Birleşmiş Milletler’in (BM) 2011 yılında ilan ettiği "11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü" dolayısıyla açıklama yapan Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, kız çocuklarının eğitim ve sosyal hayata katılımının önemine dikkati çekti.
Son yıllarda kız çocuklarının okullaşma oranında ilerleme kaydedilmiş olsa da okula devamlılığının hala yeterli düzeyde olmadığını vurgulayan Sabancı, konferansla ilgili olarak "Ali ile Ayşe okullu olup sıraları dolduruyor, ama sonunda eğitime devam eden, diplomayı alan ve işe giren Ali’ler oluyor" dedi.
“İlköğretimde 2002-2003 döneminde her 100 erkek öğrenciye karşılık 88 kız öğrenci okullaşırken, bu oran 2015-2016 döneminde 97’ye ulaştı. Bu artış bizi umutlandırmakla birlikte, önümüzde gidilecek daha çok uzun bir yol var" diyen Sabancı, "Çünkü kız çocuklarının okullaşması yetmiyor, okula başlayan kızların devamlılığı ve mezun olmaları da şart. Kız çocuklarının sosyal hayata katılımı, büyüdüklerinde iş sahibi olabilmeleri için okullarından mezun olmaları gerekiyor" ifadesini kullandı.
Açıklamasında TÜİK verilerini kaynak gösteren Sabancı, şöyle konuştu:
“Türkiye’de lise mezunu kadınların sayısı erkeklerin çok gerisinde. 2014 yılı verilerine göre 25 ve üstü yaştaki erkeklerin % 41'i liseyi ya da daha ileri bir eğitim kademesini tamamlamışken, bu oran aynı yaş grubundaki kadınlar içinde sadece % 28… Yüksekokul veya fakülte mezunu olan bireylerde de bu farkın devam ettiğini görüyoruz. Eğitimdeki bu eşitsizlik elbette kadın istihdam oranına da ciddi bir şekilde yansıyor. Türkiye’de kadının işgücüne katılımı maalesef %40’ın altında. Kısacası Ali ile Ayşe okullu olup sıraları dolduruyor, ama sonunda eğitime devam eden, diplomayı alan ve işe giren Ali’ler oluyor.”
“Kadınların eğitime, istihdama ve sosyal hayata katılımı Türkiye’nin gelişmesi için olmazsa olmaz bir koşuldur”
Kız çocuklarının desteklenmesi ve güçlendirilmesinin, toplum olarak en acil çözüm üretmemiz gereken konuların başında geldiğini belirten Sabancı sözlerine şöyle devam etti: “Sabancı Vakfı olarak odaklandığımız konuların başında kız çocukları geliyor. Kadınların eğitime, istihdama ve sosyal hayata katılımı Türkiye’nin gelişmesi için olmazsa olmaz bir koşuldur. Bunu sağlamak için toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda hepimizin duyarlı olması ve üzerine düşeni yapması gerekiyor.”