New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi'nde ABD’nin İran’a yönelik yaptırımlarının delindiği iddiasıyla görülen ve İran ve Türkiye vatandaşı iş adamı Reza Zarrab’ın tanık, eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın ise tek sanık olduğu davada sona gelindi.
Davanın 16. oturumu, kendisine yönelik suçlamaları reddeden Atilla’nın çapraz sorgusuyla sona ererken, sıra jürinin vereceği karara geldi. 12 kişilik jüri, Yargıç Richard Berman’ın kanunlarla ilgili bilgilendirmede bulunmasının ardından saat 11:00 (TSİ 19:00) civarında karar için toplanacak.
ABD hukukunda jüri kararının alınması sürecine dair Twitter’da açıklamalarda bulunan New York Times muhabiri Benjamin Weiser, “Jürinin kararını bildirmesi için teslim tarihi olup olmadığı” ve “kararın oybirliğiyle alınmasının zorunluluk olup olmadığı” sorularına yanıt verdi. Jüri üyelerinin kararı oybirliğiyle alması gerektiğini ve jüri değerlendirmeye devam ettiği sürece kararın bildirileceği süreyle ilgili herhangi bir sınırlama olmadığını ifade eden Weiser, “Eğer jüri uzlaştırılamaz bir şekilde fikir ayrılığı yaşarsa yargıç üyelere daha fazla çaba göstermeleri yönünde teşvik edebilir ama kesin bir çıkmaza girilirse yargılamayı hükümsüz kılabilir ve ABD’nin dava için yeniden denemesi gerekir” dedi.
Yes, the jury must be unanimous to convict; no real deadline as long as the jury keeps deliberating- if the jury says it's irreconcilably split judges typically urge the jurors to try harder but if a true deadlock, the judge may order a mistrial - and the US may retry the case https://t.co/OujA6QuGyk
— Benjamin Weiser (@BenWeiserNYT) December 20, 2017