Ege Bölgesi'nin geleneksel etkinlerinden biri olan deve güreşi, son birkaç haftadır bölgenin farklı şehirlerinde düzenleniyor.
Dün İzmir'in Selçuk ilçesinde 40. Selçuk Efes Deve Güreşi Festivali, 152 devenin katılımıyla düzenlendi.
Reuters haber ajansına göre etkinliğin organizatörleri güreşin develer için bir tehlike teşkil etmediğini söylerken hayvan hakları aktivistleri ise bu etkinliklere karşı çıkıyor.
Hayvan Hakları Federasyonu'nun (HAYTAP) İzmir temsilcisi Gülgün Hamamcıoğlu hayvanların bu şekilde dövüştürülmesinin 'büyük bir suç olduğu' görüşünde.
Hamamcıoğlu, bu etkinliklerde hayvanların canlı olarak dövüştürülmesinin izlendiğini, hayvanların bazen yaralandıklarını kimi zaman da öldüklerini öne sürüyor.
Bu 'utancın sona erdirilmesi' gerektiğini dile getiren Hamamcıoğlu, kişilerin bu dövüşlerden kâr elde etmesine de karşı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın eski Selçuk temsilcisi olan Mehmet Falakalı ise develerin birbirini ciddi olarak yaralamadığı iddiasında.
35 yıldır bu etkinlikleri düzenleyen Falakalı, Reuters'a yaptığı açıklamada olumsuz bir gelişme olduğunda hakemin ve alandaki diğer yetkililerin müdahale ettiğini aktarıyor.
Sosyal bir etkinlik
Deve güreşleri her yıl binlerce kişinin katıldığı bir etkinlik.
Toprak alana getirilen develer, bakıcıları ve hakemlerin eşliğinde çoğu zaman yaraların önüne geçmek için ağızlıkla dövüştürülüyor.
Deve güreşleri aynı zamanda sosyal bir etkinlik olarak da bölge için önem teşkil etmekte.
Develeri güreşirken seyretmeye gelen izleyiciler alanda piknik yaparak sosyal bir eğlencenin parçası oluyor.
Üç deveyle dövüşe katılan Necip Çotura, bu etkinliğin çok uzun yıllardır süren bir gelenek olduğunu vurgulayarak işlerini sevgiyle yaptıklarını belirtiyor.
Bir başka katılımcı olan Yahya Yavuz ise ailesinin dört deveye kendi çocukları gibi baktığını ve develerin birbirine zarar vermediğini dile getiriyor.
HAYTAP, İspanya'nın bazı bölgelerinde boğa güreşinin yasaklandığını hatırlatarak deve güreşlerinin de yasaklanması için yıllardır çaba sarf ediyor.