Hopa’daki sel felaketinde ölenlerin sayısı 8’e yükselirken 3 kişinin ise kayıp olduğu belirtildi. Orman Bakanı Eroğlu, “Siz sebep oldunuz. Sahil yoluyla, barajlarla bu ülkeyi baltaladınız” denilerek protesto edildi.
Yoldere köyündeki cenazede halk, cenazeye katılan Artvin Valisi Kemal Cirit, Hopa Kaymakamı Mehmet Ali Özkan ve AKP İl Başkanı'na tepki gösterdi. Cenaze sonrası temizlik için itfaiye aracının alana gelmesi üzerine vatandaşlar, “Dün arama kurtarma çalışmaları için iş makinalarına ihtiyacımız vardı, şimdi cenazeler kalkarken mi geliyorsunuz? Devlet dün yoktu, bugün mü geldi?” diyerek tepki gösterdi
Artvin’in Hopa ilçesinde yaşanan felaketin acı bilançosu dün gün yüzüne çıktı. Sel ve heyelanda Hacer Kara (56), Altan Kara (60), Funda Toksoy (41), Sabri Acıbadem (41), Nermin Demir (59), Emniyet Gedik (55), Ünsal Gedik (41), Erdal Eren Gedik (17) olmak üzere 8 kişi hayatını kaybetti. 5 yaşındaki Taha Su ve Meltem Kakşi ile Mücella Kakşi’nin de kayıp olduğu, elektrik, su, telefon ve ekmeğin olmadığı ilçede vatandaşlar yardımların yetersizliğinden yakındı.
Selin yaralarını sarmaya çalışan Hopalılar “Elektrik yok, su yok, ekmek bile yok, hani devlet nerede?” dedi. Bazı köylere hâlâ ulaşılamazken, arama kurtarma ve hasar tespit çalışmaları sürüyor.
Yoldere köyünde meydana gelen heyelanda toprak altında kalan evde bulunan Ünsal Gedik, oğlu Erdal Eren Gedik ve Emniyet Gedik hayatını kaybetti. Heyelan esnasında 9 yaşındaki Naz Gedik, 11 yaşındaki Tuğçe Gedik ile babaları Kazım Gedik’in de evde bulunduğu ancak son kurtuldukları öğrenildi. Ünsal, Erdal Eren ve Emniyet Gedik’in cenazeleri öğle saatlerinde Yoldere Mahallesi’ne getirildi. Heyelandan yaralı olarak kurtarılan baba Kazım Gedik ile kızı Naz Gedik tabutlara sarılarak gözyaşlarına boğuldu.
Kızı cenazeyi görmek istedi
Emniyet Gedik’in cenazesi, Rize Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi olan kızı Cansu Kaya’nın annesini görmek istemesi üzerine bekletildi. Ambulansla cami önüne getirilen 2 aylık hamile ve yaralı kadın vatandaşların taşıdığı sedyeyle annesinin tabutunun yanına getirildi. Annesini kaybeden Cansu Kaya, tabuta yanaştırılan sedyeden annesine son kez dokunarak gözyaşı döktü. Cansu Kaya’nın feryadı, cenazeye katılanların duygu dolu anlar yaşamasına sebep oldu.
'Devlet dün yoktu, bugün mü geldi?'
Gedik Ailesinin Yoldere köyündeki cenazesinden sonra halk, cenazeye katılan Artvin Valisi Kemal Cirit, Hopa Kaymakamı Mehmet Ali Özkan ve AKP İl Başkanı'na tepki gösterdi. Cenaze sonrası temizlik için itfaiye aracının alana gelmesi üzerine vatandaşlar, “Dün arama kurtarma çalışmaları için iş makinalarına ihtiyacımız vardı, şimdi cenazeler kalkarken mi geliyorsunuz? Devlet dün yoktu, bugün mü geldi?” diyerek tepki gösterdi. Halkın protestoya başlaması üzerine Vali, Kaymakam ve AKP İl Başkanı Ertunç Erkan Balta arabaya binerek uzaklaştı.
Hopa Devlet Hastanesi’nde tedavi gören yaralıları ziyaret eden ve yakınlarını kaybedenlere taziye ziyaretinde bulunan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da Kaymakamlık binası önünde protesto edildi. Vatandaşlar,“ Felakete siz sebep oldunuz. Seller doğaldır, felaket değildir. Karadeniz sahil yoluyla, barajlarla bu ülkeyi baltaladınız, dereleri sattınız. ‘HES’ler sellere neden olmayacak’ dediniz, sellere neden oldu” dedi. Bunun üzerine Bakan Eroğlu, Kaymakamlık binasına girdi.
Özel Harekât ve çevik kuvvet polisleri kaymakamlık binası önürde geniş güvenlik önlemleri alınca çevrede bulunan bir vatandaş şöyle seslendi: “Hopa’ya çevik kuvvet yığacağınıza, arama kurtarma ekibi yığsaydınız bu insanlar ölmezdi. Yeter, dereleri beton yaptılar, geldi, aldı canımızı. Arkadaşlarımız öldü” dedi.
Menfezler kapalı
Çevre sakinlerinden Süleyman Topal ise yoldaki menfezlerin kapalı olmasını eleştirdi: “Karayollarının 9 menfezi var. Sadece biri açık. Dilekçe verdik. 3 yıldır yapılacak. Üçüncü afeti görüyorum. Bu nasıl iş?
BİZE VATAN HAİNİ DİYENLER NEREDE?.. Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Mert Güvenç: Hopa’da yaşanan felakete, Doğu Karadeniz bölgesindeki doğal tahribatın neden. Karadeniz’deki tüm derelerde sayısız HES ve regülatör var. Bu kadar suyu tutamazsınız, bu arazinin kendi dinamikleri var, dediğimizde; bizleri boş konuşmakla, elektrik üretimine karşı çıkmakla ve vatan haini olmakla suçlayanlar nerede şimdi? Karadeniz’deki tahribat daha çok felakete gebe.