Fethullah Gülen ile birlikte ABD'de bulunan Gülen cemaati mensubu Herkul.org Genel Yayın Yönetmeni Osman Şimşek, Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın "dershane" açıklamalarını, "kısmen hüzün kısmen de ümitle ama iyi niyet ifadesi olması recasıyla dinledim" derken, "şayet yapılan açıklama (daha evvel bir iki kere olduğu gibi) yarın kavlî ya da fiilî tekzib edilmezse, “dönüştürme” sürecinin genişletilmesi gibi bazı hususları olumlu buldum" ifadelerini kullandı.
Ayrıca Fethullah Gülen'in Herkul.org'ta her pazartesi rutin olarak yayınlanan konuşmaları bu hafta yine Gülen'in isteğiyle Çarşamba gününe ertelendi. Gülen, yeni konuşmasında hırs ve inat üzerinde duracak.
Herkul.org Genel Yayın Yönetmeni Osman Şimşek'in karar sonrası Twitter'dan yayımladığı mesajlar şöyle:
Bakanlar Kurulu sonrası yapılan açıklamayı kısmen hüzün kısmen de ümitle ama iyi niyet ifadesi olması recasıyla dinledim.
Dershane sahipleri, idarecileri ve öğretmenleri mutlaka kendi kanaatlerini açıklayacaklardır; müsaadenizle ben bazı şahsî fikirlerimi paylaşacağım:
Şayet yapılan açıklama (daha evvel bir iki kere olduğu gibi) yarın kavlî ya da fiilî tekzib edilmezse, “dönüştürme” sürecinin genişletilmesi gibi bazı hususları olumlu buldum.
Fitne ateşinin sönmesine yönelik dileklere de gözyaşlarıyla ve yürek çırpıntısıyla “âmin” dedim, gönülden iştirak ettim.
Şu kadar var ki, insanların değişik dayatmalara karşı durmaları ve demokratik haklarını usulünce kullanmaları fitne değildir.
Fitne, mü’minleri yürüdükleri yoldan saptırma cehdi, nifak ehline meydanı teslim etme ameliyesi, meleği şeytan gösterme gayreti ve gönülleri dağınıklığa sürükleme işidir.
Ortaya konan fitneye karşı sessiz durmak, işte asıl o, ateşe odun taşımak manasına gelir.
Evet, hizmet sevdalıları provokatörlere fırsat vermemeli ve milletin huzuru için üzerlerine düşeni yapmalıdırlar.
Bununla beraber, hükûmet ve çevresi de insanları birbirine düşürecek söz ve uygulamalardan uzak durmalıdırlar.
İsteyen ve faydalı gören kimselerin sözü edilen “dönüştürme”ye “evet” demeleri en tabii haklarıdır.
Ne var ki, Hizmet gönüllülerinin yumuşak üsluplarını muhafaza ile beraber kararlılıklarını devam ettireceklerine inanıyorum.
Hükûmetin ifadesiyle “dönüştürme” uzun bir vetire; bu süreç zarfında bir kısım yanlışlardan dönülmesi için gayret gösterilir; şayet bu gerçekleşmezse, mutlaka sırasıyla bütün kanunî yollara başvurulur.
Ayrıca, Hacet namazı ve salat-ı tefriciye gibi dualara da hız kesmeden devam edilir.
Bu arada, dün yazdığım mesajları paylaşır paylaşmaz Bamteli çekimine koştum. Geri döndüğümde sitemize ulaşılamadığını gördüm.
Son haftalardaki ziyaretçi yoğunluğuyla beraber ciddi saldırılar olduğunu da şaşkınlıkla müşahede ettim. Bir yazıya dahi tahammülü olmayan insanlar karşısında hayrete düştüm.
Muhterem Hocamız dün akşam insana verilen enaniyet, şehvet, haset, hırs ve inat gibi duyguların yaratılış hikmetlerini anlattı.
Özetle şu hakikatin şerhini yaptı: “İnadın gözü, meleği şeytan görür/gösterir!”
Bu güzel sohbeti hemen yayınlamak istesek de Hocamızın işaretiyle bir iki gün tehir etmeyi uygun bulduk. İnşaallah, Çarşamba günü paylaşacağız.
Hasılı, şu andaki ruh halimi ancak şöyle ifade edebilirim: Hak karşısında başaklar gibi eğilmeye hazırım; fakat, haklı taleplerimi seslendirmemeyi fitneye teslimiyet sayıyorum.
Unutmamak lazım ki, aktif sabır ve kadere rıza çerçevesinde fitneler imbiğinden geçmek, çok defa farklı mevhibe sağanaklarına vesile olur.
Biz, Allah’ın inayetinden hiç ümit kesmedik, kesmeyeceğiz de; zira aktif sabrımızın üzerinde temellendiği ruh ve en büyük sermayemiz, Allah’a itimad ve ümittir.