HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, partisinin Adıyaman’da düzenlediği mitinge konuştu. Temelli, "Bilal var ya diyor ki bir demecinde 'Erdoğan’dan sonrasını düşünmek lazım.' Bunlar ha bire televizyon dizilerinde Osmanlıyı seyrediyorlar ya, Bilal heves etmiş; ama bu boş heves. Sen merak etme biz Erdoğan’dan sonrasını düşündük" dedi.
HDP Eş Başkanı Temelli’nin açıklamalarından satır başları şöyle:
"Erdoğan sorunu da, demokrasi sorununu da HDP çözecek"
"Yalanları ve yüzsüzlükleri ile hala kalkmış, Kürt kardeşim hikayesin anlatıyorlar. Diyorlar ki, “Kürt sorunu yoktur.” Kürt sorunu vardır; ama bir de Erdoğan sorunu vardır. Kürt sorununu da, Erdoğan sorunu da, demokrasi sorununu da HDP çözecek. Ama önce Erdoğan sorununu çözeceğiz. 24 Haziran’da buna son vereceğiz. Adıyaman “Edî bese” diyecek.
"Biz sorunumuzu çözeriz yeter ki sen aradan çık"
Dost ve düşman bilsin ki kazanacağız, mutlaka kazanacağız! Adıyamanın dağ gibi sorunları var. Bunca yıl bu sorunların birini bile çözememişler. Hala vaat sıralaması yağdırıyorlar. Tütün sorununu çözeceklermiş ne zaman, 24 Haziran’dan sonra. Bunların işi gücü pazarlık. Ya bizim oyumuz böyle şeyler için satılık mı sanıyorsun? Biz kendi sorunumuzu çözeriz yeter ki sen aradan çık. Bu ülkede emekçilerin sorununu emekçiler, kadınların sorununu, kadınlar çözecek. Amerikan tütünü zararlı değil Adıyaman tütünü mü zararlı!
Tütün sağlığa zararlıysa bunu çözmek istiyorsan, Adıyaman halkını mağdur ederek bunu çözemezsin, tarımda değişim programları yaparsın. Akşam yatıyor, sabah aklına bir şey geliyor, insanların hakkını gasp ediyor. Bu düzen değişmeli, üreten bizsek yöneten de biz olacağız.
"TÜİK Başkanı suç işleyerek işsizliği çözüyor"
Hangi alana baksanız sorun. Adıyaman’ın en büyük sorunu işsizlik. İşsizliği çözmek için çok iyi bir yöntem bulmuşlar; TÜİK’in başındaki adam gerçek rakamları gizleyerek, suç işleyerek issizliği gizliyor. Bunların işsizliği düşürmekten anladığı bu.
"Beyefendinin bir deprem sorunu yok"
Samsat’ta deprem olmuş insanlar hala mağdur. Deprem güvenliğine göre kent planlaması yapmıyorlar. Eğer sen yandaş değilsen, eğer sen bu çarkın içinde değilsen evinden de yaşamından da yoksun kalırsın. Bu sorunun çözümü çok basitken çözülmüyor. Çünkü beyefendinin bir deprem sorunu yok, Saray’ı 10 şiddetinde depreme dayanıyormuş. Samsatlıların sorununu hemen çözeceğiz. Böyle bir haksızlık olmaz. Saray 10 şiddetinde depreme dayanabilir, ama HDP’nin gücüne dayanamaz. 24 Haziran’da boşaltıyorsun orayı, bu halkın depremi çünkü. Bu halkın parası ile yaptığın o Saray’a, halk gelip sahip çıkacak, bize zorluk çıkarma giderken paspasın altına anahtarı koy.
"Vali AKP için köy köy dolaşıyormuş"
Yazın sordum dediler ki, “Adıyaman’da kimse kalmaz bir tek vali kalır”. Niye dedim, “seçim çalışması yapar” dediler. AKP için köy köy dolaşıyormuş, AKP’ye oy vermezseniz diye tehditler savuruyormuş. Sen kamu görevlilisin, iktidarlar gelip geçer sen halka hizmet edeceksin. Eğer bunu yapmıyorsan, suç işlersin ve suç işleyen herkes yargılanır. Ama bunların yargı sistemi gibi değil, bağımsız ve tarafsız bir yargı ile. Bu da, Demirtaş’ın sözüdür.
"Bilal heves etmiş; ama bu boş heves"
O denli iktidara alışmışlar ki geçenlerde bir şey okudum. Bilal var ya diyor ki bir demecinde; “Erdoğan’dan sonrasını düşünmek lazım”. Dedim bu ne? Bunlar ha bire televizyon dizilerinde Osmanlıyı seyrediyorlar ya, saray da yaptırdılar. Bilal heves etmiş; ama bu boş heves. Sen merak etme biz Erdoğan’dan sonrasını düşündük, Erdoğan’dan sonra bu ülkeye barış, demokrasi, huzur gelecek, HDP gelecek.
"IMF'ye göz kırpıyorlar"
Demokrasi programımız gibi güçlü bir iktisadi program hazırladık. Özellikle kadın yoksulluğu, işsizlik, ataması yapılmayan öğretmenler, hemşireler, radyoloji uzmanları, topraksız köylüler ve vergi zulmündeki tüm esnaflar önceliğimizdir. Bir sosyal büyüme programıyla Türkiye’nin en büyük sıkıntısının, ekonomik krizin IMF’siz çözümünü gerçekleştireceğiz.
Bunlar şimdiden IMF ile pazarlığa göz kırpıyorlar biliyorsunuz. IMF geldi mi, kemer sıkma ile gelir, bizim sıkacak bir kemerimiz kalmadı. Biz bu kemeri gevşeteceğiz tüm ülke nefes alacak. Ama bu ülkede kemer sıkması gerekenler var. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alacağız. Bu halkın kaynağını bu halk için kullanacağız. Bunlar gibi bütün halktan kaçırmayacağız. İşte o zaman bu ülkenin en önemli sorunlarını hızla çözebiliriz."