İngiliz Guardian gazetesi dün serbest bırakılan ABD merkezli haber sitesi Vice News çalışanı gazeteciler Jake Hanrahan ve Philip Pendlebury'nin sınır dışı edileceklerini yazdı.
Gazetenin iç sayfalarındaki haber Guardian'ın İstanbul'daki muhabiri Constanze Letsch ile Jasper Jackson ve Kevin Rawlinson'ın imzasını taşıyor.
Haberin başlığı, "Türkiye, Vice'ın İngiliz gazetecilerini sınır dışı etmeyi planlıyor" oldu.
Vice News adlı internet haber kanalında görev yapan Jacop Philip John Gingell-Hanrahan adlı muhabir ve Philip John Pendleburyadlı kameraman ile Muhammed İsmail Resul adlı çevirmenleri, “silahlı örgüte yardım” iddiasıyla Diyarbakır’da tutuklanmıştı.
Vice News muhabiri Jake Hanrahan ve kameramanı Philip Pendlebury, "silahlı örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" ile suçlanmışlardı. Geçen hafta Perşembe günü gözaltına alınan gazeteciler, Pazatesi günü tutuklanmalarının ardından dün serbest bırakılmışlardı.
Guardian, İngiliz gazetecilerin "bir terör örgütü için çalışmakla" suçlandıklarını belirtiyor ve onların Iraklı tercümanları Muhammed İsmail Resul'un ise tutukluluk halinin sürdüğünü hatırlatıyor.
Avukat Ahmet Ay: Türkiye'den ayrılabilirler
Gazetecilerin avukatı Ahmet Ay ise Guardian'a yaptığı açıklamada, İngiliz gazetecilerin Türkiye'den ayrılabileceklerini söylemiş. Ahmet Ay, gazetecilere yönelik suçlamaların düşürülmediğini de eklemiş.
Ay'a göre, sorgusu süren Muhammed İsmail Resul'un da "kısa süre içinde" serbest bırakılması bekleniyor.
Guardian'ın internet sitesinde ise haberin daha uzun bir versiyonu var.
Vice News Sözcüsü Türk yetkililere, Resul'un haksız tutukluluk halina son verilmesi ve onun serbest bırakılması çağrısında bulunuyor.
Guardian, İngiliz gazetecilerin, İngiltere Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan sert açıklamadan bir gün sonra bırakıldıklarını aktarmış okurlarına.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı tutuklamalardan "kaygı" duyduğunu vurgulamış ve Türkiye'ye insan haklarına yönelik "yükümlülüklerini" hatırlatmıştı.
Açıklamada şu satırlar yer alıyordu:
"İfade özgürlüğüne saygı ve medyanın kısıtlama olmadan faaliyet gösterme hakkı her demokratik toplumda esastır. Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesi'ne taraf bir devlettir. Türk yetkililerden bu anlaşmalarda kutsal kabul edilen yükümlülüklerini yerine getirmesini bekleriz."