T24 - İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin, Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin dava kapsamında 216 sayfalık gerekçeli kararı açıklandı. Kararda; "Delil olmadan sadece bir kısım mantıksal yorumla terör örgütü suçundan mahkumiyet kurulması ceza hukukunda mümkün değildir. Eğer bir terör örgütü var ise doğası gereği günümüzde de bu örgüt faaliyetlerini sürdürmekte, en azından hücre yapılanması ile uyuma sürecine girmesi gerekli ve bu durumun somut olgu ve delillerle ortaya konulması gerekir." denildi.
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayında bulunan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, hakkında sehven hüküm kurulmayan bir sanık dışındaki 18 sanıkla ilgili gerekçeli karar yazımını tamamladı.
Mahkeme heyetinin yazdığı gerekçeli kararın 216 sayfa olduğu ve taraf avukatlarına tebliğ edileceği kaydedildi.
Bu arada, gerekçeli kararda, duruşma sonrasında hakkında sehven hüküm kurulmayan tutuksuz sanık Coşkun İğci ile ilgili bir hüküm bulunmadığı da kaydedildi.
Mahkemece 13 Şubat 2012'de yapılan duruşma kapsamında hakkında beraat kararı verilen İğci için daha sonra gerekçeli karar yazılacağı belirtildi.
İşte kararın gerekçesi
"Delil olmadan sadece bir kısım mantıksal yorumla terör örgütü suçundan mahkumiyet kurulması ceza hukukunda mümkün değildir. Eğer bir terör örgütü var ise doğası gereği günümüzde de bu örgüt faaliyetlerini sürdürmekte, en azından hücre yapılanması ile uyuma sürecine girmesi gerekli ve bu durumun somut olgu ve delillerle ortaya konulması gerekir. Cinayeti, çocuk denilebilecek yaşta olan sanıkların bir örgüt olmadan düşünüp, planlayıp yapmaları akla uzak görünmektedir.
Bu düşüncemiz olayın arkasında bir terör örgütü olduğu şüphesini güçlendirmektedir. Cinayeti planlayanlar, tetikçileri seçtikten sonra hiç bir zaman tetikçiler ile hukuki ve fiili irtibatlarını sağlayacak delil ortada bırakmamışlardır.
Kuvvetle muhtemel cinayeti işleyen Ogün Samast ve azmettirci Yasin Hayal dahil bu kişilerin (örgüt) kim olduğunu bilmemektedir.
Cinayet için ortada tahmin edilenden daha büyük bir terör örgütü olmasaydı delillere daha kolay ulaşılacağı mantıksal olarak çıkarılabilecek bir sonuçtur. Örgütün (varlığıyla ilgili) delillerine ulaşılamadığından, şüphe nedeniyle beraat kararı verilmiştir. Akıl yürütme ve yorum yöntemleri yalnızca "şüphe" için yeterlidir. "şüphe" sanıklar lehine yorumlanır. "Şüphe" ile "mahkumiyet" hükmü kurulamaz."