İş ve yatırım dünyasının önde gelen isimleri, Uluslararası Kredi Derecelendirme Kuruluşu Standard & Poor's (S&P) 'nin Türkiye'nin uzun vadeli kredi notunu "BB"den "BB+"ya yükseltmesini değerlendirdi.
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı "Fitch'in ardından S&P'den de yeni bir olumlu haberin gelmesi Türkiye adına son derece memnuniyet verici olduğunu, en kısa zamanda yeni bir not artışı daha geleceğine inandığını belirtti. Sabancı,bu not artışının geç kalmış, ancak başarılı ve istikrarlı ekonomi yönetimi ile çoktan hak edilmiş bir not olduğunu vurguladı.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş ise, "Not artışı birçok yatırım fonunun Türkiye'ye girmesini çok daha kolaylaştıracak. Türkiye'ye gelen yabancı sermaye miktarı artacaktır" dedi.
TÜGİAD Ankara Başkanı Barış Aydın ise Türkiye'nin kredi notunun yükseltimesine ilişkin açıklamasında "Olumlu bir gelişme. Çok daha önce yapılması gerekirdi" ifadesini kullandı. Piyasaların söz konusu karardan olumlu etkileneceğine işaret eden Aydın, kısa vadede borsanın yükselebileceğini, faizlerde ve kurda aşağı yönlü bir seyir görülebileceğini kaydetti.
'Bu not hakkımızın teslimidir'
Ankara Genç İşadamları Derneği Başkanı Abdullah Değer de not artırımın Türk ekonomisi için çok önemli bir gelişme olduğunu belirtti. Değer, S&P'nin uzun yıllar Türkiye'ye karşı negatif bir tavır takındığını ancak son dönemlerdeki ekonomik ve siyasi istikrar karşısında kayıtsız kalamadığını söyledi. Yabancı yatırımcıların Türkiye'ye güvendiğine dikkati çeken Değer, '' Bu not bile hakkımızın teslimidir. Ekonomi yönetimimizin istikrarlı politikalarının bir sonucu olarak Türkiye'nin bugün uluslararası yatırımcılar bakımından yatırım yapılabilir ülke olarak görüldüğünü söylemek yanlış olmaz. AB ülkelerinde yaşanan ekonomik çöküntüye karşı istikrarlı biçimde büyüyen Türk ekonomisi, ihracat artışımız, cari açıkla mücadelede elde ettiğimiz başarı ortada.
Şekerbank Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Basri Göktan "Gelişmiş ülkelerde yavaşlayan, hatta negatife dönen bir büyüme seyri varken, Türkiye ekonomisinin hızlı büyüme potansiyeli yanında kamu maliyesinin ve bankacılık sektörünün sağlam oluşu ve cari açığının kontrol edilebilir olduğunun görülmüş olması, bizi yine rekabetsel olarak avantajlı konuma getirmiştir" dedi. 2012 yılında Türkiye ekonomisinin yumuşak inişi doğru şekilde gerçekleştirdiğini belirten Göktan, şunları aktardı:
''Bu doğrultuda finansal risklerin azalması, kamu borç yükünün görece düşük olması, orta vadedeki büyüme potansiyeli ve bunun yanı sıra, krize karşı direncimizin önemli faktörü bankacılık sektörünün güçlü yapısı sayesinde, zor bir küresel konjonktürde ülke olarak pozitif ayrıştık.
Türkiye'nin çevre ülkelerden göreceli olarak daha iyi konumda olduğu için önümüzdeki dönemde kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin kredi notunu artırmak zorunda kalacağını ifade eden Göktan, şöyle konuştu. ''Türkiye'nin kredi notu Fitch'e göre 'yatırım' seviyesinde, Moody's'e göre de bir basamak altında. Önümüzdeki aylarda Moody's de 'yatırım' seviyesine yükseltebilir. Zira, Türkiye'nin cari açık sorununun kontrol edilebildiği görüldü. Kamu maliyesi ve bankacılık sektörü sağlam ve büyüme potansiyeli yüksek. Diğer kurumların artırıma devam etmesini ve yıl sonuna kadar notumuzu bir basamak daha yukarı çekmesini bekliyorum."
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ise Türkiye'nin bu notu haketmediğine dikat çekerek, "Avrupa ekonomik krizden çıkış olarak Türkiye'yi gösterirken, S and P'nin verdiği bu not, Türkiye'nin hak ettiği not değildir. Türkiye, daha yüksek notu hak etmektedir. Bugün Türkiye'yi Hırvatistan ve Macaristan ile aynı notta tutmak haksızlıktır. S and P ve Moody's'i en kısa sürede Türkiye'nin ekonomik gerçeklerini görerek notlarını yeniden gözden geçirmeye davet ediyorum" dedi.