Nurettin DOĞAN/ALAŞEHİR (Manisa), (DHA)- MANİSA\'nın Alaşehir ve Sarıgöl ilçelerinde yapılan 2018 yılı üzüm rekoltesi araştırması umut vermedi. Alaşehir Ticaret Borsası tarafından yapılan araştırmada geçen yıl asma başına 20-25 olan salkım sayısı, bu yıl 10-15 salkım olarak tespit edildi. Alaşehir Ticaret Borsası tarafından Alaşehir ve Sarıgöl\'deki üzüm bağlarında rekolte araştırması yapıldı. İncelemeler sırasında çıkan sonuç Ticaret Borsası yetkilileri ve üreticileri endişelendirdi. Ziraat mühendisleri tarafından yapılan incelemede, üzüm rekoltesinin düşüklüğünün yanı sıra, asmalarda uyanmanın çok dalgalı gerçekleştiği, yoğun miktarda ölü kol hastalığı, asmalarda açmayan gözlerin çoğunlukta olduğu belirlendi. Geçen yıl asma başına 20-25 olan salkım sayısının bu yıl 10- 15 salkım olduğu ortaya çıktı. Alaşehir Ticaret Borsası Başkanı Hüseyin Soygür, rekolte miktarının açıklanması için henüz erken olduğunu ancak yapılan incelemeler sonucunda durumun pek de iç açıcı olmadığını söyledi. Doğal afetler dışında bağlarda yaşanan bu verim düşüklüğünü önleyebilmek için öneriler sunan Soygür, şunları söyledi: \"Hasat sonrası hemen bağımızı terketmemeliyiz, külleme, mildiyö ve ölü kol ilaçlamalarına muhakkak hasattan sonra devam etmeli, bağlarımızı susuz bırakmamalıyız. Unutmamalıyız ki, asmalar hasattan sonra kendisini kışa hazırlamaktadır. Susuz kalmış ve hastalıklı bir asmadan ertesi yıl verim beklemek doğru olmaz. Kontrol edilmesi mümkün olmayan doğa koşullarını nedeniyle tarımsal ürünlerde rekolte düşüşleri kabul edilebilir ancak kontrolü elimizde olan hastalık ve zararlılarla mücadelede çok dikkatli hareket etmemiz gerekli. Gereksiz yere bitkiye ve toprağa atılan her kimyasalın hem toprağa hem de bizlerin sağlına zarar verdiğini unutmayalım. Kuru üzümde de kalıntı miktarının kabul edilen sınırlarda olması ihracatımızın sürdürülebilirliği için zorunludur. Üreticilerimizin daha dikkatli olması ve ilaç kullanımında bilinçli hareket etmesi bu anlamda büyük önem taşımaktadır.\" \"Gerek üretici kesimi gerekse ticaret kesimi, bizler sektörün paydaşları olarak birlik ve beraberlik içinde hareket ederek hem kendimizi hem de sektörümüzü korumak zorundayız\" diyen Soygür, şöyle devam etti: \"Dolayısıyla ülkemizin en büyük gelir kaynağı olan üzümden en yüksek değeri alabilmemiz için, el birliği içerisinde çalışmamamız gerekir. Yüzde 90\'ı ihracata giden ürünümüzden en yüksek kalite ve verimi sağlamamız gerekiyor. Hasat döneminin ağustos ayı ortalarında başlayabileceğini tahmin ediyoruz. Çekirdeksiz kuru üzümün özellikle ihracat ürünü olması sebebiyle ekonomik açıdan oldukça önemli ve stratejik bir ürün. Çekirdeksiz üzümde dünya pazarında, gerek ürün kalitesi bakımından gerekse üretim miktarı bakımından saygın bir yere sahibiz. Bunu korumalıyız.\" Soygür, üzümde rekolte düşüklüğünü önlemek için sezon başından başlayıp, sonuna kadar üreticilere bilgilendirme eğitimleri verip, üretici toplantıları düzenlediklerini, afişler bastırarak üretici bölgelerinde dağıttıklarını kaydetti. Öte yandan, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2017 yılı kuru üzüm rekoltesi 310 bin ton olarak açıklanmıştı.