HDP Siirt Milletvekili Kadri Yıldırım, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Siirt'te Kutlu Doğum Haftası dolayısıyla katıldığı etkinliği düzenleyen iki imamın haklarında soruşturma açılarak sürgüne gönderildiklerini söyledi. “AKP her şeyi kendi tekeline almak istediği gibi, dini ve Peygamber’i de kendi tekeline almak istemektedir” diyen Yıldırım, cumhurbaşkanının müftülere hitaben konuşmasına da dikkat çekti ve “Basının gözünden nasıl kaçtı bilmiyorum ama Sayın Cumhurbaşkanı birkaç gün önce müftülere hitaben yaptığı konuşmada kendisinin hangi aşamalardan geçerek cumhurbaşkanlığına yükseldiğini ifade ederken kendisine bu işi Allah’ın tahsis ettiğini ve kendisini Allah’ın görevlendirdiğini açıkça vurguladı. Biliyorsunuz Hasan Mezarcı da İsa olduğunu ve Allah tarafından görevlendirildiğini iddia etmişti” dedi.
Kadri Yıldırım, basın toplantısında şunları söyledi:
“Türkiye’de her yıl Nisan ayının özellikle üçüncü haftası Kutlu Doğum Haftası olarak kutlanmakta ve hafta boyunca çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir. Bu bağlamda ben henüz HDP’den aday olmadan önce Siirt SİDADER (Siirt Din Âlimleri Derneği) ve DİVES (Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası) yetkilileri 17 Nisan 2015 tarihinde organize edecekleri konferansa ilahiyat ve medrese mezunu kimliğimle konuşmacı olarak beni davet etmek istediklerini belirttiler. Ben de bu daveti memnuniyetle kabul ettim ve anılan tarihte konuşmacı olarak bu konferansa katıldım. Konferansın daha başında ben siyasi kimliğimi bir tarafa bırakıp dini ilimleri hem medreselerde hem de akademik-teolojik sahada tahsil etmiş biri olma kimliğimle konuşacağımı özellikle vurguladım ve konuşmamı siyasetten uzak bir şekilde yaptım.
Ancak bizzat Siirt Valisi ve Müftüsünün devreye girmesiyle Diyanet anılan programı organize eden imamlardan Siirt Aktaş Köyü Camii imamı Zübeyir Çiftçi ile Merkez Şeyh Abdurrahman Şâvirî Camii imamı Abdülhakim Şendül hakkında soruşturma açmış ve bu iki imamı sürgüne tabi tutmuştur. Zübeyir ÇİFTÇİ Karabük Eskipazar Sofular Köyüne; Abdülhakim Şendül de Ordu Mesudiye’ye sürgün edilmiştir.
Oysa gerek Siirt’te gerekse başka yerlerde düzenlenen aynı veya benzer kutlama ve etkinliklere benzer dinî dernek ve sendikalar tarafından AKP adayları konuşmacı olarak davet edildiğinde yöredeki bütün imamlar bu kutlama ve etkinliklere katılması yönünde teşvik edilmekte, organizatörler hakkında bırakın soruşturma açmak, onları mükâfatlandırmaktadır. Bu çifte standart bizi şu sonuçlara götürüyor:
-AKP her şeyi kendi tekeline almak istediği gibi, dini ve Peygamber’i de kendi tekeline almak istemektedir.
- Basının gözünden nasıl kaçtı bilmiyorum ama Sayın Cumhurbaşkanı birkaç gün önce müftülere hitaben yaptığı konuşmada kendisinin hangi aşamalardan geçerek cumhurbaşkanlığına yükseldiğini ifade ederken kendisine bu işi Allah’ın tahsis ettiğini ve kendisini Allah’ın görevlendirdiğini açıkça vurguladı. Biliyorsunuz Hasan Mezarcı da İsa olduğunu ve Allah tarafından görevlendirildiğini iddia etmişti.
-Devletin Vali ve kaymakamları ile Diyanet İşleri Başkanlığı’nın soruşturma ekipleri AKP’nin tekelci din anlayışına çanak tutmakta ve payende olmaktadırlar.”