Afganistan'ın en büyük ikinci militan grubu Hizb-i İslami'nin lideri Gulbeddin Hikmetyar, hükümet ile barış anlaşması imzaladıktan sekiz ay sonra başkent Kabil'e döndü.
Çok sayıda katliamla suçlanan Hikmetyar, hükümetle vardığı anlaşma ile Hikmetyar Afganistan anayasasını kabul etmiş, şiddet yöntemlerini sonlandırma taahhüdü vermişti.
Bu anlaşma bazılarınca Afganistan için önemli bir adım olarak görülse de, bunun hükümet içindeki çatlakları derinleştirebileceğinden endişelenenler de var.
Hikmetyar Afganistan'ın doğusundaki Celalabad kentinden başkent Kabil'e yoğun güvenlik önlemleri altında gitti.
Hikmetyar'ın konvoyuna Afgan ordusunun bir helikopteri de eşlik etti.
Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani ile buluşması beklenen Hikmetyar, Cuma günü de kentteki ünlü bir camide namaz kıldıracak.
1996-97 yılları arasında ülkenin başbakanlığını da yapmış olan Hikmetyar, Taliban'ın ülkedeki gücünü artırmasının ardından Hikmetyar 1996'da Kabil'i terk etmek zorunda kalmış, 2003'te ise ABD tarafından terörist ilan edilmişti.
Birleşmiş Milletler'in de yaptırım listesinde bulunan Hikmetyar'a yönelik yaptırımlar, geçen yıl imzalanan barış anlaşmasının ardından, Afganistan hükümetinin başvurusu sonucu kaldırılmıştı.
1980'lerde Hikmetyar bir gerilla lideri olarak Sovyetler işgali sonrası dönemde, kente hedef göstermeden ateş açması nedeniyle "Kabil kasabı" olarak anılmaya başlanmıştı.
Bu saldırıların neden olduğu ölüm ve yıkımlar nedeniyle pek çok Afgan, Taliban'ın kenti ele geçirmesini mutlulukla karşılamıştı.
Bir zamanlar Batı ülkelerinden yardım alan Hikmetyar, sonrasında ABD tarafından Taliban ve El Kaide'yi desteklemekle suçlanmıştı.
Hikmetyar ülke tarihindeki en tartışmalı figürler arasında yer alıyor.
1980'lerde Sovyetler birliği işgaline karşı mücahit militanlarla savaşan yedi örgütten birinin lideri olan Hikmetyar, 1990'larda Kabil'in kontrolü için diğer mücahit fraksiyonlarla çatışırken işlediği suçlarla hatırlanıyor.
Hizb-i İslami örgütünün ülke genelinde destekçileri var ve hükümetin bu örgütle barışmasının bazı Taliban liderlerini de barış için cesaretlendirebileceği düşünülüyor.
Öte yandan zorbaca bir tonla konuşması ve daha fazla merkezi yetkisi olan bir hükümet talep etmesi nedeniyle Hikmetyar'ın tekrardan siyaset sahnesine girmesinden endişe duyanlar da bulunuyor.