üzere hukuk sistemiz içindeki artık birçok hâkim ve savcı 'hak etme kriterlerine göre değil, biat etme kriterlerine göre' o makamlara getirilmişlerdir. Yaşanan bu intiharlar bu acı gerçeği göz önüne koymaktadır. Mesleğimizde yaşadığımız bu ekonomik ve siyasi sorunlar sadece mesleğimizle sınırlı kalmamakta, tüm hayatımızı en başta da psikolojimizi etkilemektedir. Adalet ararken yaşadığımız siyasi iktidardan kaynaklı sorunlar, ülkenin kötüleşen ekonomisi ile birleştiği zaman genç avukatlar, hukukçular olan bizler 'göz göre göre ölüme sürüklendiğimizi' hissediyoruz.

"Savcı adayı Mithat Can Yalman mobbing ve tehditlere maruz kaldığını açıklayarak hayatına son vermeye iten sebepler bunlardır"

Mesleğimizde yaşanan bu problemlerden dolayı hayatına son veren avukat Mustafa Çoban'ı ölüme iten gerçekler bunlardır. İşte, artık meslekte yaşanan problemlere katlanamaz hale gelen ve kendini 12. kattan aşağı atmaya çalışan Samsun'daki genç meslektaşımızı intihara kalkıştıran gerçekler bunlardır. İşte, hâkim ve savcılık sınavında 115'inci olan ancak sözlü mülakatta elenen meslektaşımız Mert Akdoğan’ı, intihara sürükleyen sebepler bunlardır. Yine, Adana Adliyesi’nde görev yapan savcı adayı Mithat Can Yalman mobbing ve tehditlere maruz kaldığını açıklayarak hayatına son vermeye iten sebepler bunlardır.

"Son bir haftada yaşanan genç hukukçuların intihar etmelerinin ana sebebi net şekilde ekonomik zorluk ve siyasi baskılardan kaynaklıdır"

Görülmektedir ki, ülkemizde son bir haftada yaşanan genç hukukçuların, genç avukatların intihar etmelerinin ana sebebi net şekilde ekonomik zorluk ve siyasi baskılardan kaynaklıdır. Tüm bu yaşanan olumsuz duruma karşı biz ise 'Çaresiz Hissetme, Mücadeleye Katıl' diyoruz. Çünkü ancak genç avukatların sıkıca bir arada durması bu karanlığı ve çaresiz hissetmeyi ortadan kaldırabilir. Ancak biz sesimizi çıkarırsak bu gerçekler gün yüzüne çıkacaktır. İşte bundan kaynaklı olarak meslektaşlarımızı intihara sürükleyen bu gerçekleri bugün burada ifade ettik. Bundan sonra da ifade etmeye devam edeceğiz. Buradan başta meslek örgütlerimiz olan Türkiye Barolar Birliği ve 81 ilin barolarına, barolarımıza sesleniyoruz. 'Sorumluluk alın ve yaşanan bu olumsuzlukların önüne geçin.' Bizim mücadelemiz, mesleğimizin onuru ve tüm hukuksuzlukların ortadan kalkması içindir. Bizim, mücadelemiz, aramızdan bir genç meslektaşımızın daha ayrılmaması içindir" (ANKA)

 


2024’ün gözden kaçan 26 dizi ve filmi


____________________________________________________________________________________________________

Günün öne çıkan haberleri


TIKLAYIN | Nevzat Bahtiyar'ın avukatı: İlk suçlama geldi, Yüksel "Salim yaptı" dedi

TIKLAYIN | Acun Ilıcalı: Hayatımın en zor dönemini yaşıyorum

TIKLAYIN | Spor yazarları, Konyaspor-Fenerbahçe maçını yorumladı: Hayatımda böyle bir soykırım, böyle bir rezillik görmedim

TIKLAYIN | Benzin ve motorine rekor zam için tarih belli oldu

TIKLAYIN | Son seçim anketinde CHP ve AKP arasında dikkati çeken oy oranı farkı!

TIKLAYIN | Oyuncu Bedia Ener Öztep, hayatını kaybetti

TIKLAYIN | Bakanlık yanıtladı: Balık ve yoğurt aynı anda yenir mi, yumurta yıkanır mı, peynirin küfü nasıl alınır?