Gökhan Artan / İstanbul, 7 Eylül (DHA) - Maltepe’de denize düşen Bell 430 tipi helikopterin pilotu İsmet Özgür ile 10 yıl birlikte uçan emekli hava fotoğrafçısı Kadir Kır, ”İsmet Kaptan ile 10 sene uçtuk. Yat yarışları çektik. Daha riskli işlerde de beraber uçtuk. Müthiş bir pilottur. Oğlu da pilottur. Pilot olarak da çok yeteneklidir. Böyle havalardaki uçuşlarda can yeleği giyilmesinde fayda vardı. Ben fotoğraflarda bunu göremedim” dedi.
Emekli hava fotoğrafçısı olan 40 yıl süresince helikopterlerde uçan Kadir Kır, 10 yıl birlikte uçtuğu pilot İsmet Özgür’ü DHA’ya anlattı.
Aydos tepesinde oturduğunu ve kazanın olduğu saatlerde o bölgede çok atmosferik bir olay olduğunu dile getiren Kadir Kır, ”Adalar üzerinde çok özel bir hava vardı. Yarım saat devam etti. Bu bölgede olağanüstü bir durum oldu. O uçuş saatlerinde çok şiddetli bir yağmur yağdı” dedi.
“Deniz üzerinde veya bu tip havalarda can yeleği giyilmesinde fayda var”
Emekli hava fotoğrafçısı Kadir Kır kaza sonrası fotoğraflarda en çok dikkatini çeken detayı ise \"can yeleği\" olarak açıkladı:
”Ben bir eksiklik görüyorum suya düşerken açılan yelekler vardır. Böyle havalarda giyilmesinde fayda vardı. Bu gibi atmosferik olaylarda Life Jacket dedikleri suya düşünce hemen açılan bir ceket var. Ben fotoğraflarda bunu göremedim yani bu bir can yeleğidir suya düşünce açılır. Bu havalarda veya deniz uçuşları üzerinde giyilir. Bu uçaklardaki gibi değil. Bu yelek suya düştüğü zaman şişer. Life Jacket giyilmemiş. Genellikle konfor için bunu takmak istemezler.”
“Pilot olarak çok yeteneklidir”
Daha riskli işlerde de Pilot İsmet Özgür ile birlikte uçtuklarını ifade eden Kadir Kır, sözlerini şöyle sürdürdü:
“10 sene İsmet Kaptan ile beraber uçtuk. Yat yarışları çektik. Daha riskli işlerde de uçtuk. Kendisi müthiş bir pilottur. Pilotun bir hatası olduğunu zannetmiyorum. Asker kökenlidir. Çok sevdiğim pilottur. Türkiye’nin diyelim 100 tane helikopter pilotu varsa ilk beşindedir. Çok tecrübeli bir pilottur. Pilot olarak da çok yeteneklidir. Fakat buradaki en büyük problemlerden bir tanesi istanbul’da olağanüstü bir hava durumu vardı. Oğlu da havayolu şirketinde pilot.”