Yaşar ANTER/BODRUM (Muğla), (DHA) - MUĞLA\'nın Yatağan ilçesinin kırsal Gökgedik Mahallesi\'nde, tek geçim kaynakları olan asırlık 288 fıstık ağacının maden ocağı için kesilmesini, iş makinelerinin önüne yatarak engelleyen köylülerin beklediği karar, Muğla İdare Mahkemesi\'nce verildi. Maden ruhsatlarının iptali ve maden (feldspat) ocağı projesine Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen 20 Aralık 2013 tarihli \'ÇED gerekli değildir\' kararının yürütmesinin durdurulmasına hükmedildi. Yatağan\'ın kırsal Gökgedik Mahallesi yakınlarında, 4 yıldan bu yana feldspat madeni işleten firma yetkilileri, 650 nüfuslu mahalleye 500 metre uzaklıkta yeni maden ocağı açmak için bir süre önce harekete geçti. Maden şirketince, yeni yatırım yapılacak alanda her biri 3- 4 asırlık toplam 286 fıstık çamı ağacının kesilmek istenmesi, köylülerin tepkisine yol açtı. Fıstık çamının tek geçim kaynağı olduğunu belirten köylüler, geçen aylarda bölgeye getirilen dozer ve iş makinelerinin çalıştırılmasına engel oldu. Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) üyelerinin de destek verdiği eylemleri yapan köylülerin tepkilerine rağmen maden ocağının faaliyetlerinin sürmesi üzerine 35 köylü, çevre davalarıyla tanınan avukat Remzi Kazmaz aracılığıyla 13 Ekim 2017\'de Yatağan Sulh Hukuk Mahkemesi\'ne başvurdu. KÖYLÜLER, YÜRÜTMENİN DURDURULMASINI İSTEDİ Köylüler, maden ocağı açılmak istenen yerde çam ağaçlarının kesilmesiyle telafisi mümkün olmayacak zararın ortaya çıkacağını belirtip, delil tespiti yapılmasını istedi. Talep üzerine mahkeme kararıyla bölgede keşif yapıldı. Sonrasında ise tespit kararı açıklandı. Yatağan Sulh Hukuk Mahkemesi\'nin verdiği kararda, maden ocağı açmak için kesilmesi planlanan fıstık çamı ağaçlarının köylülerin tek geçim kaynağı olduğu ve ağaçların başka yere naklinin mümkün olmadığı belirtildi. Köylüler, bu gelişmenin ardından Muğla Valiliği aleyhine Muğla İdare Mahkemesi\'nde dava açtı. Dava dilekçesinde, verilen maden ruhsatlarının iptali ve maden (feldspat) ocağı projesine Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen 20 Aralık 2013 tarihli \'ÇED gerekli değildir\' kararının yürütmesinin durdurulması ve iptali istendi. Mahkeme heyeti, 26 Aralık 2017 tarihinde yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Avukat Kazmaz\'a karar, dün ulaştı. \'MADEN OCAĞINDAN ÜZERİMİZE ZEHİR AKIYOR\' Remzi Kazmaz, bugün hukuk bürosunda, köylüler adına dava açan Mevlüt Yöntem, Mehmet Yöntem, Hüseyin Gülbay, Turan Bayar, Hayrettin Gülbay, Selahattin Yöntem, Hasan Yöntem Bodrum ve Çevre Platformu Sözcüsü Mustafa Duru ile birlikte basın açıklaması yaptı. Köylülerden 6 çocuk ve 15 torun sahibi olan Ali Göçmen (80), \"Köyümüzün içindeki ağaçlardan tam 65 yıldır fıstık çamı topluyoruz. Bize hiçbir bilgi vermeden, danışmadan, tek gelir kaynağımız 300 yıldır köyün tek geçim kaynağı fıstık çamlarını kurtarmanın sevincini yaşıyoruz; ancak hala yine tedirginiz. Çünkü 500 kişinin yaşadığı köye, sadece 200 metre uzaklıktaki maden ocağından üzerimize zehir akıyor. Bu ocakta üretim sağlıklı biçimde yapılmadığı için hayvanlarımız, derelerden akan sularımız zehir içinde yüzüyor. Köyümüz de neredeyse nefes alınmayacak hale geldi. Şimdi mücadelemiz, maden ocağının sağlıklı koşullarda çalışmasını sağlamak. Kimsenin ekmeğinde, madeninde gözümüz yok; ancak kimsenin de bizim köyümüzdeki yaşantımızı cehenneme çevirmeye hakkı yok. Bu nedenle açtığımız hukuk mücadelesinin önemli bölümünü kazanmamız sevindirici\" diye konuştu. ADALET \'DUR\' DEDİ Bodrum Çevre Platformu üyeleri ile birlikte köylülerin mücadelesine destek veren platform sözcüsü Mustafa Duru ise \"Mahkemenin köylüler lehine verdiği bu karar, sadece Muğla için değil; tüm Türkiye için örnek olsun. Hiçbir kamu yararı gözetilmeden asırlık çam ağaçlarının katledilmesi, yetmedi köylülerin yerlerinden yurdundan ve tek geçim kaynağından yoksun bırakılmasını hukuk adalet \'dur\' dedi. Daha ne desin? Sadece Gökgedik\'te değil; Muğla Gökova\'da, Bodrum\'da Küdür Yarımadası\'nda, Kissebükü koyunda mera, hazine arazisi ve ormanları sadece rant uğruna yok etme yönündeki kararların eminim bir kez daha gözden geçirilmesi için iyi bir fırsat doğdu. Aksi takdirde, bu kararda olduğu gibi hukuk mücadelesi ile doğamızı koruyarak, insanlarımızın yaşam haklarının ellerinden alınmasını engellemek için her türlü girişimi yapmayı sürdüreceğiz\" dedi. \'İDARİ YÖNETİCİLER DİKKATE ALMALI\' Avukat Kazmaz ise köylülerin 300 yıllık ve tek geçim kaynağı olan fıstık çamlarını kurtardıklarını söyleyerek, şunları kaydetti: \"Mahkeme ve hukuk köylülerden onların yaşam kaynaklarından ve geleceklerinden yana oldu. Asırlık çam ağaçlarını kesemezsiniz, köylünün geçim kaynağına el uzatamazsınız. Bu kararı bölgenin idarecileri vali, kaymakam, orman müdürleri bu kararı örnek almalı; ona göre hareket etmeli. Hiçbir kamu yararının olmadığı bir yerde, kamu kaynaklarının kişiye özel peşkeş çekilmesine izin vermemeli. Şimdi sırada, köye 200 metre ileride açıkta 24 saat faaliyet gösteren maden ocağının sağlıklı ortamda çalışması için tedbir almasını sağlamak. Köylüyü yerinde yurdunda feldspat zehrine mahkum ettiler, şimdi ya dava açarak bunu yapacağız ya da oradaki maden şirketi yasalara uygun halkın ve doğanın sağlığına zarar vermeyecek bir şekilde üretimini sürdürecek.\"