Meclis’in yeni yasama yılı açılışı nedeniyle milletvekillerine seslenen Cumhurbaşkanı Gül, ilk mesajını tutuklu vekiller için verdi. Gül, “Kesin yargı kararı çıkana kadar yasama faaliyetlerine katılmalılar” dedi.
Gül, İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından yeni yasama yılı açış konuşmasına başladı.
“Her yeni başlangıç yeni umutlar getirir” diyen Gül, “Dünyada, çevremizde ve ülkemizde meydana gelen olumlu ve olumsuz gelişmeler, karşı karşıya kaldığımız sorunlar, hiç kuşkusuz, bu yasama dönemini öncekilerden daha hassas hale getirmiştir. Böyle dönemlerde daha fazla konuda ortak tavır alabilmemiz gerekiyor. Bunun için de daha geniş istişareye, çok yönlü diyaloğa ve her düzeyde daha yakın çalışmaya ihtiyacımız var'' diye konuştu.
Üslup konusunda milletvekillerine uyarıda bulunan Gül, ''Birbirimizin düşünce ve kaygılarına empatiyle yaklaşalım. Doğrularımızı söylemeye devam edelim, ancak bunu yaparken dışlayıcı ve birbirimizden uzaklaşmayla sonuçlanacak bir üslup kullanmaktan da kaçınalım. 'Sözün gücü'nün ne olduğunu hep hatırda tutalım. Sözümüz güçlü olsun derken, kendi söylemlerimizin esiri olabilir ve ileride telafisi çok zor noktalara varabiliriz” dedi.
'Tutuklu vekiller Meclis'te bulunmalı'
Tutuklu olan milletvekillerinin Meclis’te olması gerektiğini ifade eden Gül, şöyle konuştu: “Bu yasama yılında da Meclis'te olamayan milletvekillerinin bu tablo içinde bir noksanlık oluşturduğunu belirtmek isterim. Seçimlere yasal olarak katılmış, halkın oyunu almış, milletvekili sıfatını taşımaya hak kazanmış herkesin, haklarında kesin yargı kararları ortaya çıkana kadar yasama faaliyetine katılması gerektiğini düşünüyorum.
Önemli olan bu yüce kurumun kapsayıcı olması ve çoğunluktan farklı düşünenlerin bu çatı altında kendilerine güvenli bir yer bulmasıdır. Meclis kompozisyonunda meydana gelebilecek her türlü noksanlık, geçmişte yapılanları tekrar etmekten ve çok ihtiyacımız olan çözümleri daha da ötelemekten başka bir işe yaramayacaktır.''
Türkiye’nin özenilen bir ülke olduğunu ifade eden Gül, “Ülkemize ve sistemine bakıldığında fark edilen 'özenilecek; vasıflarımızı daha da sağlamlaştıracak, kurumsallaştıracak, demokratik kazanımların sürmesini sağlayacak yöndeki kararlı yürüyüşümüze devam etmeliyiz'' diye konuştu.
Gül, şu ifadeleri kullandı: “Ortadoğu'da halk hareketleri başladığında, normalde bütün dünyaya demokrasi dersi veren bazı ülkeler tereddütler yaşadılar. Bugün de yaşananları gölgelemek ve dönüşümü yolundan saptırmak için global çapta sinsi girişimler yapılmaktadır. Geçtiğimiz günlerde yaşanan ve etkisini şimdi bile hissettiren 'film kışkırtması', bu girişimlerin son örneğidir. Bu tarz provokasyonlar bundan sonra da olacaktır. İslam aleminin bu tuzağa düşmeden demokrasi ve kalkınma yolundaki çabalarını sürdürmesi gerekir.''